Ucgen traduction Portugais
157 traduction parallèle
Üçgen çalmayı bırakmanız büyük talihsizlik.
É uma infelicidade quando deixamos de treinar os ferrinhos.
Üçgen üzerinde ustalıkla Strap Davis ile tanışmanı istiyorum.
Este é Strap Davis, o capataz do Triângulo.
Sen Üçgen'deki arkadaşlar geri kalanımıza fazla çim bırakmıyor.
Vocês do triângulo não vão deixar pasto para ninguém aqui.
- Nerede? Üçgen'de mi
- Onde, no Triângulo?
Bütün bu sığırlar Üçgen'e ait mi?
Todo este gado é do Triângulo?
Üçgen yeni patronuna ve ineklere.
Ao novo dono do triângulo e à sua manada.
Strap Üçgen'de çalışmaktan bahsetti mi?
Está bem. Strap falou-lhe em relação a trabalhar no Triângulo?
Kendi sığırlarımızı istemiyoruz ve üzerinde Üçgen sığırları istemiyoruz.
Não deixamos o nosso gado vir cá, não queremos o gado do Triângulo cá.
Üçgen sığırlarını Küçük Nehir'e taşıyorum. ben de yemene izin vereceğim.
Cassidy, eu vou levar o gado para o rio, e se eu... encontrar algum arame naquelas bandas, vou fazer-to engolir.
Sağ elinizle... Siyah silindiri döndürün... Üçgen sıfırın karşısına gelene kadar. "
Gire o cilindro preto... com a direita... até que o triângulo esteja em frente..
Korkarım görünmesine izin veremem.. Üçgen istiyorum. Görüşe engel olur tabii ellere.
Receio que isto não mostre o triângulo e interfira com a vista e com as mãos também.
ALTIN ÜÇGEN
TRIÂNGULO DOURADO PARTE 1
ALTIN ÜÇGEN PROJESİ 2. KISIM
TRIÂNGULO DOURADO PARTE 2
Durdurmaya çalıştığım afyon üreticilerinden biri de... birinci sınıf insanlık düşmanı... Bir süre önce Altın Üçgen'deydim.
Eu estava no Triângulo Dourado.
- "Altın Üçgen" i duydun mu hiç?
Conheces o.. Triângulo Dourado..?
DÖRT KÖŞELİ ÜÇGEN
O TRIÁNGULO DE QUATRO LADOS
Üçgen yeşil renkte.
O triangulo é verde.
" Kırmızı Üçgen Sirki vahşi aslanlarla harika bir gösteri sundu.
" O Circo Triângulo Vermelho fez uma exibição estupenda com leões ferozes.
" Polis Kırmızı Üçgen sirkini kapattı.
" A Polícia encerrou a feira do Triângulo Vermelho.
Kırmızı Üçgen Çetesini yönetiyor. Henüz kanıtlayamıyorum, ama ikimiz de...
Ele é o cabecilha do Bando Triângulo Vermelho...
Üçgen doğrama.
Uma junção triangular.
- Üçgen
- Triângulo.
"Ve bir daha insanoğlu böyle bir gücü kullanamadı. " Üçgen ikiye ve dünyanın zıt kutuplarında gizlendi.
Para garantir que nenhum homem jamais voltasse a possuir este poder, dividiram o triângulo em dois pedaços e esconderam-nos em locais opostos da Terra.
Üçgen sahibine Tanrı gücünü verir geriye gidip, zaman içinde geçmişi silmek.
O triângulo dá ao seu possuidor o poder de Deus de avançar e retroceder no tempo, de desfazer o passado.
Ahbap! - Üçgen nerde lanet olası?
Onde está o Triângulo de Zinthar, maldição?
Sonunda! Üçgen benim oldu!
Finalmente o triângulo é meu!
Üçgen şeklinde?
Ela não deixou um triângulo, uma pista de aterragem?
Üçgen.
Triangular.
Üçgen.
É triangular.
Hindistan, Altın Üçgen'in önemli geçiş noktalarından biri.
A Índia é um dos principais pontos de passagem do Triângulo Dourado.
Kızıl Üçgen, Beyaz Dikdörtgen'i haberdar edecek olan Pembe Kare'ye ileteceği mesajı almak için Kara Elmas'ın mesajını bekliyor...
O Triângulo Vermelho aguardará a palavra do Losango Preto que vai transmiti-la ao Quadrado Rosa, que informará o Rectângulo Branco e o Circulo Verde...
Üçgen kafalılar, onlara dikkat etmelisiniz.
Não tem a cabeça triangular.
Üçgen!
Formação em triângulo!
Üçgen işli bir yaratı k.
Uma creatura de dentes triangulares..
Altın Üçgen haydut kaynıyorken siz manşetlere çıkmak için ailemin peşine düşüyorsunuz.
Entendi. Pessoas de classe de vida baixa que andam entre o triângulo de ouro são algumas. E você, vem atrás da nossa família, e tem um suspeito.
Dün Altın Üçgen'de biri onu öldürdü.
Alguém a matou na noite passada no Golden Triangle.
Üçgen yok. Marissa'yla birlikte değilim.
Não estou com a Marissa.
ALTlN ÜÇGEN, MYANMAR ORMANl
TRIÂNGULO DE OURO, SELVA MYANMAR
Altın Üçgen.
Triângulo de ouro.
Şuna bak - - Üçgen hücum.
Vê isto, ofensiva em triângulo.
Üçgen?
Triangular?
- Üçgen yelkeni açın. Kaptan'ın emri.
- Içar a bujarrona, ordens do Capitão.
Üçgen yelkeni açın. Gemiyi hemen çevirin.
Içar a bujarrona.
Üçgen bir yara izi.
Uma cicatriz triangular.
Ev. Üçgen.
Um triângulo.
Üçgen kur!
Triangulações!
Üçgen, üç yüzlü bir bıçak.
- Uma faca triangular de três gumes.
Üçgen.
Triângulo.
Üçgen cisimli organ : Rahim.
Órgão triangular aqui : útero.
- Üçgen?
Triângulo?
Üçgen şeklinde kilit somunları var.
Tem uns parafusos triangulares.