English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ Z ] / Zlatan

Zlatan traduction Portugais

13 traduction parallèle
Taşak sızlatan psikopat bir fahişe. Cehennemden gelen yaratık.
Uma destruidora infernal da virilidade.
Evi, taşak sızlatanı... bu kötü havayı bırakmak mı!
Isolado do mundo e com um mau tempo do caraças?
Sokunca kemiklerinize kadar sızlatan sivrisinekler.
Mosquitos que nos roíam até aos ossos.
İçimi sızlatan bir karar oldu.
Foi uma decisão dolorosa.
O kemik sızlatan figanlardan.
Um daqueles lamentos de arrepiar.
Kanını kaynatan nedir, vücudunu sızlatan.
O que lhe faz ferver o sangue o que a faz estremecer.
Memleketin kemik sızlatan soğuğunu özlemeye başlıyordum.
Já estava a sentir saudades da frieza dos membros da Bones.
- Teşekkür ederim. - Peki, sıradan mı... yoksa olağanüstü, ayak parmaklarını sızlatan... karnında kelebekler uçuran bir öpücük müydü?
- Então, foi, um, beijo normal... ou foi um sobrenatural, em bico de pés... com arrepios na barriga?
Bu Kalahari'deki yaşamın kalpleri sızlatan gerçekliği.
Essa é a terrível realidade da vida no Kalahari.
Vicdanını sızlatan çok fazla günahın olmalı çocuğum.
Deve ter tantos pecados graves na consciência, criança.
Amcam insanın yüreğini sızlatan iki ünlü kuran okuyucusuyla konuşacak.
O meu tio vai falar pela rádio com dois famosos recitadores do Corão. "Faz o teu coração derreter" diz ele.
Thomas'ı yakalamışlar.
Apanharam o Thomas e o Zlatan.
Yürek sızlatan bir şey.
É agoniante.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]