Push traduction Portugais
112 traduction parallèle
Amerika savaşa girdiğinden beri, müttefikle sessizce ve tamamen "Büyük Darbe" adı verilen, tarihteki en büyük savaşa, hazırlanıyorlardı.
Desde a entrada dos americanos na guerra, os aliados prepararam silenciosamente o "Big Push", a maior batalha da história.
İtiş olayıydı.
É Push.
Hey, İtin.
Ei, Push.
Push'em along, push'em along.
Vamos empurrá-los para fora.
* İt denize doğru çamurlu sularını *
Push your muddy waters down to the sea
Hey! La Push, tatlım.
- Vamos a Push, miúda.
Yarın hep beraber Quileute yakınlarındaki La Push kumsalına gidiyoruz.
A praia de La Push, na Reserva Quileute. Vamos todos, amanhã.
La Push, tatlım.
La Push, miúda.
La Push.
É La Push.
Şu düğmeye bas bak, çok eğlenceli.
Come on. Push that button, it's fun.
lt was as if she were trying to push me... as far as she could.
É como se ela tentasse me fazer chegar ao meu limite.
An ambassador juggles crises in order to push the envelope for many.
Claro que o Embaixador tenta resolver as crises de modo a conseguir o máximo possível de indultos.
Eşit oldu.
É um "push"!
Tehdit çıkmazında kalmaktansa arabayı ileri doğru sürmeye karar verdik.
Rather than hold it over everybody's head, we'll push it to a head.
Empa jaj law - moch jaj - pusH jaj Kahless Molor - migh hohk - chew koo.
Empa jaj law-moch jaj-push. Jaj kahless molor-migh Hohk chew koo.
Empa jaj law - mooch jaj - pusH...
Empa jaj law-mooch Jaj-push...
Havata itin, ellerinizi kaldırın Hadi, çatıyı itin!
Push'em up, put your hands up C'mon, raise the roof!
Çatıııı Kaldırın, Kaldırın!
- Roof - Push it up, push it up!
Kaldırın, Kaldırın!
- Push it up, push it up!
Çatıyı itin Kaldırın, Kaldırın
- Raise the roof - Push it up, push it up
Çatı, çatı Kaldırın, Kaldırın!
- Roof, roof - Push it up, push it up!
Çatıyı itin Kaldırın, Kaldırın!
- Raise the roof - Push it up, push it up!
Kaldırın, Kaldırın!
Push it up, push it up!
Kaldırın, Kaldırın!
- Push it up, push it up
- Ne yapıyorsun, Push?
- Que estás a fazer, Push?
Mantle gibi birşey mi? Push?
Mantle qualquer coisa?
- Evet, evet, şöyle birşeydi...
Push? - Sim, sim. Era...
Ve evet, arkadaşın Turk senden ilişkisi için tavsiye isteyebilir, ya da zavallı kız arkadaşı için edepsiz iç çamaşırlarını nereden alacağını, çünkü ikimiz de biliyoruz ki, konu hediyeler olunca, tüm kadınlar deri, püskülleri şöyle, şöyle gidip gelen bir sütyene tav olurlar.
' O Dr. Turk pode perguntar-lhe onde comprar lingerie sexy para a namorada. Nós duas sabemos que as mulheres adoram soutiens push-up de cabedal com ripas de cabedal que dão muitas voltas, mas mesmo assim pergunto-lhe, isso é respeito?
Ayrıntıları bilmiyorum. Sabah üç civarı ambulans çağırdılar.
Eles chamaram uma ambulância para o Sr. Push aproximadamente às 3h da manhã.
Benim, Başkomiser.
Ken Push.
Komiser Push buna ne derdi? Fırtına mı?
O que o Capitão Push chamava de... tempestade?
Cahil herifin tekisin, biliyor musun, Kenneth Push?
É um ignorante, sabia disso, Kenneth Push?
Sorun ben değilim.
É o Capitão Push.
Başkomiser Kenneth Push'un durumunu öğrenmek için yarım saattir arıyorum.
Há uma hora que tento ligar para saber o estado do Capitão Kenneth Push.
Başkomiserin babası mısın?
É o pai do Capitão Push? Sim senhora.
Bugün Başkomiser Push'un merhum babası beni ziyarete geldi.
O pai do Capitão Push veio visitar-me hoje.
Phoenix hayaletinin kim olduğunu öğrenmek istiyorsam, rüya görmeye devam etmek istiyorsam, Push'un rüyasını tekrar görmeliyim.
que se eu algum dia espero descobrir quem era o Fantasma de Phoenix, se eu algum dia espero sonhar de novo... então eu preciso sonhar novamente o sonho do Capitão Push.
Bence geri döndünüz Başkomiser Push.
Eu acho que está de volta, Capitão Push.
- Mucizevi kaldırıcı süper sütyen.
- O soutien milagre do suporte push-up.
Bu arada gönderdikleri seksi, göğüsleri dik gösteren sütyeni taktım. Kendimi acayip seksi hissettim. Yalakalığını müşteriye sakla Sheila.
E estou a usar o sutiã push-up que mandaram e nunca me senti tão sensual.
"Push," "High," "Boys Don't Cry," ve "Lullaby," Cure albümünden.
"Push", "High", "Boys Don't Cry" e "Lullaby", todas dos Cure.
Hey! La Push, tatlim.
Olá!
Yarin hep beraber Quileute yakinlarindaki La Push kumsalina gidiyoruz.
A praia de La Push, na Reserva Quileute. Vamos lá todos amanhã.
La Push, tatlim.
La Push, querida. É...
La Push.
La Push.
- La Push.
- La Push.
- DON'T PUSH YOUR LOVE TOO FAR - Koduğumun şeyini açamıyorum.
Não consigo tirar esta merda.
Sanırım Başkomiser Push ölmüş olabilir.
Eu acho que ele pode ter morrido.
Push nasıl?
Como está o Capitão Push?
Komiser Push?
Capitão Push?
Geliyor musun?
- La Push, querida. Alinhas?