Spark traduction Portugais
60 traduction parallèle
Spark Apartmanları.
Ao Spark Apartments.
Spark'lara gidip Shorty ile konuºacagim.
Vou a casa do Sparks falar com o Shorty.
Kaptan, St Petersburg Polisinden Komiser Spark konuşuyor.
Capitão, aqui é o tenente Spark da polícia de St. Petersburg.
Evet. Spark'lar, Goon'lar, hepsi.
Sim... o Spark, os goons, todos eles.
Spark, cila, kauçuk, parça ve sallıncaklı koltuk istiyorsan arabana takabileceğin veya yapıstırabileceğin bir şey varsa, Ray'ı ziyaret et.
América, se precisa de espelhos, rolhas de faísca, bolas de enfeite, tomadouros, parafusos, cinzeiros ou pousos, tudo o que puder ser aparafusado ou colado no seu carro ou carrinha? Venha ter com o Ray!
Geylik yapma, Sparky!
Não sejas maricas, Spark.
- Aferin sana, Spark, al onu!
- Assim é que é, agarra-a!
- Onu terk edersek ne fark eder? Maviş...
Azul, Spark, parem com isso!
Trance, ne kazandığını söyle. 50 gezegen, yeni Bağımsız Devletler ve bir yıllık kola.
Trance, vamos contar-lhe o que ela ganhou... 50 mundos, uma nova Comunidade, e provisão para um ano de spark cola.
Neden Vanishing Spark adlı atın üzerine oynamama izin vermedin?
Como é que deixaste que eu apostasse num cavalo com o nome "Faísca em fuga"?
Hyposlip seyahat sistemlerinin mucitleri, Hop Pyleen kardeşler! "Spark Plug".
Os inventores do sistema de viagens hyposlip, os irmãos Hop Pyleen!
Bay ve Bayan Pacoon.
- Cal "Spark" Plug.
Kıvılcım, Tükürük ve Harita.
Spark, Spit e Maps.
Daha çok Harita, Kıvılcım, Tükürük ve Puslu diye bilinirler.
Mais conhecidos por Maps, Spark, Spit e Misty.
Kıvılcım, haydi gel.
Spark, anda.
Ona Kıvılcım diyoruz çünkü tost makinesine bir bıçak soktu ve neredeyse yetimhaneyi yakıyordu.
Chamamos-lhe Spark por causa dele ter enfiado uma faca numa torradeira e quase ter incendiado o orfanato.
Yağmur yağdığında, Kıvılcım İncil Deresi'ndeki en iyi balıkçıdır.
Quando chove, o Spark é o melhor pescador de Bible Creek ( riacho ).
Kıvılcım'ın enerjisi iyi.
E o Spark tem boa energia.
- Kıvılcım.
- Spark.
Tripp, Danny'e vurmasaydı, Çarpan Yıldırım, Kıvılcım-Saçan'a karşı, 1. ve 2. olacaktı.
A Slam Bolt teria ganho o primeiro e o segundo contra a Flame Spark.
Kıvılcım-Saçan, bir isim mi?
- Há alguém chamado Flame Spark?
Evet, Kıvılcım-Saçan bujiler.
- A Flame Spark deita faísca.
Spark'ın 6 dil bildiği rakiplerinden iki kat daha fazla maaş verdiği ve çalışma yada vatandaş geçmişlerine bakmadan eşit şekilde davrandığı söyleniyor.
Diz-se que Stark falava 6 línguas, pagava o dobro do salário dos seus competidores, E tratava todos os seus trabalhadores igualmente independentemente do seu historial de emprego ou estatuto de cidadão.
Doğru ya!
Tudo bem! Mark, the Spark!
Züppe Mark!
( Spark = faísca )
Züppe Mark!
Mark, the Spark!
General Motors'un 11. iflas dalgasının ilan edildiği o günlerde 30 yıldan fazla AC Buji imalathanesinde çalışan babamı ziyarete gittim.
No dia em que a "General Motors" declarou a falência do capítulo 11, fui com o meu pai visitar a fábrica das velas de automóvel "AC Spark Plug" onde ele tinha trabalhado durante mais de 30 anos.
Haydi Sparky.
Vamos, Spark.
CT1284, Spoke. Rapor veriyorum komutanım.
CT-1284, Spark, se apresentando para o serviço, senhor.
- Ne var Spark?
O que foi, Spark?
Ama, onun kanının cansız olduğu söylenir!
Mas dizia-se que o seu sangue é o Anti-Spark.
Bizlerin, Karanlığın doğuşunun gücüne tanık olmamıza izin ver. bu biçimde ışıldayalım..
Vamos ver se um poder nascido das trevas... pode reacender a Spark.
Hayır! Kendi Güç çemberinize değil!
Não, não na câmara de Spark.
* Ateşle beni, şekerim, uç benimle *
Spark my nature, sugar, fly with me
* Çünkü bir kıvılcım var sende *
'Cause there's a spark in you
Spark denen arkadaş hapishanede hala patron mu?
Um homem chamado Spark ainda comanda lá na Walker?
Bunu Spark'a verdiğin an içeride dokunulmaz olacaksın.
Entrega-a ao Spark e ficas intocável.
Buji kablolarını çıkarmışlar.
They've stripped the spark plug wires.
Evet, ama buji kablolarını bulamazsak, gidemeyiz.
Yeah, but if we can't find the spark plug wires we can't leave. mas se não podemos encontrar os cabos de vela não podemos deixar. 1040 01 : 10 : 44,636 - - 01 : 10 : 46,399 Vou sair daqui de madrugada.
Hey, gerçeği söylediğin için asla özür dileme, Spark.
Nunca peças desculpa por dizer a verdade, Spark.
Spark, seni gitmek istediğin yere götürecek bir tren gördüğünde yaşamak için bekleyemezsin.
Spark, quando vês um comboio que te vai levar onde queres ir, não podes esperar para viver.
Aklımdaki tam olarak bu değildi, Spark.
Não é exactamente nisso que estou a pensar, Spark.
Seni seviyorum, Spark.
Adoro-te, Spark.
Hey, Spark, her şey iyi olacak.
Spark, vai ficar tudo bem.
Çok özür dilerim, Spark.
Lamento imenso, Spark.
Spark Steel kamyon firmasının sahibiydi.
Ele tinha... um camião da Faísca e Aço.
Spark Steel tamamdır.
Faísca e Aço, não é.
So the little human has some spark after all.
Então o pequeno humano sempre tem genica.
Vanishing Spark.
"Faísca em fuga".
Kimse Sparkle ile dalga...
Não se metem com o Spark...
Desperate Housewives
Desperate Housewives S05E18 " A Spark.