English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ T ] / Tots

Tots traduction Portugais

39 traduction parallèle
ve akşam yemeği için Tater Tots'u arıyor. Fakat ben mutluyum. Evet, ben sadece...
É bom que deixe o meu marido em paz e se não consegue controlar a sua hostilidade libertina, tenho uma lista de terapeutas muito bons que acho...
Kazanırsam süpermarketlerde soğuk dondurucu önünde elimde Weenie Tot dolu bir tepsiyle ve yaşlı erkekler elbisemden içeri bakarken duracağım demektir.
Significa que se ganhar, posso estar nos supermercados a segurar uma bandeja de Weenie Tots enquanto um monte de velhos olha para o meu vestido.
Ayrıca kazanırsam bir yıllık Weenie Tot stoku kazanacağız.
E, se ganhar, recebo um ano de Weenie Tots grátis.
Weenie Tot'ların yapıldığı yerde olduğuma inanamıyorum.
Não posso crer que estou no sítio onde fazem os Weenie Tots.
Weenie Tot'ı çok sevdiğim söylemek isterim. İçindeki gizli malzeme nedir?
Só queria dizer que adoro Weenie Tots, e qual é o ingrediente secreto?
Ama tanrım, bu kez bir yıllık Weenie Tot kazanma şansım var.
Mas desta vez tenho a oportunidade de ganhar um ano de fornecimento de Weenie Tots.
Weenie Tot'lar geldi!
- Chegaram os Weenie Tots!
Bak Al, Weenie Tot yeni bir Kazı-kokla çekilişi yapıyormuş.
Olha, Al. Weenie Tots tem um novo jogo de raspa-e-ganha.
Weenie Tot'ları havayla temas ettirmeyin.
" Não exponha Weenie Tots ao ar.
Tot'larım benim
Os meus Tots!
Tot'larım!
Os meus Tots!
Tot'larım bozulmuş.
Desintegraste os meus Tots!
Şimdi de Weenie Tot Kazı-Kokla Çekilişi'nin kısa süre önce yaşanan sıra dışı hikayesinde sıra.
E agora a história invulgar da vitória no sorteio Weenie Tots que aconteceu há pouco.
Bu akşam nezarette ne yemek var, beyler?
Qual é o jantar esta noite no chilindró? O mesmo das outras noites, Weenie Tots.
- Ve patates kizartmasi!
- E Tater Tots!
Patates kizartmasi severim.
Gosto de Tater Tots.
Ben hiç Tator Tots görmüyorum.
Não vejo os Tater Tots.
Bu gecenin patatesleri, püre, toparlak ve Tot şeklinde olacak.
Esta noite, as batatas serão em puré e com grumos e em formato de Tots.
Phoebe bezelye ve soğanlarını alıyor, Marito Tots'unu alıyor...
Contando que a Phoebe tenha as dela com ervilhas e cebola e o Mario tenha os Tots que quer.
Hapsi boyluyorsun, Bart. Karına ve küçük patates çocuklarına elveda de.
Vais para a prisão, Bart. Diz adeus à mulher e aos Tater Tots.
- Kızarmış patates yok mu?
- Não há Tater Tots? - Não.
Kızarmış patates!
Tater Tots?
Soktuğumun kulübünde, kızarmış patatesin yanında meme de ikram etmiyorlar ya!
Numa porra dum clube de strip. Mamas e Tater Tots não conjugam.
Güzel Popo'yla aran nasıl?
Então, como vai isso com a Hotsy Tots?
"Anneciğim, eğer kovulursan, beleş patateslerden almaya devam edebilir miyim?"
"Mãe, se fores despedida ainda posso comer os restos dos tater tots?"
Meşgul değilsen, Biraz donmuş Tater Tots getirebilir misin?
E se não te importas, podes me trazer algumas "Tater Tots" congeladas?
Patatesi seviyor.
Ele gosta de Tater Tots.
- Küçük Çocuklar Bakım Evi?
- Os Tiny Tots do centro de dia.
İtiraf etmeliyim ki, buna rağmen, yuvarlak kızarmış patates taraftarıyım.
Devo confessar no entanto que tenho paixão pelas batatas "Tots".
O'Roarke'un boğazından çıkardığınız fotoğraf... Jim Dodd'un Tiny Tots Fotoğrafçılıkta, bir fotoğrafçı olmasıyla kapanıyor. Dürtü ve yöntem.
O fotografo que tiraste da garganta do O'Roarke, acontece que este Jim Dodd era fotógrafo num centro comercial na Tiny Tots Photography.
Köfte ve Tater Tot.
Meatloaf e Tater Tots. ( Carne picada assada com batata frita )
Evet, Bir tabak Tater Tots ve Jager alalım.
Sim, queremos um prato de Tater-Tots e... Jäger?
Toys for Tots çok güzel bir organizasyon.
"Brinquedos para Todos" é mesmo uma organização fantástica.
O izlediğiniz ilk katıldığım Tiny Tots güzellik yarışmasındaki sahneden düşüşüm değil, değil mi?
Não estão a ver o vídeo em que eu caí no palco no meu primeiro Concurso de Beleza infantil, pois não?
Patates kızartması!
Tater tots!
Ben yılbaşı partisinde, Profesör Rothman oyuncak kutusuyla sevişmeye çalıştığı zaman "benim" demiştim.
Bem, eu disse "reservado", na festa de Natal, quando o Professor Rothman tentou ter relações sexuais com a caixa de colecção de "Toys for Tots".
Hetty, açıklayabilirm aslında hayır bu benim suçum bana yardım edebilir mi diye eric'e sordum the Toys for Tots program'ı için deniz piyadeleri için yapıyorm ve şey... düşündüm ki eğer böyle giynirsek çocuklar için eğlenceli olur diye.
- Hetty, posso explicar... - Na verdade, é culpa minha. Pedi ao Eric para me ajudar com o programa'Brinquedo para Crianças'que estou a organizar para os Fuzileiros Navais, e achei divertido para as crianças se nos mascarássemos.
Dün gece, Alibi'da 16 saat mesai yaptıktan sonra Kevin'la akşam yemeğinde Tater Tots ısıttık.
Ontem, depois de 16 horas de trabalho no Alibi, o Kev e eu aquecemos Tater Tots para jantar.
Toys for Tots programını yürütmemizin sebebi kendisi.
É por causa dele que temos o programa "Brinquedos para os Miúdos".

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]