Yoldaş stalin traduction Portugais
44 traduction parallèle
Kirov Demir Yolu ile adını Yoldaş Stalin'den alan Beyaz Deniz-Baltık Kanalı'na gizlice yanaşma amacıyla iki Alman askeri gücündeki düşman Vop Gölü'ne doğru ilerlemekte.
O inimigo, uma força de dois fritzes, avança em direcçäo ao lago Vop com o objectivo de alcançar secretamente o caminho-de-ferro Kirov e o canal dos mares Branco e Báltico, que tem o nome do camarada Estaline.
Yani, Yoldaş Stalin'in direktiflerine karşı mı geliyorsunuz?
Portanto, recusas-te a cumprir as orientaçöes do camarada Estaline?
Çok yaşa yoldaş Stalin!
Viva o camarada Stalin!
Sevgili yoldaş Stalin, bize şeker gönder!
Amado camarada Stalin, manda-nos rebuçados!
Yoldaş Stalin, hatalara tahammül etmez.
O camarada Estaline não prevê erros.
Defolun be! Yoldaş Stalin'e, "anne sözü dinlenmeli der."
"Estaline disse Camarada a Mamã tem que ser ouvida."
Bilemezsin zaten çünkü o Yoldaş Stalin'in kendi numarasıdır.
E você não o pode conhecer... porque é uma linha telefónica directa do Camarada Estaline.
Sevgili yoldaşlar. böylesine özel bir günde böylesine önemli bir... toplantıda konuşmak benim için çok büyük bir onurdur. Yoldaş Stalin bugün doğdu.
Meus caros camaradas, foi-me dada a honra de falar em nome dos que, entre nós, foram condecorados neste dia especial, o aniversário do Camarada Estaline.
Faşizmi tüm dünyadan temizlediği için... ve bizleri Nazi zulmünden kurtardığı için hepimiz... yoldaş Stalin'e minnet borçluyuz.
Expressamos a nossa profunda gratidão para com o Camarada Estaline por eliminar o fascismo da face da terra e libertar o nosso país do diabólico domínio nazi.
Yoldaş Stalin bize yol gösteriyor.
O Camarada Estaline mostrou-nos o caminho.
Yoldaş Stalin'e sonsuz derecede minnet borçluyuz. Onun sayesinde... eşit ve sömürünün artık var olmadığı bir dünyada yaşıyoruz.
Ofereço a nossa gratidão eterna ao Camarada Estaline, que nos conduz até ao mundo de amanhã, onde todos os homens serão iguais, onde a exploração e a humilhação serão desconhecidas :
Bir süre sonra yoldaş Stalin öldü.
Na Primavera, Estaline morreu.
Kudretli yoldaş Stalin bir adım bile geri çekilmememizi emretti.
O glorioso Stalin ordenou : " Nem mais um passo para trás.
Binlercesi gibi, yoldaş Stalin'in çağrısına cevap vermek için gelmişti o da.
E como centenas antes dele, veio atender ao chamado de Stalin.
Yoldaş Stalin'in emirleri üzerine, şehri terk etmek yasaklanmıştır.
Por ordem de Stalin, nenhum civil sairá da cidade.
Yoldaş Stalin'in elçisine yol açın.
Para trás! Abram caminho para os emissários de Stalin!
Kusura bakmayın ama beni oraya gönderen yoldaş Stalin'in kendisiydi.
"Com licença", disse eu, "mas foi Stalin quem me colocou lá".
Görkemli yoldaş Stalin bir adım daha geri atmamayı emretmişti.
Gloriosos camaradas, Estaline ordenou que não recuássemos nem um passo.
Yoldaş Stalin'in emri, hiçbir sivil şehri terkedemez.
Por ordem do camarada Estaline, nenhum civil pode deixar a cidade.
Yoldaş Stalin'in elçisine yol açın!
Deixem passar o enviado do camarada Estaline.
Afedersin, ama beni yoldaş Stalin oraya gönderdi.
"Perdão", digo eu, "mas foi o camarada Estaline quem me enviou para lá."
