English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ V ] / Vaatu

Vaatu traduction Portugais

68 traduction parallèle
10 bin yıl sonra Ahenk Birleşmesi tekrar olmuş ve karanlık ruh Vaatu serbest kalmıştır.
Após 10 mil anos, a Convergência Harmónica voltou, e o Espírito das Trevas, Vaatu, está livre.
Unalaq'ı Vaatu'yla birleşip karanlık Avatar olmadan önce durdurmak Korra, Mako ve Bolin'e bağlıdır.
Por isso, cabe a Korra, Mako e Bolin pararem Unalaq antes que ele se funda com Vaatu e se torne um Avatar Negro!
Vaatu kaçtı ve karanlığın kontörlü ele geçirme tehlikesiyle karşı karşıyayız.
Vaatu fugiu, e as trevas ameaçam dominar.
Seni bir 10 bin yıl daha hapse tıkacağım, Vaatu!
Estou a aprisionar-te por mais 10 mil anos, Vaatu.
- Vaatu kazanamaz.
Vaatu não pode vencer.
Ruh Portalları'nı kapatıp, Vaatu'yu bir 10 bin yıl daha hapsedeceğim ve Unalaq'ın hiç doğmamış olmayı dilemesini sağlayacağım.
Vou fechar os Portais Espirituais, prender o Vaatu por mais 10 mil anos, e fazer com que o Unalaq deseje nunca ter nascido!
Vaatu'yu serbest bırakmak seni daha güçlü yapmayacak.
Libertar Vaatu não te tornará poderoso.
Vaatu kaçmayı başarsa bile tıpkı Avatar Wan'ın yaptığı gibi onu hapishanesine geri göndereceğim.
Mesmo que o Vaatu escape, vou coloca-lo de volta na sua prisão. Da mesma forma que o Wan fez.
Ahenk Birleşmesi başladığında ben de Vaatu'yla birleşeceğim.
Quando a Convergência Harmónica acontecer, vou fundir-me com Vaatu.
Vaatu ve ben tek vücut olacağız.
Vaatu e eu seremos como um.
Biliyorum o sizin babanız ama Vaatu onun aklını başından almış.
Sei que é o vosso pai, mas Vaatu deixou-o completamente louco.
Bir kez Vaatu'yla birleştiğinde artık kimse güvende olmayacak.
Uma vez que ele se funda com Vaatu, ninguém estará seguro.
Mako ve Bolin siz de, ben Vaatu kaçmasın diye Portal'ı kapatırken Unalaq'ın icabına bakacaksınız. Durun bir dakika.
Mako e Bolin tratarão de Unalaq enquanto eu fecho o portal para Vaatu não escapar.
Serbest bıraktığın ruh ise Vaatu'dur.
O espírito que libertaste é Vaatu.
Yani Vaatu'yu serbest bırakarak kargaşa'nın dünyaya yayılmasına izin mi verdim?
- Então, a libertar Vaatu... Libertei o caos para o mundo?
Avatar Wan bu karanlık ruh Vaatu'yu Ruhlar Dünyası'na mı hapsetti öyle mi?
Então, o Avatar Wan aprisionou esse Espírito das Trevas, Vaatu, no Mundo Espiritual?
Tenzin, Ahenk Birleşmesi gerçekleşmek üzere. Eğer Vaatu Ruhlar Dünyası'ndan kaçarsa...
A Convergência Harmónica está para acontecer, se Vaatu escapar do Mundo Espiritual...
Seni hayal kırıklığına uğrattım Vaatu.
- Desapontei-te, Vaatu.
Vaatu ile birleştikten sonra Unalaq karanlık Avatar'a dönüşmüş ve Korra ve Raava'yı birbirinden ayırmıştır.
Unalaq tornou-se o Avatar das Trevas, e separou Korra de Raava.
Raava'yı yok etmeleri sayesinde Unalaq ve Vaatu bugüne kadarki en güçlü karanlık ruha dönüşmüşlerdir.
Destruindo Raava, Unalaq e Vaatu transformaram-se no Espírito das Trevas mais poderoso que já existiu.
Unalaq ve Vaatu'yu durdurmayı başarabildin mi?
Foste capaz de parar Unalaq e Vaatu?
Hayır, birleştiler, sonra da Vaatu Raava'yı içimden söküp aldı ve onu yok etti.
Não, eles fundiram-se. Então, Vaatu retirou a Raava de mim e destruiu-a.
Kazanan Vaatu oldu.
O Vaatu venceu.
Vaatu, Raava'yı yok ettiğinde geçmişteki Avatar'larla olan bağlantımı da yok etti.
Ele também destruiu a ligação com os antigos Avatares.
Hala Vaatu'yu durduracak bir yol olabilir.
Ainda pode haver um modo de parares o Vaatu.
Neden bana Vaatu'nun hapishanesini gösteriyorsun?
Porque é que estás a mostrar-me a prisão do Vaatu?
