Züppe traduction Portugais
677 traduction parallèle
Yapacağım son iş bile olsa, bu züppe herifi yakalayacağım.
Vou apanhar aquele pateta vaidoso, nem que seja a última coisa que faço.
Seni gidi züppe!
Seu cachorro!
Bu züppe senin sevgilin miydi?
Aquele pelintra tem tentado seduzir-te?
Onu aldatan bir züppe!
Os pássaros mecânicos, um snob que a trai!
Züppe.
Pedante...
- Züppe mi?
- Que diz? Pedante?
- Sen en beterisin entelektüel bir züppe.
- É do pior tipo que existe : o pedante intelectual.
Seni suratsız, züppe anarşist!
Seu anarquista desanimado e almofadinha!
Hiç de züppe değilim. Öylesin!
Não sou almofadinha.
Ben de sizi bir çift züppe sanmıştım.
Pensei que eram dois finórios.
- O kız Doğulu bir züppe.
- Todos sabem que é uma snobe.
Kim bu genç züppe?
- Quem é esse jovem galante?
Züppe arkadaşlarının ağabeyini gözünü kırpmadan vurdu demelerini istemiyorum. Hepsi bu, Jesse.
É para que os teus amigos finos não digam... que tinhas um irmão que te matou a sangue frio.
Bir beyefendi olmak isterken... bir züppe olmayı başarmıştım.
Ao tentar tornar-me num cavalheiro, fui bem sucedido em tornar-me um snob.
Doğudan yeni gelen züppe teğmenin birisi başlattı.
Um Tenente novato vindo do Este é que começou esta guerra.
Zengin züppe erkeklere hiç katlanamam.
Näo suporto playboys ricos que se acham...
- Ne bekliyordun? Züppe!
- Que esperava, riquinho?
Pekala züppe, bu kadar yeter.
- Tudo bem, rapazes já chega. - Sim, detetive.
Bu, züppe.
São só dois!
Ve sizin züppe tavırlarınızın da beş paralık hükmü yok!
E os seus ares de pessoa educada não servem para nada!
- Tam bir züppe gibi.
- Como uma pedra, obrigada.
Hey sen, oradaki, yanki züppe.
Está aí, amigo Yankee?
# Bir çığlık at, hayat züppe, haykır
"Grita que a vida é bela" "Gríta"
Bu züppe gerçekten akıllı.
Este tipo é mesmo esperto.
Başka bir deyişle, bana züppe diyorsun yani.
Batalhão número um, prepararem-se para avançar. - O que se passa aqui?
New York'ta beni götürdüğün o züppe restoranda... önemli olan herkesin gözleri önünde...
Foi o primeiro restaurante fino a que me levaste em Nova lorque. Em frente a toda a gente chique.
Orayı seçmiştin çünkü orada kavga çıkaramayacağımı biliyordun orada, o mink şapkaların, züppe garsonların ve modaya uyan ibnelerin önünde...
Escolheste aquele por achar que eu não faria uma cena diante dos chapéus de marta, criados snobs e maricas elegantes.
- Çok züppe de ondan.
- Porque é um snobe.
Sormadım, çünkü meraklı değilimdir ama adınız Thomas ise içerde sizinle görüşmeyi bekleyen bir grup züppe var.
Não é que me importe, mas o seu nome é Thomas... tem um par de almofadinhas esperando lá dentro.
İkincisi, bιrak bu ağιz kalabalιğιnι Bay Züppe.
Em segundo lugar, não me venha com conversa, Sr. Emproado.
Sonunda başardın pis züppe.
Estás feito, meu filho da mãe. Estás completamente feito.
Güçlü olmana ihtiyacım var lanet olası hockey'ci züppe.
Conto contigo para seres forte, maldito jogador de hóquei.
Saturday Evening Post'ta bireyselliği yazan, o züppe salakların gerçek savaş hakkında, hiçbir fikirleri yok.
Os estupores irascíveis que escreveram isso sobre o individualismo para o Saturday Evening Post, não sabem mais sobre uma verdadeira batalha do que sobre fornicação.
- Züppe, ne olacak!
Snob!
Silahını at, züppe!
Larga a arma!
Sabırlı ol züppe. Ölme sıranı bekle.
Sê paciente e espera pela tua vez para morrer.
Jaguar'daki bu züppe resmi bir şikayette bulunmuş mu?
E o tipo do Jaguar, apresentou alguma queixa?
Nereye gidiyorsun züppe?
Aonde vai, menino da cidade?
Bana bahsettiğin şu yazarı düşünüyordum ve bence senin dedektif hikayelerin züppe, modası geçmiş, hayattan nefret eden, rezil düşüncelilerin normal eğlencesi.
Estive a pensar no autor de que me falou. Na minha opinião, as suas histórias de detectives são a recriação de mentes snobes velhas e nobres que odeiam a vida.
Hepsi de son derece züppe olurdu.
Apareciam como um bando de arrogantes.
Seni küçük züppe. Annene bir hoşçakal öpücüğü ver.
Seu espertinho, De um beijo na mãe.
Şu züppe Kirschbaum da bu işin içinde. Niye?
Então esse "snob" do Kirschbaum também está metido?
Şu gelen Londralı züppe olmalı.
Deve ser o janota de Londres.
Bu züppe hiçbirşey hissetmiyor.
Aquele cara não sente nada.
Züppe akbaba bozuntusu.
Mais não é que um abutre apelintrado.
Züppe.
Um pelintra.
Züppe!
"Esnobelândia".
Adam tam bir züppe.
Ele é mesmo um grã-fino.
Tıpkı yaralı bir tazı gibi koşuyor, şu yaşlı züppe. Arkadaşın bu mekanın kralı.
O teu amigo é o rei.
- Züppe olacak tabii.
Claro que é.
Ibiza kesinlikle züppe sosyeteye göre bir yer değil.
Ibiza não é lugar para a sociedade snob.