Takin traduction Portugais
27 traduction parallèle
LÜTFEN ŞAPKA TAKIN
USEM CAPELO
# Ya da biraz sürüşe çıkmak #
Or takin'a ride Ou dando um passeio
* Dünya ayrıldı taraflara *
- All the world is takin'sides
* Hiç düşünmeden *
Without takin'time to think
* Dünya ayrıldı taraflara *
And all the world is takin'sides
Tamam, omzuna takin.
Óptimo, fixem-no ao ombro.
# Hepsini almak istersen eğer
# When it comes to takin'it all
# Takin'gasoline
Bebendo gasolina
* Kadınlar dizginleri ele alır ve erkekleri oynatırlar *
# They're takin'over and they're tear in'it down #
KAR FIRTINASI ZİNCİR TAKIN
TEMPESTADE DE NEVE ADIANTE USE CORRENTES
Maskeleri takin.
Vai buscar as máscaras.
Altın postun asıl sahibi olan altın antilop.
Este é o dono original do velo de ouro, o Takin dourado.
Dağların yüksek kesimlerinde yaşamalarına karşın eti için avlandığından altın antilopların bir zamanlar soyu tükenme noktasına gelmişti.
Apesar de viver no alto das montanhas, o Takin dourado foi caçado quase até á extinção por causa da sua carne.
You're just takin'the piss now. Hayır.
Está sendo ridículo agora.
* Eve götürüyorsun beni *
You're takin'me home
Herhangi bir sivile bu gözlügü takin ve aninda bir ordunuz olsun.
Só colocar esses óculos em um civil e pronto, um exército instantâneo.
O yüzden Chuck, oraya git âsik oldugu o esprili ve eglenceli ve cazibeli halini takin.
Chuck, estou a dizer-te, entra ali, sê divertido, sê gracioso, e sê o tipo charmoso por quem ela se apaixonou.
Kesin muhabbeti! Kosumunuzu takin!
Peguem no vosso equipamento.
Kosum takin!
Levantem-se!
SİGARA YASAK KEMERİNİZİ TAKIN
PROIBIDO FUMAR APERTE O CINTO
Maskeleri takin.
Colocar máscaras!
Mikrofonunu takin.
Ponham-lhe o microfone.
KEMERLERİNİZİ TAKIN
APERTAR CINTO
Lutfen bunlari gorulebilir bir yere takin.
Por favor, usem sempre isto num local visível.
Oksijen maskelerini takïn.
Máscaras de oxigénio.