Çünkü bu ağacın geçmişi Vaatu'nun zindanı olmasından çok daha eskiye dayanıyor.
Porque esta árvore tinha uma história, muito antes de aprisionar Vaatu.
Vaatu ve sen her 10 bin yılda bir aynı kavgayı yapıyorsanız neden biriniz diğerini yok etmedi?
Se tu e Vaatu têm a mesma luta a cada 10 mil anos, porque é que um não destruiu o outro?
Babanız için çok üzgünüm ama Vaatu ile çoktan birleşmişti.
Lamento muito pelo vosso pai, mas já estava fundido com Vaatu.
Bunlar olurken, Unalaq Avatar Wan'ın 10 bin yıl önce hapsettiği karanlık ruh Vaatu ile ilgilenmekteydi.
Enquanto isso, Unalaq trabalha com o Espírito Negro, Vaatu, que foi aprisionado pelo Avatar Wan há 10 mil anos.
Burası Avatar Wan'ın Vaatu'yu hapsettiği yer.
Foi onde o Avatar Wan aprisionou Vaatu.
" Eski insanlar, Portallar Ahenk Birleşmesi süresince kapalı kalırsa Vaatu'nun hapisten kurtulamayacağına ve iyilikle kötülük arasındaki savaşın bir daha gerçekleşmeyeceğine inanıyorlardı.
" Os antigos acreditavam que enquanto os portais estivessem fechados durante a Convergência Harmónica, Vaatu continuaria aprisionado, e a batalha entre o bem e o mal não seria travada novamente.
Ahenk Birleşmesi süresince bu enerji, Vaatu'ya bağlarından kurtulma olanağı sağlayacak ve maddesel dünya bir kez daha karanlıkla kaplanma tehlikesiyle karşı karşıya kalacak. "
Durante a Convergência Harmónica, essa energia será o suficiente para permitir que Vaatu se liberte. E o Mundo Material correrá o risco de ser consumido pelas trevas. "
Neden Vaatu'nun kaçmasına yardım etmek isteyesin ki?
Porque é que queres ajudar Vaatu a escapar?
Burası Vaatu'nun olduğu yer.
Ali é onde está o Vaatu.
Sanırım bunu daha önce de söylemiştin Vaatu ama ben Portal'ı kapatmak için buradayım.
Acho que já disseste isso antes, Vaatu. Mas estou aqui para fechar o portal.
Fakat daha sonra, Wan Aydınlık ve Karanlık Ruhlarını Raava ve Vaatu'yu birbirinden ayırmış istemeden de olsa dünyayı yok oluşa sürüklemiştir.
Mas então Wan separou os espíritos da Luz e das Trevas Levando, inconscientemente, o mundo à aniquilação.
Tek umudum çok geç olmadan önce Vaatu'nun izini bulabilmek. Bırak sana yardım edeyim.
Só espero poder chegar até ao Vaatu, antes que seja tarde demais.
Fakat nasıl oldu da Vaatu'dan ayrıldın?
Mas como é que se separou de Vaatu?
Artık Vaatu serbest ve diğer ruhları karanlığa çeviriyor.
Agora que o Vaatu está livre, está a converter espíritos para o lado das Trevas.
Ulu Arslan Kaplumbağa senden bana havanın gücünü bahşetmeni diliyorum. Böylece çok geç olmadan Vaatu'yu alt edebilirim.
Grande Tartaruga Leão, peço que me concedas o poder do Ar, para que possa lutar contra Vaatu, antes que seja tarde demais.
Hiçbirimiz tek başına Vaatu'yu alt edemez fakat ikimiz bir araya gelirsek bir şansımız olur.
Não podemos lutar contra Vaatu sozinhos, mas juntos, temos uma hipótese.
Vaatu'nun bahsettiği Ahenk şeysi de neyin nesi?
O que era esta coisa do harmónico, que Vaatu estava a falar?
Vaatu ve ben dünyanın kaderi için savaştığımızda oluyor.
É quando o Vaatu e eu iremos batalhar pelo destino do mundo.
Eğer sen ve Vaatu her 10.000 yılda bir aynı savaşı yapıyorsanız neden biriniz diğerini yok edemedi?
Se tu e o Vaatu têm a mesma luta a cada 10 mil anos, porque é que um não destruiu o outro?
Bu karşılaşmada Vaatu'yu yok etsem bile karanlık Vaatu tekrar ortaya çıkana dek içimde büyüyecek.
Mesmo se derrotar o Vaatu nesse reencontro, as Trevas crescerão em mim até ele emergir novamente.
Aynısı Vaatu beni yendiği zaman da gerçekleşecek.
O mesmo ocorrerá se Vaatu me derrotar.
İyi seyirler dilerim.
Após fundir-se com Vaatu,
Ya da başka bir şey?
Quando o Vaatu destruiu Raava...
Vaatu.
Vaatu.
Vaatu onu serbest bırakmam için beni kandırdı.
Vaatu enganou-me para libertá-lo.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]