English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ Y ] / Ya sence

Ya sence traduction Portugais

380 traduction parallèle
Bir hanım olduğumdan pek emin değilim, ya sence?
Não estou segura de ser uma dama, e você?
Evet, bence de Peder haklı. Ya sence?
Creio que o Reverendo está certo, não acha?
- Peki ya sence?
- E você não acha?
Ya sence..?
- Quer dizer...
- Ya sence?
- Não achas?
- Peki ya sence?
- E qual é a sua opinião?
Bilmem, ya sence?
Não sei, achas que param?
Yapma! Peki ya sence ben kaç yaşındayım?
- Não é possível quantos anos me dás?
- Ya sence?
- E você?
Bence bu doğru, ya sence? Hayır.
- Eu acho que é verdade, não achas?
Ya sence?
Não acha?
Louie, ya sence?
Louie, que tens?
- Ya sence, Harry?
- E tu, Harry?
Yani, çok ateşli bir yavru bence. Ya sence?
Quero dizer, ela tem tudo o que se precisa, ou quê?
Ya sence...
Qual é a sua opinião...
Ya sence?
Não o tinha pensado desse modo... mas suponho que sim.
Ya da sence yağmur yağacak mı ya da saçımı ne zaman kestireyim.
Ou se acho que vai chover, ou quando é que vou cortar o cabelo.
Sence burda ya da başka yerde hiç müzik yapabilecek miyim?
Pensas que nunca serei capaz de escrever musica, nem dentro nem fora daqui?
Niye San Bernardino'ya kaçtılar sence?
Por que fugiram para San Bernardino?
Birbirimize sahibiz ya, bunun bir anlamı yok mu sence?
Temo-nos um ao outro, isso não significa nada?
Fakat özellikle bir bıçakla cinayet gibi bir işe girişemeyeceğini biliyordun, böylece bir beyin fırtınası yaşadın ya da sence her neyse, o durumda kendini cinayet işlediğine ikna ettin.
Porém sabia que não podia cometer um homicídio, especialmente com uma faca, então, por uma razão qualquer, convenceu-se de que tinha cometido o crime.
Yani sence Sör Charles saldırıya mı uğradı?
Quer dizer que ele foi atacado?
Sence Mustafa'ya ne oldu?
O que acha que aconteceu com Mustafá?
Hafızam bu kadar öncesini hatırlayabildiği hâlde senden ya da babamdan ilgisizlikten başka bir şey görmediğimi hatırlıyorum. Sence neden dersin?
- Porque será?
Sence Patton Sardinya'ya saldıracak mı?
Acha que o Patton atacará a Sardenha?
Öyle olsaydın, burada olur muydun, ya da sana bakar mıydık sence?
Acha que estariamos aqui a olhar por si se tivesse?
Haven, sence Connie'yi toplantıya getirebilir miyiz? Güzel kadınmış.
Haven, poderíamos levar a Connie ao mítin?
Sence, Livilla'ya bunu büyükannem mi yaptırdı gerçekten?
Achais mesmo que a minha avó convenceu a Livila a fazer isto?
Sence iyi geçinir miydik, anlaşabilir miydik ya da ne bileyim...?
Achas que nos daríamos bem, que conversaríamos e... assim?
Dünya'ya gerçekten inecek miyiz sence?
Nós pousaremos na Terra?
Sence öyle mi? Ya yatakta?
E as relações sexuais?
Amerikalı işçiler Rusya Federasyonları'nın ya da Louis gibi dar fikirli İtalyan'ın peşinden gider mi sence?
Acha que os trabalhadores americanos... vão dirigir as federações russas? Ou um italiano fechado como Louis Fraina?
- Sence mahsuru yoktu ya?
- Sim, você não se importa, não é?
Sence..... ya Rus'a karşı değilse? _
Não achas que talvez... não seja contra ele?
Bizim dandik tatlıya on basar, sence de öyle değil mi, baba?
Bem melhor que a tarte que costumamos comer, não é, pai?
Sence Kamboçya'ya yaklaştık mı?
Já estaremos no Cambodja?
Sence onlar hala, anlarsın ya... Yapıyorlar mıdır?
Achas que eles ainda...?
Sergei, sence de lsabella'ya çok benzemiyor mu? - Isabella mı?
Sergei, ela não é igualzinha a Isabella?
Poirot, sence de Londra'ya dönmemiz gerekmez mi?
Não lhe parece que devíamos voltar para Londres?
- Sence Laura'ya benziyor muyum? - Evet.
- Achas que me pareço com a Laura?
Sence dışarıya bir hoparlör koyamaz mıyız?
Você pensa que nós podemos, uh, consiga um loudspeaker instalar do lado de fora?
Sence de George, kız kardeşin Sara'ya benzemiyor mu?
O George não é parecido com a tua irmã Sara?
Brando'nun ya da Pacino'nun yüzüne kimse dokunmuş mudur sence?
Pensas que alguém toca na cara do Brando? Ou do Pacino?
Artik bir kostümün olduguna göre seker ya da sakaya izin verir mi sence?
Agora que já tens o disfarce de fantasma, deixa-te ir às Travessuras ou Gostosuras?
Kulübeyi tamir etmem sence çılgınlık. Ama ya değilse?
Sei que achas que restaurar esta cabana é uma ideia louca... mas e se não for?
- Sence yapar mıyım? Oranın sıcaklığı ne olacak? Ya donarlarsa?
Eles conseguem manter a temperatura no compartimento da bagagem?
Adını savcıya öttüğünü öğrense ne derdi sence?
O que achas que ele diria se descobrisse que tinhas dito o nome dele ao Delegado?
Sence aşçıya gidip, çorbayı çok beğendiler, devam et, der mi?
Achas que está a falar com o cozinheiro, a dizer : " Gostaram da sopa.
Sence kardeşinin sağ elini kullanan atıcıya ihtiyacı var mıdır?
Dava jeito ao teu irmão um batedor destro?
Sence de şu insan Gabriel Bell aynı Kaptan Sisko'ya benzemiyor mu?
Mas este humano Gabriel Bell não é igual ao Cap. Sisko?
Sence de biraz fazla abartıya kaçmıyor mu?
Muito teatral, não achas?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]