Zayday traduction Portugais
56 traduction parallèle
Selam, ben Zayday.
Olá. Sou a Zayday.
Zayday, ben Denise Hemphill.
Zayday, fala a Denise Hemphill - da Enforcement Solutions.
Hı-hı. Doğru, Zayday Williams. Senin peşindeyim.
Isso mesmo, Zayday Williams, estou atrás de ti, e tu és o que nós detectives chamamos uma pessoa de interesse extremo para assassinato.
Hı-hı. Sen, Zayday Williams. Yatağının altında bir testere var.
Sabes, Zayday Williams, tens uma serra eléctrica debaixo da cama.
Söyleyebilirim ki sen oraya gidip, So I can tell you that when you go out there testereden parmak izerini... aldığında.... katilin Zayday kızı olduğunu anlayacaksınız.
Por isso posso dizer que quando forem ali para fora e recolherem as impressões digitais daquela serra eléctrica, irão descobrir que o assassino é aquela tal Zayday.
Zayday?
Zayday?
Kappa tarihindeki en kötü çaylak sınıfına sahibim ve şmdi Zayday bunu... Obama'nn çağında yaşıyoruz diye mi kazanacak?
Sou responsável pelas piores candidatas na história da Kappa, e agora... a Zayday irá vencer porque vivemos na era do Obama?
Bak, Zayday perili köşk temalı hayır etkinliği düzenliyor.
Olha, a Zayday vai estar numa casa assombrada por caridade, por isso...
Biz de Zayday'in orak anemisinden daha kötü bir hastalık için hayaletli bir balkabağı yardım etkinliği düzenleyebiliriz.
Um remendo de abóbora assombrada criada expressamente para angariar dinheiro para doenças muito piores que a anemia falciforme da casa assombrada da Zayday.
Zayday Kappa Evi Başkanlığını kazanacak.
Zayday irá vencer a presidência da Casa Kappa.
Ve Zayday de merdivenlerden falan düşürse ya da havuzda boğulursa, ve sen de yeniden Kappa'nın bir numaralı sürtüğü olursun. ve o da yok olur.
E quando a Zayday cair por acaso numa escada ou afogar-se num lago, então irás comer de novo a cadela máxima da Kappa, e esta cadela dá conta do recado.
Zayday, seninle bir saniye konuşabilir miyim?
Zayday, posso falar contigo por um segundo...
Avcumdasın, Zayday Williams.
Estou de olho em ti, Zayday Williams.
İyi iz sürmüşsün, Zayday Williams.
Bom trabalho de detective, Zayday Williams.
Mutlu Cadılar Bayramı, Zayday.
Feliz Halloween, Zayday.
Yetkililerden duydum ki... Kırmızı Şeytan, Zayday'ın hayaletli evinde birini öldürecekmiş.
Eu tenho quase a certeza que o Diabo Vermelho irá matar alguém na casa assombrada da Zayday.
Genç Zaydey'in gücünü kırmanız gerek.
Preciso que vocês esmaguem a vontade da jovem Zayday.
Birisi Zayday'i kaçırdı.
Alguém raptou a Zayday.
Zayday için bir arama grubu oluşturmalıyız.
Precisamos organizar um grupo de busca para a Zayday.
Zayday, bana ihanet etmeden önce..... kaçırılabileceğini düşünmeliydi.
A Zayday deveria ter considerado o facto de que ela iria ser raptada antes de me traír.
Zayday, hatırlatmam gerekirse Cehennem haftası içindeyiz. Yani bu evde bulunmayı hak ettiğinizi kanıtlamanız gereken zaman dilimi.
Zayday, preciso de recordar que esta é a Semana Infernal, na qual deverás provar o teu valor para estar nesta casa?
Ben bir dakikalığına odama çıkıp Zayday'in üzerine okunaklı bir şekilde yazmak için beyaz göz kalemi alacağım.
Vou ao meu quarto buscar um delineador branco para escrever aqui na Zayday.
Zayday'i çizebilmek için göz kalemi arıyordum sonra birden o ortaya çıktı beni pencereden aşağı atmaya çalıştı.
Estava a procurar um delineador branco para poder desenhar na Zayday, quando de repente, ele estava lá a tentar empurrar-me pela janela.
Zayday haklı.
