Salome traduction Portugais
123 traduction parallèle
Salome'nin hikayesi.
É a história de Salomé.
- Salome'yi de siz oynayacaksınız.
- E a senhora vai fazer de Salomé?
- Salome.
- Salomé...
"Salome" den sonra başka bir film, ve başka bir film yapacağız.
Depois de "Salomé", faremos muitos outros filmes.
Salome operasından bir alıntı..
Isso é uma frase da ópera Salomé.
Bir gün, Salome gibi ona kızgın bir tavada Vicente'nin kafasını sunacaksın.
Um dia, como Salomé, Vai pedir-lhe que leve a seus pés a cabeça de Vicente, numa bandeja.
- Ve vaftiz kızın, Salome'ye.
- E a vossa afilhada, Salomé.
- Merhaba, Salome.
- Olá, Salomé.
Ve burada da Salome'yi oynuyorum.
Aqui... fazendo de Salomé.
Sanırım gidip Salome'yi uyandıracağım, o güzel orospuyu.
Queres saber? Vou mas é acordar a Salomé, aquela puta maravilhosa.
Ama Salome'yle, bambaşka. Ona ödersin, olur.
Mas com Salomé é outra história.
Afedersin ama Salome'yle konuşmam lazım.
Sinto muito, mas preciso de falar com Salomé.
Sende Salome'nin dudakları, Cleopatra'nın gözleri var.
Tem os lábios de Salomé e os olhos de Cleópatra.
Kabul et! Benden bıktın! Bunu, kızım Salome'ye bakışlarından anlayabiliyorum.
Estás, sim, bem vi o modo como olhavas para a minha filha.
Annem, Salome Otterbourne, roman yazarıdır.
A minha mãe é Salome Otterbourne, a romancista.
Adım Salome Otterbourne, sizinle mutlaka görüşmeliyim.
Eu sou Salome Otterbourne e tenho de Ihe dar uma palavra.
Salome Otterbourne'un kızıyım.
Sou filha de Salome Otterbourne.
Salome Otterbourne.
Salome Otterbourne.
Salome Otterbourne olayı çözdü, bütün beyler yaya kaldı.
Salome Otterbourne conseguiu o que homens fracos não conseguiram.
Bayanlar, baylar Taffey Lewis Bayan Salome ile yılanını sunar.
Senhoras e senhores, Taffey Lewis apresenta Miss Salome e a serpente.
Affedersiniz, Bayan Salome, sizinle biraz konuşabilir miyim?
Desculpe, Miss Salome, posso falar-lhe por um minuto?
SALOME'NİN YATAK ODASI Bayanlar ve baylar Rus aktris ve dansçı Natalia Dovzhenka 1908'de Salome'yi çektiğinde Çar tarafından verilen harikulade incilerden oluşan bu kolyeyi takmıştı.
Senhoras e senhores, quando a actriz e bailarina russa Natalia Dovzhenka fez "Salomé" em 1908, usou um colar de magníficas pérolas oferecidas pelo Czar.
Salome Süit'i demek istiyorsun.
Não quererás dizer, Suite Salomé?
The Salome Suite. Orada ben kalacaktım.
Foi a suite que me prometeram.
Bu Faust Süiti. Ben Salome Suiti'nde kalacaktım.
E a minha é a Salomé.
Faust Süiti. Ben onu istemiştim. Salome Süiti'ni istemiyorum.
Não quero ficar na Salomé.
Bu yanlış süit. Salome Süiti'nde olmam gerekiyordu. Yanlış süit.
Estou na suite errada, a minha devia ser a Salomé.
Sizin Salome Süiti'nde olmanız gerekiyordu.
Podem pousar essas malas.
Artı, toplumda yüksek bir mevki... ve Salome Ticaret Odası'nda üyelik.
Destaque na comunidade... e um título de membro já pago na Cãmara de Comércio de Salome.
SALOME SAĞLIK MERKEZİ
CENTRO DE BEM-ESTAR DE SALOME
Ama Salome'da başka terapist yok.
Mas não há outro em Salome.
Gruptaki 3. oyuncu, Teksas Salome'dan Roy McAvoy.
Terceiro do grupo, vindo de Salome, Texas : Roy McAvoy.
Saat 7 : 08... Teksas Salome'dan Bay Roy McAvoy.
Os dois golfistas das 7h08, de Salome, Texas, o Sr. Roy McAvoy.
Ayrıca Salome'daki dostlarımız burada olsalardı mutlaka gelirlerdi.
E se os tipos de Salome estivessem na cidade, viriam aqui.
Salome'lu, mütevazı hoca... Salome da neresiyse.
O humilde professor de golfe de Salome, onde quer que isso fique.
Aslında, Ben Bayan Salomè'u arıyorum.
Estou a procurar a menina Salomé.
Yani sen Soffiantini alias Tonino'sun, öyle mi?
Então, és o Soffiantini, dito Tonino, não? Sou Salomé!
Salomè... Oh, kahretsin!
Salomé... sinto muito.
Bayan Salomè, telefonun var.
Salomé, telefone para ti.
Salomè, hoplatacağım seni.
Salomé, vou-te saltar para cima....
Komik, daha bu sabah senin Salomè'un kuzeni olmanın çok kötü olduğunu düşünüyordum.
Engraçado, esta manhã pensava como era mau seres primo da Salomé...
Evet, içeri gireyim.
É o primo da Salomé? Sim, quero entrar...
Git de uyu ve Salomè'yi görmek için yarın gel, belki öğle yemeğine. Seni sürtük.
Vá dormir e volte amanhã para visitar Salomé, na hora do almoço talvez.
Bologna'dan Salomè, burada.
Salomé de Bologna está aqui.
Salomè'yi mi arıyorsun?
Está à procurar Salomé?
Hey, Salomè, Kıskanıyor musun?
A Salomé, está com ciúmes?
Salomè'yi isteyen adamlara ne diyeceğim ben?
Que direi aos clientes que quiserem Salomé?
Aç kapıyı, Salomè.
Abre, Salomé.
Salomè!
Salomé!
Dans ettiğim zaman Bay Salomé'ın ne yaptığına bak.
Vais só ver do que se permite o Sr. Salomé... enquanto eu danço.
Albin ve Salomé kavga ediyor.
Entre. Sr. Renato, o Sr. Albin e a Salomé... estão bater-se.