Silas traduction Portugais
1,084 traduction parallèle
Selam Silas.
Olá, Silas.
Bira getirdiğini söylediler ben de " Silas nerede? Silas nerede?
Alguém disse que ias trazer mais cerveja, por isso, perguntei : " Onde está o Silas?
Bira nerede? " dedim.
O Silas? E a cerveja? "
Silas.
Silas.
Ama eğer soran olursa, Ben Nathalie'yim, Shane Shawn, Andy Randy,... Doug Ted, Silas Mike, ve bebekte Avi.
Mas se alguém perguntar, eu sou Nathalie, o Shane é Shawn, o Andy é Randy, o Douge é Ted, Silas é Mike e o bebé é Avi.
Silas ve Shane ile.... hiç tanışma şansı bulamadığınız için üzgünüm.
É pena que não tenham tido oportunidade de... conhecer o Silas e o Shane.
Silas Guinard.
Silas Guinard.
Silas?
Silas?
Silas, elindeki şu yeni telefonlardan mı?
Então, Silas, isso é um daqueles pagers da Sidekick?
- Silas'ın sevgilisi var.
- O Silas deixou um borracho em casa.
Değil mi, Silas?
Não foi, Silas?
- Silas, odana git.
- Silas, vai para o quarto.
Peki Silas, tamam.
Está bem, Silas. Está bem.
Şu Silas mı?
Aquele é o Silas?
- Silas!
- Silas!
Lanet olsun Silas.
Raios partam, Silas!
Okuduğum kitaplardan biliyorum çocukları Judah'nın ölümü hakkında konuşmaya teşvik etmelisin.
Depois de tudo o que li devias encorajar o Shane e o Silas a falar da morte do Judah.
Kapı kapalıyken Silas'la aynı odada kalmayalım diye sana yemin ettirecek.
Ela vai obrigá-la a jurar que o Silas e eu nunca ficamos sozinhos sem a porta aberta e um pé no chão.
Ama Silas'la hazırız.
Mas o Silas e eu estamos prontos.
Silas'ın odasına koy, kuyruğun altındaki düğmeye bas.
Deixa no quarto do Silas, carrega no botão debaixo da cauda.
Odasına aniden pembe bir ayı gelirse Silas fark eder. Ben çocuklarımı gözetlemem.
O Silas ia reparar num urso cor-de-rosa no quarto dele, e não controlo assim os meus filhos.
Bak Silas.
Olha, Silas.
Gidip alacaksın, Silas.
Irás em frente, Silas.
Silas başardı.
O Silas conseguiu.
Muhakkak ki, Tanrı için Silas'ımdan daha iyi bir asker yok.
Pois, certamente, não há melhor soldado de Deus que o meu Silas.
Tanrı seni kutsasın, Silas.
Abençoado sejas, Silas.
Dur, Silas!
Pára, Silas!
Silas nasıl?
Como está o Silas?
Silas'ın öldü.
O seu Silas está morto.
Hasat dolunayı altında elindeki orakla ikisini öldürüp adamın cesedini tarlaya gömmüş. Molly'nin cesedini sürükleyip, çiftliğin elma bahçesindeki ağaçlara asmış.
Sob a lua cheia cor de sangue outonal, assassinou Silas com a foice, enterrou o corpo no campo arrastou Molly para fora de casa e enforcou-a no pomar da quinta.
Ben de Silas'ı bacağından vurmalıyım.
Devo atirar sobre a perna do Silas.
Silas?
- Silas?
Silas, aç kapıyı.
Silas? Vá lá!
Silas çıksın.
Só quando o Silas sair.
Silas annenin Noriega'sı.
O Silas é o Noriega da tua mãe.
Çünkü Silas'ın var ama benim yok ve fıttırmak üzereyim.
É que o Silas tem, e eu não e estou a ficar maluco.
Silas, lütfen çık.
Silas, sai daí, por favor.
Silas.
Silas...
O puanlarla trafik okuluna bile almazlar seni.
Silas, não podias entrar na auto escola com aquele resultado.
Ben sonra size katılırım.
Falo com vocês depois. Silas!
Silas'la bunları konuştum zaten.
Olha, já conversei com o Silas.
- Silas. - Sana yardım edebilirim.
Eu podia ser... eu podia ajudar-te.
Silas, seni asla ama asla işime bulaştırmam.
Silas, Eu nunca, nunca te envolveria no que eu faço. - Não vou.
Silas'ta bunu hiç yaşamadım.
Nunca passei por isto com o Silas.
Silas tişört kullanır, sonra da çamaşırların en altına saklardı.
O Silas usava t-shirts e depois escondia-as no fundo da roupa suja.
- Silas, bir sorun yok.
- Silas, ela está bem.
Silas kız arkadaşını hamile bırakmış.
O Silas engravidou a namorada.
Silas, arabaya bin.
Silas, entra para o carro.
Silas.
- Silas.
Silas!
- Silas!
Silas!
Mais tarde, eu prometo.