Söylemek istediğim bir şey var traduction Portugais
507 traduction parallèle
Sana söylemek istediğim bir şey var Mike.
Queria dizer-te uma coisa, Mike.
Ben... sana söylemek istediğim bir şey var.
Há algo que preciso de lhe dizer. É melhor que se sente. Sabe o que penso sobre as mulheres aqui.
Uzun zamandır sana söylemek istediğim bir şey var.
Há uma coisa que te quero dizer há muito tempo.
Size söylemek istediğim bir şey var.
Queria dizer-lhe uma coisa.
- Söylemek istediğim bir şey var.
- Tenho uma coisa para te dizer.
Uzun zamandır sana söylemek istediğim bir şey var.
Há uma coisa que tenho querido dizer-te há séculos.
Anne, baba, size söylemek istediğim bir şey var.
Mãe e pai, tenho uma coisa para vos dizer.
Sana hep söylemek istediğim bir şey var.
Há uma coisa que eu sempre te quis dizer, Jo.
Sana söylemek istediğim bir şey var, ama bana bir türlü fırsat vermiyorsun.
Queria dizer-te uma coisa, mas não tive a oportunidade.
Söylemek istediğim bir şey var.
Há uma coisa que eu gostaria de dizer.
Senden iyi konuşamam ama söylemek istediğim bir şey var.
Queria dizer aquilo que disse.
Söylemek istediğim bir şey var.
Quero te dizer algo.
Sana söylemek istediğim bir şey var.
Tenho uma coisa para te dizer.
Paul, sana söylemek istediğim bir şey var.
Preciso de lhe dizer uma coisa.
Sana söylemek istediğim bir şey var.
Quero dizer-lhe uma coisa.
- Söylemek istediğim bir şey var.
- Gostaria de dizer uma coisa.
Frank, sana söylemek istediğim bir şey var.
- Há algo que lhe quero dizer.
Sana söylemek istediğim bir şey var.
Há algo que lhe quero dizer.
Konuyu sen açtığına göre benim de sana söylemek istediğim bir şey var.
Não, já que mencionou o assunto, queria lhe dizer...
Aslında sana söylemek istediğim bir şey var.
Na realidade, havia algo que te queria dizer.
Sana hep söylemek istediğim bir şey var.
Penso que tenho apenas mais uma coisa a dizer.
Ona söylemek istediğim bir şey var.
Tenho de lhe dizer uma coisa.
Sana söylemek istediğim bir şey var.
Deixa-te de perguntas tolas.
Söylemek istediğim bir şey var.
Tenho algo a dizer.
Söylemek istediğim bir şey var, kahretsin Janet...
Tenho uma coisa a dizer e é :
- Janet Söylemek istediğim bir şey var, kahretsin Janet...
Tenho uma coisa a dizer e é :
Söylemek istediğim bir şey var, Brad, hastayım
Tenho uma coisa a dizer e é :
- Janet Söylemek istediğim bir şey var, kahretsin Janet...
Agora tenho uma coisa a dizer e é :
Daha ileri gitmeden önce sana söylemek istediğim bir şey var.
Antes de irmos mais longe, tenho uma coisa para te dizer.
Sen lafını bitirmeden önce sana söylemek istediğim bir şey var.
- Isaac... Antes de te entusiasmares, tenho uma coisa para te dizer.
Houston? Sana söylemek istediğim bir şey var.
Houston, quero dizer-te uma coisa.
Ama daha önce size söylemek istediğim bir şey var.
Antes de lá chegarmos quero dizer-lhe uma coisa.
Sana söylemek istediğim bir şey var Dottie.
Tenho que falar contigo sobre uma coisa Dottie.
Dottie... sana söylemek istediğim bir şey var.
Dottie. Quero dizer-te uma coisa.
- Söylemek istediğim bir şey var.
- Tenho de dizer uma coisa...
Söylemek istediğim bir şey var, lütfen!
Tenho algo para dizer!
Danny... Sana söylemek istediğim bir şey var.
- Danny, quero dizer-te uma coisa.
Jimmy, sana on yıldır söylemek istediğim bir şey var. - Neymiş?
Jimmy, há uma coisa que te quis dizer já faz dez anos.
Ama büyükbabamın adına söylemek istediğim bir şey var.
Quero dizer algo a favor do meu avô.
Anya sana söylemek istediğim bir şey var.
Quero dizer-lhe uma coisa.
Söylemek istediğim bir şey daha var. Evet?
Há mais uma coisa que te quero dizer.
Alfred hakkında sana söylemek istediğim bir şey daha var.
Há mais uma coisa que quero contar-te sobre o Alfred.
Sana söylemek istediğim zor bir şey var.
Tenho uma coisa muito difícil para te dizer.
Size söylemek istediğim şey, harmanı dövmek için bir mi iki mi çuvala ihtiyacınız var?
Ainda assim, atrevo-me a dizer poderia debulhar-me um saco ou dois?
Söylemek istediğim şey bunun manevi bir değeri var. Bu da ayrı bir şey.
Portanto, há um valor sentimental nisso. isso é importante.
Sana söylemek istediğim bir şey daha var.
Há uma coisa mais que eu gostaria de dizer.
Söylemek istediğim bir şey daha var.
Queria dizer mais uma coisa...
Söylemek istediğim başka bir şey daha var, bu işten hoşlanmıyorum.
E não me agrada o trabalho que anda fazendo.
Ha, söylemek istediğim bir şey daha var :
Quero que saibas uma coisa. Até simpatizo contigo.
Gitmeden önce söylemek istediğim bir şey daha var.
Antes de ires embora, só mais uma coisa.
Evet, söylemek istediğim bir şey var.
Sim, tenho.