English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ V ] / Veya

Veya traduction Portugais

39,679 traduction parallèle
Kılıç sadece Uther Pendragon'un kendisi veya kan bağı olan varisi tarafından çıkartılabilir.
A espada só pode ser retirada por Uther Pendragon ou pelo seu herdeiro directo.
Bir filmde yüreğinin bam teline basacak veya adrenalini yükseltecek bir şey.
É algo que colocariam num filme para mexer com o lado emocional ou para aumentar a adrenalina, sabes?
Bu cömertliği sadece şu an için veya yalnızca kampüste değil elimizde imkan olduğu sürece her gün sunmak isteriz Camiamız ve şehrimizın her yanına. Ülkemize ve hatta sınırlarımızın ötesine.
Expressaríamos essa generosidade não apenas neste momento ou neste campus, mas todos os dias, quando tivermos oportunidade, em toda a nossa comunidade e na nossa cidade, no nosso Estado e até além das nossas fronteiras.
Veya iyi biri gibi görünmek. İnsanlar beni sevsinler diye.
Ou só fingia ser uma boa pessoa para que as pessoas gostassem de mim?
Kronik bir hastalığı veya kullandığı herhangi bir ilaç var mıydı?
Naquela época, ela possuía algum histórico médico ou medicação?
Gel gitleri oluyor muydu? Veya herhangi bir depresyon belirtisi gösterdi mi?
Ela nunca teve nenhum Bang ou falou-te de depressão?
"Kafir olsun, Türk veya Yahudi olsun."
Pagã, turca ou judia...
Bu, şu ana dek yaptığın en akıllıca veya en aptalca şey olabilir.
Isso pode ser a jogada mais inteligente ou a mais estúpida.
Onlara bebeğim demiyoruz veya yaralarını öpüp geçirmiyoruz.
Nós não as chamamos de bebés, ou beijamos as suas bochechas.
Herkesin içtiği her şeyin içinde var ayık kalmak, neşelenmek, güçlü veya seksi hissetmek için içtiğimiz her şeyde.
Está nas bebidas que tomam... para estarem acordados, animados, sentirem-se fortes, sexy, o que for.
Leward'a ne bulaşmış bilmiyorum. Ya da Karine'e veya bana bulaşıp bulaşmadığını.
Não sei que raio tem o Ledward, nem a Karine ou se eu própria tenho!
Veya "tatil amaçlı kıyafetler için aşırı planlanan kız" mı?
ou "rapariga que faz demasiados planos para umas férias"?
İşte benim numaram. Sizden istersiniz diye Akşam yemeği kapmak için Veya öğle veya kahvaltı veya aperitif.
Este é o meu número, caso vocês queiram ir jantar ou almoçar, ou tomar o pequeno almoço, ou um lanche.
Veya istersen Biz sadece eski, sıkıcı, tozlu otoyol alabilir.
Ou, se quiserem nós podemos ir pela aborrecida, e poeirenta autoestrada.
"Prenses" veya "güzel" veya...
"Princesa" ou "bonita" ou...
Açlık Veya zehir.
Morrer à fome ou veneno.
Bencil olduğum veya değersiz olduğuma mı?
Que eu sou egoísta ou que não valho nada?
Sen hep oradasın Üzgün veya yalnızsam.
Estás sempre para mim. Se eu estou triste ou sozinha.
Büyücülerin kredi kartı kullanma veya sosyal medyada fink atma gibi alışkanlıkları yok.
Os feiticeiros não têm o hábito de pedir cartões de crédito ou estar nas redes sociais.
- Veya daha kötüsü.
Ou pior.
Şüpheliler silahlı, tehlikeli ve muhtemelen 60'larının sonu veya 70'lerinin başındalar.
Os suspeitos estão armados, são perigosos e rondarão os 70 anos de idade.
Yeni seçilen Başkan Ezekiel ibaka, bulmayı taahhüt etti Eksik fonlar veya istifa etmek.
