Ventana traduction Portugais
29 traduction parallèle
Desde el interior, Nyla limpia su nueva ventana de hielo.
De dentro, Nyla limpa a sua nova janela de gelo.
- Ventana'ya gidiyoruz.
- Vamos para Ventana.
- Ventana Özel, birinci çekim.
- Especial de Ventana, take um.
Ben, Kimberly Wells, şu anda Ventana nükleer santralındayım.
Eu sou Kimberly Wells e estou aqui na central nuclear de Ventana.
Ventana Santralı, birinci plan.
Central Nuclear de Ventana, take um.
Ventana'da bir kaza.
Um acidente em Ventana.
Merkez, burası Ventana.
Central de carga, aqui Ventana.
- Ventana'da vardiya sorumlusuyum.
- Sou supervisor em Ventana.
VENTANA NÜKLEER SANTRALl
CENTRAL NUCLEAR DE VENTANA
Şu anda Ventana Nükleer Santralının kontrol merkezindeyim.
Estou na sala de comando da Central Nuclear de Ventana.
Saat dörtte Ventana'da silahlı bir görevli kontrolü ele geçirdi.
As quatro horas, em Ventana, um empregado armado tomou o controlo.
Ventana nükleer santralı emniyette.
A central de Ventana esta segura.
Kısa bir aradan sonra Ventana nükleer santralı haberiyle yine karşınızda olacağız.
Voltamos com mais notícias sobre a questão da central de Ventana, ja a seguir.
Saat 10'da'ventana'bakmanı istiyor.
Quer "que vayas a su ventana" às dez. "Que vayas a su ventana"!
Dinleyin, şu Ventana kötü bir adam. Ama çenemizi tutarsak...
Ouve, este Ventana, é mauzão, mas... se todos se calarem, ninguém saberá de nada.
Neden geldin? Ventana ve uyuşturucu söz konusu olursa beni ilgilendirir
Se isto tem a ver com o Ventana, tem a ver com drogas.
Ventana'nın katilini bulana büyük para vereceği söyleniyor.
Diz-se por aí que o Ventana paga bem a quem descobrir quem lhe matou o papá.
Eminim Ventana'nın babası gurur duyardı.
O pai do Ventana ficaria orgulhoso. Estás a precipitar-te.
- Ventana'nın adamlarının...
Nove milímetros, ponta oca, mata-polícias.
Biri hala Ventana'nın peşinde, sanırım yerine geçmek isteyen yeni biri. "Yaralı yüzü" fazla seyretmiş olmalı. ... geçtiğini bilmelerini istiyor.
Provavelmente um novato, acabado de chegar, que viu o Scarface vezes demais, mata o pai, incendeia a casa, para avisar o Ventana que veio para mandar.
Amaç Ventana'yı kundaklamaksa yan komşuda neden sahte iskelet bulundu?
Se o incêndio era destinado ao Ventana, porque havia um esqueleto falso ao lado?
Tanrının cezası! Şimdi gidiyoruz. Ventana'nın adamı geldi.
Apanharam-nos quando eu estava a mijar.
1050 Ventana, 93 yılındaki katliamın adresiydi.
1050 Ventana era o endereço do massacre de 93.
Ona 1050 Ventana için görüşmeye geldiğimi söyle
Diga-lhe que venho do 1050ventana para o ver.
Ventana Caddesinde olan şey korkunçtu
Horrível o que aconteceu em Ventana Drive
"Ventana", İspanyolca'da pencere anlamına gelir
"Ventana" apenas significa "Janela" em espanhol.
Bunlardan biri de Shepherd'ın 1993'te kullandığı bıçaktı.
Um deles foi a faca que o Shepherd usou nos assassínios em Ventana.
Uyuşturucu mafyası lideri.
"Louis Ventana, pai do conhecido traficante de droga sul-americano, Raul Ventana..."
Venatana.
Raul Ventana.