Wakefield traduction Portugais
307 traduction parallèle
Wakefield'lar hiç kimseden kaçmaz.
Estamos a passear como pessoas normais.
Elias Wakefield.
Elias Wakefield.
Siz Wakefield'ların batıda adam öldürdüklerini duydum.
Um Wakefield acabou de matar o Mose Fromes no este.
Birazdan onu göreceksiniz ve bana teşekkür edeceksiniz. Çünkü elimde bir Wakefield var.
E lamentem, viúvas solitárias... quando um Wakefield mata um Fromes.
- Bir Wakefield için.
- Por um Wakefield.
Yine tutuklandın, Wakefield, bu sefer boş yere değil.
Estás de novo preso e desta vez com motivo.
Çok zeki olduğunu sandın, Wakefield.
Achaste esperto, Wakefield.
Sen iyi birisisin, Eli Wakefield.
És um bom homem, Eli Wakefield.
Tekrar özür dilerim, Zack Wakefield'in oturduğu yeri söyleyebilir misiniz?
Desculpe novamente, mas sabe onde vive o Zack Wakefield?
Wakefield, kadınları işe almaz.
O Wakefield não contrata mulheres.
Zack Wakefield'in yaşadığı yeri söyleyecek misiniz?
Vai dizer-me onde vive Zack Wakefield?
Wakefield titiz biridir.
O Wakefield é muito esquisito.
- Orada Wakefield'ı duydunuz mu? - Wakefield mı?
Ouviu alguma vez o nome Wakefield?
Wakefield... Şimdi hatırladım. İki aile arasında anlaşmazlık çıkmıştı.
Sim, vem-me à mente um verso sobre famílias inimigas :
Ah. "Anlaşmazlık öyle bir boyuta gelmiş ki, bir Wakefield, bir Fromes'ı öldürmüş."
"Chorem, viúvas solitárias, quando um Wakefield vê um Fromes".
Ben bir Wakefield'ım.
Eu sou um Wakefield.
Sana Wakefield'ların nasıl öç aldıklarını göstereceğim.
Eu ensino-te o que os Wakefield pagam pelas pérolas.
Akıllı ol! O senin dişine göre biri değil, Wakefield!
Aprende e educa-te, Wakefield.
Eli, seni seviyorum.
Grande Eli Wakefield.
- Wakefield.
Wakefield.
Zack Wakefield.
Zack Wakefield. É para mim.
"Sevgili Bay Wakefield, başkan size bir inci koleksiyoncusu olmadığından dolayı üzüntü duyuyor."
"Estimado Sr. Wakefield : O presidente lamenta comunicar que não colecciona pérolas".
Ismarlıyor musunuz, Bay Wakefield?
Você paga, Sr. Wakefield?
Eli, çok akıllı biri!
- Um tipo esperto esse Eli Wakefield.
Şuradaki Wakefield'le.
Esse ali é um Wakefield.
Kasabadaki pisliklerden kurtulacağız. Hiç kimse onları burada görmek istemiyor. Bir Wakefield, şeyle karşılaşınca...
E chorem, viúvas solitárias, quando um Wakefield encontrar um...
Wakefield, bu çocuğu dövmek istiyorsun, öyle değil mi?
Wakefield, não queres bater neste rapaz?
Wakefield! Gelsen iyi olur!
Wakefield, é melhor vires comigo.
- İstediğim yere giderim, Wakefield.
- Faço o que me apetece, Wakefield.
Yeter mi, Wakefield, yoksa derini mi yüzeyim?
É o suficiente ou arranco-te a pele?
Dikkat et, Wakefield, gözlerine geliyor.
Da próxima vez, arranco-te os olhos.
Küçük Eli Wakefield.
O pequeno Eli Wakefield.
- Wakefield, yanında birde adam var.
- A que distância? - Muito próximos.
- Onu duydun, biz Wakefield için geldik.
- Tu ouviste. Queremos o Wakefield.
Olduğun yerde kal, Wakefield!
Muito bem, Wakefield.
İnşallah annem Wakefield'ta çok ıslanmamıştır.
Espero que a mãe não fique muito molhada em Wakefield.
- Wakefield'da bir yerlerde.
- Algures em Wakefield.
Tom, senden bir özel dedektif bulmanı istiyorum. Wakefield'de yaşayan David Marriott isimli adamı incelemesi için...
Tom, investiga um David Marriott, que vive em Wakefield.
Bu bir Heywood-Wakefield.
Uma Heywood-Wakefield.
Aksiyonerlerden birisi Sims Wakefield W B için işi gözden geçiriyordu. Morgan ise bir yan davaya bakıyordu.
Um colega chamado Sims Wakefield... supervisionou o caso e o Morgan trabalhou noutro caso.
Wakefield'in masasından bir tomar kağıt alıyor dosyayla doğrudan alakası yok.
Levou os dossiês e documentos que o Wakefield deixou... que não tinham a ver com o caso.
Notu dalgınlıkla Wakefield'in odasından almış.
Tirara-o sem querer da escrivaninha do Wakefield.
Tarihi 28 eylül Wakefield'e yazılmış :
Tem a data de 28 de setembro... e é dirigido ao Wakefield :
Wakefield tek müşterisi.
O Wakefield não tinha outros clientes.
Sizin tarafınızdan Wakefield'e gönderilmiş bir not. Notta müşterinizin kazançlı çıkacağını yazıyorsunuz olur da Rosenberg ve Jensen yargıçlıktan çekilirlerse.
E uma cópia de um memorando enviado ao Sims Wakefield... no qual sugere que se melhore a posição do seu cliente... retirando o Rosenberg e o Jensen do tribunal.
- Wakefield Cezaevi.
- Prisão de Wakefield?
Şaşırabilirsiniz, Bayan Wakefield.
Ficaria surpresa.
Ben Alice Wakefield.
Eu sou Alice Wakefield.
Wakefield hapishanesinde iyi bir çamaşırhane var.
Na prisão de Wakefield a lavandaria é bestial.
Sonuçta bu senin hayatın, Wakefield.
A vida é sua.
Wakefield treninde. Gelmek üzere.
Ela vem no próximo trem de Wakefield.