O Presidente recém-eleito Ezekiel Ibaka garantiu que ou encontra os fundos ou demite-se.
Bizler FBI'ız, CIA veya interpol değil.
Somos o FBI, não somos a CIA nem a Interpol.
Doğru frekansa ihtiyacım var Verilerin şifresini çözmek Ve bir şifre veya bir anahtar.
Preciso da frequência certa para descodificá-las e uma palavra-passe ou chave.
Bilirsiniz, bir pizza veya çörek, çörek veya pizza.
Podem ser as duas coisas. Piza ou donuts.
Bacağında bir sakatlık varmış veya ayağı gelişmemiş.
Era um problema na perna ou ela tinha um pé de bebé.
- İki veya üç gün.
- Dois ou três dias.
Karının veya oğlunun hayat sigortası var mı?
- A sua esposa... Ou o seu filho possuem seguro de vida?
Geri bırakırım, veya satarım.
Manda de novo para água ou vende-o.
- Yemin ederim çocuğunu veya seni incitmeyeceğim.
- Não o conheço! Não vou magoar os seus filhos nem você.
"Aşkım" veya "karıcığım" gibi sözcükler kullanmak yerine, istediğim sözcük... "Kız arkadaş."
E em vez de usares palavras como "meu amor" ou "minha esposa", quero que uses a palavra "namorada".
Veya yazardı, sanırım.
Ou escrevia, acho eu.
Veya...
Ou...
Ben sana söyleyeyim, hapse veya morga düşünce.
Eu digo-te, é na prisão. Ou na morgue.
Doğru veya yanlış, üstüne yapışır.
Bem ou mal, é uma marca.
Doğru veya yanlış, üstüne yapışır.
" Bem ou mal, é uma marca.
Kafeteryada veya başka bir yerde abur cubur yemiştir muhtemelen.
Deve ter comido algo não saudável na cantina ou algo assim.
Baş dönmesi, kusma veya ishal şikâyeti var mı?
Alguma tontura, vómitos, diarreia?
İtalya ya da İspanya veya Fransa gibi.
Itália, Espanha ou França?
Veya, Qasim'a?
Ou pagar a Qasim?
Küçük bir sancı veya kramp hissedebilirsin.
Podes sentir umas picadas.
Aklımı kaybediyormuş gibi... veya öyle bir şeyler...
Sinto que perderei a razão ou coisa assim.
En son ne zaman ona banyo yaptırdın, okula götürdün veya kahvaltı hazırladın?
Pensando bem, quando é que lhe deste banho, que a levaste à escola ou lhe fizeste o pequeno almoço?
Veya belki de ondan kurtulup bebeğimizi sen taşımak istedin.
Ou querias desfazer-te dela e teres tu o nosso bebé.
Bu bölge D olur, uygun terminolojiyi kullanabilir veya kenetlenirsiniz. Aşırı.
Isso quer dizer que estás na zona D, usa o código numérico, ou ficas arrumado Escuto.
Tasers ve zip kravatlarıyla silahlanmışken, hayır Fark etmediyseniz, hücre sinyali veya dış hat... Ve ne olursa olsun düzenli polis devriyesi var, sadece gelmiyor.
armados com tasers e cintos, não têm, sinal de telefone ou alguma linha para o exterior caso tenham notado... e alguma polícia que costume passar por aqui, simplesmente não vem.
Olgunlaşmamış, cesur veya aptal olabilirsin...
Tu podes ser imatura, brava ou mesmo estúpida...
Eğer fazlasıyla kendimi beğenmiş ukala veya fazla kendine güvenli olduğumu görürsen...
Quando alguma vez achar que estou a ser arrogante ou presunçoso... - Sim?
O da ismimi veya nereye gideceğimizi bilmiyordu.
Não sabe o meu nome, nem onde estou hospedado.
Polise veya herhangi birine bir şey söylersen, kimseye bu olanları anlatmam.
Não conte à polícia nem a ninguém.
Veya erken kalkmışımdır.
OU MUITO CEDO.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]