Ulster traduction Portugais
43 traduction parallèle
- Ulster, değil mi?
- És do Ulster.
Ulster'lerin konuşma tarzı ayrıdır.
Os do Ulster têm um sotaque próprio.
Ulster nutuğuyla gardımı düşürmeyi umut ediyorsun.
Mandaste aquele rapaz com a conversa acerca do Ulster, para ver se eu amaciava.
Von Ulster Fabergé yumurtasını çalmışlar.
Eles roubaram o ovo Fabergé Von Ulster.
- Ulster'daki yengeçler yüzünden.
- Chatos no Ulster.
Güzel, en azından Kuzey İrlandalı değillerdi.
Bom, pelo menos não eram de Ulster. Não senhor.
Hayır beyefendi, Kuzey İrlandalı olan benim.
Eu sou de Ulster.
Dedektif Santos'un Ulster County'deki yazlık evinde bir kasanın içinde nakit 40,000 $ bulundu.
Encontraram 40 mil dólares no cofre do Detective Santos, aqui na casa de campo dele, no Condado Ulster.
Başkan, Ulster County'de açığa çıkan olayın içyüzünü sezse de bunların sadece varsayım olduğunu vurgulamak istiyor.
O Presidente entende as implicações da descoberta no Condado Ulster, mas gostaria de salientar que são só implicações.
WlMBLEDON PERUKÇULUK Ulster Pazarlama
POSTlÇOS DE WIMBLEDON Franchise de Ulster
Ulster'da bir numarayız.
O número um em Ulster.
Lanet olsun. Ordu uyarıda bulundu yürüyüşün sona ereceği yer ve zamanın... Bu uzun bir mesafe alabileceği anlamına geliyor...
A políicia do Ulster avisou que tentará deter a manifestação, o que significa que podem cobrir uma distância considerável...
- Babam EVA'daydı, biliyorsun.
O meu pai era das Forças de Voluntários do Ulster!
Kahrolası Ulster'den.
- Porra de Ulster.
İrlanda Cumhuriyet Ordusu ile Birlikçi Ulster Savunma Gücü arasındaki savaş.
Exército Republicano Irlandês contra Força de Voluntários do Ulster.
Birlikçiler, Kuzey İrlanda'nın İngiltere'ye bağlanmasını istiyordu Katolik Cumhuriyetçiler de İngiliz idaresinden kurtulmayı.
O Ulster quer que a Irlanda do Norte continuasse no Reino Unido. Os republicanos católicos querem sair do domínio britânico.
Yaşamaktan korkuyorsun, barışı konuşmaktan korkuyorsun bu iş boka dönmeyecekti de ne olacaktı.
Medo de viver, medo de falar de paz. Que seria do Ulster se não se esfrangalhasse todo?
Tartan Çetesi'ne katıldığımda 14 yaşımdaydım ve KİGG'ye katıldığımda 15 yaşımdaydım, yani Kuzey İrlanda Gönüllü Birliği.
Tinha 14 anos quando me juntei aos Gangs Tartan e 15 anos quando entrei para a FVU, a Força Voluntária do Ulster.
Tartan Çetesi'ne katıldığımda 14 yaşımdaydım ve KİGG'ye katıldığımda 15 yaşımdaydım, yani Kuzey İrlanda Gönüllü Birliği.
Tinha 14 anos quando me juntei aos Gangs Tartan, e 15 quando entrei para a FVU, a Força Voluntária do Ulster.
Ulster'de bir arkadaşım keskin nişancı tarafından vurulmuştu.
Um camarada meu, no Ulster, foi apanhado por um sniper.
9 yaşımdayken evlatlık alınmışım. Ulster'da bir bombalama. UVF Katolik bir başpiskoposun gelişini protesto ediyordu.
Fiquei órfão na Irlanda aos 9 anos, quando Protestantes revoltaram-se contra a visita do Arcebispo católico ao Ulster.
UGK'ydi. Ulster Gönüllü Kuvvetleri radikal kralcılardır.
Os Voluntários do Ulster são lealistas radicais.
Ulster'in işi olmalı.
Só pode ser o Ulster.
Beni Coral Gables'taki 21 Ulster Sokağı'ndan arıyordu.
Estava a falar comigo da Avenida Ulster, 21 em Coral Gables.
Ulster.
Ulster.
Ulster'da böyle çok gece geçirdim.
Passei várias noites assim, no Ulster.
Ulster Gönüllüsü.
Voluntária do Ulster.
Ulster'daki en büyük mülklerden birinin baronet payesini miras alacak.
Herdará o título de baronete e uma das maiores propriedades do Ulster.
Charles, neden bana hiç kuzeninden söz etmedin?
Charles! Porque nunca me contou acerca do seu primo, nem da propriedade no Ulster?
Silver Blaze şu anda Ulster County'de ahırda duruyor.
Agora o Silver Blaze está num estábulo no Condado de Ulster.
Ulster County'deki polisler çantaya bakın ama bir şey almayın dediler.
O policia em Ulster County disse que podíamos ver a mochila, não leva-la.
İki tane maymuncuk oldukça büyük bir bıçak. ... bantlanmış üç şırınga ve bir de Ulster County haritası.
Dois kits de arrombamento... uma faca muito grande... três seringas enroladas em fita isolante e um mapa de Ulster County.
Ulster Rifles'e katılacağım.
Vou juntar-me aos Ulster Rifles.
Babam da Ulster Rifles'deydi.
O meu pai foi um deles.
Onu işe alan kişinin, İstihbarat Teşkilatı Lideri olduğunu söylüyor. Bir Ulster'mış.
Ele disse que o homem que o contractou foi um chefe dos Serviços Secretos, um homem da Irlanda do Norte.
Ulster Gönüllü Kuvvetlerden Red Right Hand,... asla sizi yarı yolda bırakmaz Bay Campbell.
A Red Right Hand da Ulster Volunteer Force não o irá decepcionar, Sr. Campbell.
- Ulster şivesi.
- É sotaque irlandês.
Wyatt kimlik kartından yaptığımız yüz tarama dört yıl önce Ulster'deki Kelt Milisleri gösterisinde tutuklanan bir kadına çok yakın çıktı.
O reconhecimento facial pelo crachá mostrou uma combinação com uma mulher presa num protesto da Milícia Celta no Ulster, há 4 anos.
Ulster'daki çoğu okulun ve gençlik organizasyonunun temsilcileri Kraliçe'ye gülümseyip el salladı.
Escolas e organizações juvenis de Ulster são representadas e todos têm um sorriso e um aceno para a rainha.
Ulster Country.
Condado de Ulster.
Ulster'in saygın bir üyesi.
O honorável membro do Ulster.
Quarry yolu ve Ulster.
Estrada da pedreira com o Ulster.
- Ya da Ulster'daki mülkten? - Ben de bilmiyorum.
- Não sei.