Yoldaş Stalin son bir çaba görmek istiyor!
O camarada Estaline pede um último esforço!
Yoldaş Stalin bize dans etmemizi söylediğinde dans etmedik mi?
Quando o Camarada Estaline nos disse para dançar, nós não dançámos?
Konuşmalarına istinaden partiye karşı ve özellikle halkın lideri yoldaş Stalin'e karşı olduğunu anladım.
Nas nossas conversas, eu compreendi que ele era contra o partido. Especialmente contra o líder do povo, o camarada Stalin.
Yoldaş Stalin'de!
Camarada Stalin!
Yoldaş Stalin'e.
Camarada Stalin!
Her şey birbirine girdi Yoldaş Stalin.
Está tudo uma grande confusão, camarada Stalin.
Ama şu sol elimle yazı yazmayı bir türlü öğrenemedim Yoldaş Stalin.
Mas nunca aprendi a escrever... com a mão esquerda, camarada Stalin.
Yoldaş Stalin sizlere acıdığından halkın olası öfkesinden sizleri uzaklaştırarak buraya yerleştirdi.
O camarada Stalin se compadece de vocês, escondendo-se aqui da justificável ira do povo.
Yoldaş Stalin size son bir çağrı yapıyor.
O camarada Estaline também vos deu a vocês uma última hipótese.
Yoldaş Stalin'le görüşmek istiyordum.
Preciso do camarada Stalin.
- Yoldaş Stalin çok hoş adamdır.
- O camarada Estaline é um homem bom.
Yoldaş Stalin çok hayal kırıklığına uğradı.
O Camarada Estaline ficou um pouco desapontado.
Yoldaş Stalin nükleer bomba hakkında ne biliyorsan anlatmanı istiyor.
Camradar Estaline quer conhecer tudo o que sabe sobre a bomba atómica.
Yoldaş Stalin'in sözü bu.
O camarada Staline disse isto.
Belki de Yoldaş Stalin'e haber...
Ou talvez eles estejam chamando o camarada Stal...
Bunu Yoldaş Stalin demiş.
Foi o que disse o camarada Estaline.
Yoldaş Stalin ; Trotskyites ile birlikte olduğunuzu ve pişmanlığınızı halka açık şekilde duyurduğunuzu unutmadı.
O camarada Estaline não se esqueceu de que você apoiava os trotskistas e de que expressou publicamente os seus remorsos.
YOLDAŞ STALİN ANISINA İSTİNADEN, ZAFER ABİDESİ
" GLÓRIA AOS CONSTUTORES DOS BALÕES DE ESTALINE
Bizler genç Leninciler olarak efsanevi yüzbaşı iç savaş kahramanı hepimizden daha çok Bolşevik devrimine katkıda bulunmuş Stalin'in sadık takipçisi ve silah arkadaşı Yoldaş Kotov'un huzurunda ciddiyet ve vakarla yemin ederiz ki Lenin, Stalin ve büyük devrim kahramanlarının sadık takipçileri olacağız sırlarımızı asla açıklamayacağız...
"Nós, os jovens pioneiros de Lenine... " do destacamento com o nome... " do famoso comandante Kotov...
Yoldaş Stalin...
Camarada Estaline...
Yoldaş Stalin sizden son bir şey daha istiyor!
Stalin pede um último esforço!
" Ondan önceki binlercesi gibi, yoldaş Stalin'in çağrısına cevap vermek için geldi.
Tal como milhares antes dele, respondeu ao chamamento do camarada Estaline.
Ve yoldaşın Stalin için.
E para o teu camarada Estaline.
stalin 151
stalingrad 42
yoldayım 53
yoldaş 232
yolda 98
yoldaşlar 278
yoldayız 37
yoldan çekil 147
yoldalar 39
yoldaş general 60
stalingrad 42
yoldayım 53
yoldaş 232
yolda 98
yoldaşlar 278
yoldayız 37
yoldan çekil 147
yoldalar 39
yoldaş general 60