Zant traduction Portugais
53 traduction parallèle
Van Zant dört gün önce Martin Whistler tarafından öldürüldü.
O Van Zant foi assassinado há 4 dias... pelo Martin Whistler.
Öldüğünde Van Zant'ın yanındaydım.
Eu estava com o Van Zant quando aconteceu.
Van Zant'ın, Ash'ın ve benim bütün atalarım zamanında o şehirdeydiler.
O Van Zant, o Ash e eu, todos tínhamos antepassados nesse lugar.
Roger Van Zant.
Roger Van Zant.
Van Zant'i ara, parayı al.
Eles aceitaram. Telefona ao Van Zant, recebe o dinheiro.
Bugün Van Zant'ten parayı alacağız. Sonra ben Kelso'ya şu banka işi için avans vereceğim.
Hoje recebemos o dinheiro do Van Zant, depois entrego um depósito ao Kelso referente ao banco.
Roger Van Zant, lütfen.
Roger Van Zant.
Ben Van Zant.
Fala Roger Van Zant.
Roger Van Zant.
Roger Van Zant?
Ya Van Zant'e ne olacak?
E o Van Zant?
Polisler peşimizdeyken Van Zant'le savaş oyunu mu oynayacaksın?
Queres uma guerra com ele tendo a polícia à perna?
Senin kadar ben de Van Zant'i haklamak istiyorum.
Tenho mais motivos para liquidar o Van Zant do que tu.
Van Zant.
Van Zant.
Van Zant mi?
Van Zant?
Van Zant, Encino "da Hillside Terrace" da yaşıyor.
Ele mora em Hillside Terrace, Encino, 10725.
Şu sırada ekipler Van Zant'in evinde... çünkü adam bu akşam öldürülmüş.
Temos gente em casa do Van Zant porque ele foi morto esta noite.
Vern Van Zant, 1982 yılında mahkum edildi
VERN VAN ZANT Violação
Şu ana kadar hiç kaybetmeden sekiz maç kazandı. Beyazların ümidi - Vern Van Zant.
Nunca foi vencido, representando a prisão de Lodi, a grande esperança branca, Vern Van Zant!
Bu sol direkler Van Zant'ı bayağı uğraştıracağa benziyor.
Loni vacila. Continua a golpear.
Henüz Vant Zant ona dokunamadı.
Este gajo ainda nem lhe tocou.
Vern Van Zant düştü!
Vern Van Zant caiu!
Vern Van Zant sırf bu maç için dövme yaptırdığını söylüyor.
Vern Van Zant diz que fez novas tatuagens para a ocasião.
Ona Abraham Lincoln ve Ronnie Van Zant'ı öğretiyorum... çünkü benim evimde ikisi de aynı derecede önemli.
Falei-lhe de Abraham Lincoln e de Ronnie Van Zant... porque, em minha casa têm ambos a mesma importância.
Vay canına, o şarkıcı genç Ronnie Van Zant'e benziyor.
Aquele vocalista parece o Ronnie Van Zant em novo.
Van Zant hapisteyken "Saturday Night Tonight" ın pilot bölümüne para yatırdığı ve Sid'in onu saf dışı bırakıp bütün kârı aldığı iddiasıyla ona dava açmış.
Enquanto estava na prisão, o Van Zant entrou com uma acção alegando ter financiado o piloto do "Saturday Night Tonight" e o Sid excluiu-o de todos os lucros.
Evet ama Sid zenginleşip Van Zant de hapiste çürüdükçe dava zaman aşımına uğramış.
Sim, mas a acção judicial foi negada. Então, enquanto o Sid enriquecia, o Van Zant estava a apodrecer na prisão.
Belki de karısının söylediği, Sid'in peşindeki adam Van Zant'tir.
Sabes, talvez fosse do Van Zant que o Sid falava quando disse à esposa - que alguém estava atrás dele.
Van Zant, Sid'in programdan kazandığı paraların üzerine yatmaya çalıştığını öğrendiyse belki de tahsilat için ona gitmiştir.
Se o Van Zant achou que o Sid lhe devia uma parte dos lucros do programa, - talvez tenha vindo cobrar-lhe.
Sid de vermek istemediyse Van Zant bunun yerine intikam almayı seçmiş olabilir.
- E, quando o Sid discordou, o Van Zant optou por vingança em vez disso.
- Van Zant şu an nerede?
- Onde está o Van Zant agora?
"S.N.T." nin güvenliğine dün gece gören var mı diye Van Zant'in resmini göndermiştim.
Olá. Enviei a foto do Van Zant para a segurança do SNT, e perguntei se alguém o viu ontem à noite.
Ama 30 dakika önce Van Zant programdan birinin ona çıkardığı bir giriş kartıyla binaya giriş yapmış.
No entanto, há 30 minutos, o Van Zant entrou no edifício com um passe de um dia pedido por alguém do programa.
Kurt Van Zant mi?
Kurt Van Zant?
Chad, Kurt Van Zant adına giriş kartını kim çıkarmış öğren.
Chad, descobre quem deu um passe de um dia ao Kurt Van Zant.
- Onu içeri çek Van Zant.
Puxe-o para dentro, Van Zant, agora!
Van Zant payını istedi ama Sid öldü, onun da tek seçeneği senin peşine düşmekti.
Então, o Van Zant queria a parte dele, mas, com o Sid morto, a sua única opção era vir atrás da sua.
Bu kin tutmak için çok uzun bir süre Bay Van Zant.
Isso é muito tempo para guardar rancor, Sr. Van Zant.
Güvenlik kameraları Van Zant'in 12 : 30 ila 3 : 30 arasında arabasının içinde Sid'in evinin önünde beklediğini gösteriyor.
Acho que ele está a dizer a verdade. O vídeo de segurança do lado de fora do apartamento do Sid mostra o Van Zant à espera na frente no seu carro desde a 00h30 até às 3h30.
- Evet, Van Zant yapmış olamaz.
Sim, o Van Zant não podia ter feito isso.
- Van Zant ne dedi?
O que disse o Van Zant?
Kardeşini kaçıran adamın Luca Van Zant olduğunu mu söylüyorsun?
É o Luca Van Zant que tem o teu irmão?
- Van Zant ile konuşacağız.
Falamos com o Van Zant.
Bay Van Zant, paranızı ben almadım.
Sr. Van Zant, eu não roubei o seu dinheiro.
Luca Van Zant'ın parasını ben çaldım Vega.
Fui eu, Vega. Roubei o dinheiro do Luca Van Zent.
Van Zant parasının gitmiş olduğunu öğrendiği zaman aylarca Nellas'ı bulmaya çalışacaktı.
Depois de o Van Zant ter descoberto que o dinheiro desapareceu, iria perseguir o Nellas durante meses.
Van Zant için bu bir para meselesi değil, şan meselesi.
O Van Zant não quer o dinheiro, quer é manter a reputação.
Van Zant'ın iş ortağı.
É um associado conhecido do Van Zant.
Yapman gerekeni yap, ben Van Zant'ı görmeye gideceğim.
Faça o que tem a fazer. Eu vou falar com o Van Zant.
Gerçeği istiyorum, emri Van Zant mı verdi?
Quero saber a verdade. Foi o Van Zant que ordenou?
Şimdi sana paranı neden geri vermeyeceğimi anladın mı Bay Van Zant? Çünkü o senin paran değildi.
Eu não vou devolver-lhe o seu dinheiro, Sr. Van Zant, porque ele não era seu.
- Evet, son 4 rakamını bu da sistemde bu jipin bu adam tarafından kiralandığını gösteriyor Kurt Van Zant.
Kurt Van Zant.