A Zayday tem razão.
Neden kimse Zayday'in kaçırılması ile ilgili bir şey yapmıyor?
Porque não está ninguém a fazer nada sobre o rapto da Zayday?
Zayday başkanlık için yarışıyor.
Então a Zayday está a concorrer à presidência.
Sen, Chanel ve Chanel # 3 hepiniz ona oy vereceksiniz Bu durumda, Zayday'in, bana, Sam'e ve Grace'e ihtiyacı olacak. Hepimiz ona oy versek bile, eşitlik olur.
Vocês, a Chanel e a Chanel # 3 vão todas votar na Chanel, que significa que a Zayday iria precisar da Sam, de mim e da Grace para votar nela e então teriamos um empate e a Chanel permaneceria a presidente.
Ama Chanel # 5 ve ben..... oyları Zayday'e verirsek...
Mas se a Chanel # 5 e tu e eu dermos os votos à Zayday...
Neden Zayday seni başkan yardımcısı yapsın ki?
Tipo, porque te tornaria a Zayday vice presidente?
Ve ilk işimiz... kayıp kız kardeşimizi bulmak olmalı.
E o primeiro assunto deve ser achar a nossa irmã raptada Zayday.
Çocuklar Zayday orada bir yerlerde.
Malta, a Zayday está ali fora.
Zayday'in işkence görmesini istemem ya da öldürülmesini, ama sence de bu evin başkanı olmak isteyen biri psikopatın elinden kaçarak yeteneklerini göstermemeli mi?
Olha, sou toda pela Zayday não ser torturada ou morta ou algo assim, mas não achas que uma miúda que quer ser presidente desta casa deveria ser capaz de provar suas habilidades ao escapar do covil de um psicopata?
Hepimizi Zayday'i bulmak için katilin yerini ararken yakalarsa ne olur biliyor musunuz?
O que acham que irá acontecer se ela nos apanhar todas lá fora a verificar cada armário e recanto para achar a Zayday?
Zayday'i aradığında, sen mesaj bırakırken o aramana geri döner.
Se ligares à Zayday, ela liga-te volta enquanto deixas uma mensagem.
Buraya geldim... Çünkü Zayday hala kayıp.
Queria passar por cá e avisar-te que a Zayday continua desaparecida.
Zayday'i bulmalıyız.
Temos que achar a Zayday.
Zayday için yardımınıza ihtiyacımız var.
Precisamos da sua ajuda com a Zayday.
Zayday Williams ölmedi.
Zayday Williams não está morta.
Zayday katil!
A Zayday é a assassina!
Denise Hemphill Zayday Williams'ı bulacak.
A Denise Hemphill vai encontrar a Zayday Williams.
Bekle, eğer Zayday'in katil olduğunu düşünüyorsa... Ki bu saçmalık.
Se ela acha que a Zayday é a assassina, o que não faz nenhum sentido...
Zayday en son burada görüldü.
Foi aqui que viram a Zayday pela última vez.
Şansa bakın, Shady Lane'deki evin Zayday'in son görüldüğü yerin kırmızı kil içerdiğini biliyorum. Hem ön hem arka bahçe de vardı. Ayrıca kötü bir kanalizasyonu var.
Acontece que eu sei que aquela casa em Shady Lane, onde a Zayday foi vista pela última vez, tem terra vermelha tanto nos jardins da frente como no da traseira e pouca drenagem.
Eğer Zayday bu evden kaçırıldıysa..... ve biraz direndiyse arabanın üstünde kil olacaktır.
Se a Zayday foi raptada no exterior da casa e deu algum tipo de luta, haverá barro vermelho por todo o carro de fuga.
Zayday'in büyükannesi.
A avó da Zayday.
Geçen hafta şarjı bitince,... benim telefonumdan aramıştı.
A semana passada a Zayday ligou-lhe do meu telefone porque o dela estava sem bateria.
Tüm casus araçları var. Katil Zayday Williams'ı yakalamak için.
Tenho todos os equipamentos de espionagem necessários para apanhar a assassina Zayday Williams.
Aman Tanrım, Zayday!
Meu Deus, Zayday!
Zayday!
Zayday!
Zayday burada değil.
A Zayday não está aqui em baixo.
Zayday Williams da yok.
Nem a Zayday Williams.