Sonar traduction Portugais
579 traduction parallèle
- Ordell, Sonar'a etrafta düşman denizaltısı olduğunu söyle
Disse que eles dispararam apenas um torpedo? O'Dell... 132 é melhor informar que temos um submarino inimigo na área.
- Bay Briçe, iki periskop da gitti, sonra gitti
Sr. Brice, ambos os periscópios estão avariados, o sonar foi-se.
Oğlum doğduğunda, ben denizde gönüllü vazifedeydim, yeni sonar sistemimizi deniyorduk.
Estava numa missão como voluntário para testar novo equipamento sonar quando o meu filho nasceu.
Bu tarafta ise, şu radar, bu da sonar.
Deste lado, aquilo é radar, isto sonar.
Sonar, su altında bir şeye çarpmamızı önler.
O sonar impede-nos de chocar com coisas debaixo de água.
- Sonar?
- Sonar?
Radar ve sonar, ikisi de çalışmıyor.
O radar e o sonar não funcionam.
Sonar ve radara gelince, buralar güvenli sular.
E quanto ao sonar e ao radar, estas águas são seguras.
- Kaptan, burası Sonar.
- Sonar, Sr. Capitão.
Sonar.
Sonar.
Grönland kıyısına ne kadar yaklaşırdın, civardaki destroyerlerin ve sonar sisteminin radarlarını aldatmak için?
Quão perto se aproximaria da costa gronelandesa para confundir os radares e os sonares de um contratorpedeiro?
Pekala, öyle olsun. Ve bir seri maksimum sonar taraması yapın.
Está bem, faça isso, e efectue uma série de buscas com o sonar no máximo.
Sonarı devreye sokun.
Liguem um sonar.
- Sonarı devreye sok.
- Iniciar o sonar.
- Kaptan, sonar bağlantısı kurduk.
- O sonar obteve contacto.
Jacobson Fiyort'unun girişinde sonar bağlantısı kuruldu.
Contacto de sonar à entrada do fiorde de Jacobson.
Ses mekanizmalarını gizlemeye çalışmıyor bile.
Nem sequer tenta esconder o seu equipamento de sonar.
Sonar bağlantısı mil yatağı 3-0-1, sabit.
Coordenadas do sonar : 3-0-1, e estável.
Sonarını kapattı.
Desligou o sonar.
Sonarı aç.
Liguem o sonar.
- Sonarı açın.
- Liguem o sonar. - Sim, meu capitão.
Sonar bağlantısı kesildi.
O sonar perdeu contacto.
- Sonarı kapat. Sadece dinle.
- Desliguem o sonar e oiçam.
Sonar yok, motor yok, hiçbir şey yok.
Não tem sonar, nem motores, nada.
Sessizliğe bakılırsa sonar bağlantınızı kaybetmişsiniz.
Pelo silêncio, presumo que o sonar perdeu o contacto.
Radar ve sonar taramasını maksimum seviyeye çıkarın ve birisi Queffle'ın elinden o çizgi romanı alsın.
Iniciar busca de radar e sonar, num alcance máximo, e alguém que tire a banda desenhada ao Queffle.
Queffle, sonar bağlantısı kurdun mu?
Queffle, o sonar tem contacto?
- Evet efendim. Sonar hoparlörü açık.
Altifalante de sonar ligado.
Sonarımızı ıskalayacak şekilde pruvanın ötesinden geçsin.
Afastem-se o suficiente para que não detecte o nosso sonar.
- Sonar nasıl?
- Como está o sonar?
Sonar devrede.
O sonar está a funcionar.
- Sonar.
- Sonar.
Radar bağlantısı 0-2-0'da seyrediyor.
Contacto sonar, Tenente. Direcção zero-dois-zero.
- Radara söyle, menzile devam.
Diga ao Sonar para continuar a enviar as direcções e alcances.
- Biliyorsun! Amiral gemisine birazdan radar objesine saldıracağımızı ilet.
Informe a capitania que estamos prestes a atacar o contacto sonar.
Tepeden tırnağa radar, sonar cihazı ve radyo ekipmanlarıyla donanımlı olarak.
Artilhada com radar, sonda e equipamento de rádio.
Sonar odasından kontrole.
Controlo, chama sonar.
Peki, sonar.
Muito bem, sonar.
Önümüzde ve arkamızda ne bulunduğunu bize sonar söyleyecek.
O sonar diz-nos o que temos para a frente e na retaguarda.
- Sonar, bu buz sırtının kalın tarafı neresi?
- Qual é o lado mais pesado da crista?
- Sonar, kurtulduk mu?
- Sonar, caminho aberto?
Sonar, o sırtı yakın gözleme al.
Sonar, interrompa avaliação e atento à crista.
- Emredersiniz.
- Sonar, afirmativo.
Sonar, sana rapor etmeye devam etmeni söylemiştim.
Sonar, eu disse para continuar a enviar relatórios.
Sonardan kontrole.
Controlo chama sonar.
Sonardan kontrole.
Controlo, sonar chamando.
Anlaşıldı, sonar.
Mensagem recebida.
Üzerine sonar koyduk.
Captámos o sujeito na sonda.
Kraliyet Donanması, U-Botları, suyun altında arıyordu. Bu görevde başarılı olmak için "asdic" cihazına bel bağlamışlardı [11].
A Marinha Britânica, na tentativa de detectar U-Boats submersos, depositara a sua fé no ASDIC, um tipo de sonar.
Asdic cihazı, konvoydaki en yakın gemiye 730 m. uzaklıkta... ( Kaptan Raymond Hart, HMS Vidette )... bir denizaltı olduğunu gösteriyordu.
Captei um sinal muito claro no sonar, a cerca de 700 metros do navio mais próximo.
- Sonar tesbiti
Contacto do sonar.