English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ Ş ] / Şüpheli

Şüpheli traduction Portugais

8,905 traduction parallèle
Şüpheli işkenceyi arttırdığına göre sinirleniyor olabilir.
O facto do suspeito estar a intensificar o seu método de tortura pode significar que está a ficar frustrado.
Şüpheli Steven'ın kendi işkencesini bekleyip görmesini istedi.
O suspeito quis que o Steven antecipasse e testemunhasse a sua própria tortura.
Şüpheli Steven'ı buradan kaçırmamış.
O suspeito não sequestrou o Steven daqui.
O halde şüpheli eviyle işi arasında onu durdurmuş olmalı.
Então o suspeito deve o ter interceptado em algum lugar entre aqui e o trabalho.
Bir düşünün, şüpheli saklanmış bekliyor.
- E se forem carjackings? Pensem nisso.
Belki Lance şüpheliye istediğini verdi ve şüpheli için önemi kalmadı.
Mas se isso é verdade talvez o Lance tenha dado ao suspeito o que ele queria e deixou de lhe ser útil.
Evet. Şüpheli işini bitiremeden öldü.
Ele morreu antes do suspeito ter terminado com ele.
Aradığımız şüpheli sadist bir engizitör, yani bilgi almak adına acı verip cinsel ve duygusal açıdan tahrik oluyor.
O suspeito desconhecido que procuramos é um inquisidor sádico, o que significa que é estimulado sexualmente e emocionalmente ao causar dor enquanto obtém informações.
Şüpheli kurbanlara güç uygulayıp onları kontrol ediyor, onları istediğini alana dek tamamen çaresiz hale getiriyor.
Este suspeito exerce poder e controlo sobre as suas vítimas, fazendo-as sentirem-se completamente impotentes até lhe darem o que quer que ele esteja a procura.
Şüpheli takıntıyla, ihtiyaca dayalı bir arzuyla hareket ediyor.
Este suspeito é guiado por uma compulsão, um desejo baseado na necessidade.
Şüpheli kurbanlarını uyanık tutuyor, o yüzden şoförlerin uyuyakaldığı kazalara bak.
- Sabemos que o suspeito mantêm as vítimas acordadas, então procura acidentes com condutores que adormeceram ao volante.
Bir şüpheli var mı Garcia?
Garcia, algum suspeito viável?
Beyninde hayalet gezinen bir şüpheli daima tehlikelidir.
O suspeito com um fantasma na cabeça é sempre perigoso.
Bir eli saklamak şüpheli hareket sayılır.
Errado. Esconder as mãos é considerado suspeito.
Ne bir şüpheli paket var ne de bir patlayıcı izi. Hiçbir şey yok.
Não há pacotes suspeitos, não há traços de explosivos.
Birimler mavi aracı takipte. Üç şüpheli batıya Lexington'a doğru devam ediyor.
Unidades em perseguição de um Ecoline azul com três suspeitos a irem para oeste de Lexington.
Başkomiserim, şüpheli hakkında yeni bilgilerimiz var.
Capitã, temos uma actualização sobre o suspeito.
Yalnız çok sayıda şüpheli şahıs girip çıktığından gideceğimiz adres tehlikeli olabilir.
A casa pode ser um bocado perigosa, com muitos indesejáveis a entrar e a sair.
İlk cinayet için de şüpheli yok değil mi?
E não há nenhum suspeito para os primeiros assassinatos?
Yani şüpheli cesetle bayağı zaman geçirmiş.
- Sim. Significa que o suspeito passou muito tempo com o cadáver.
Şüpheli cinayetin tadını çıkararak tatmin oluyor gibi.
Parece que o suspeito tirava prazer de alguma forma ao levar o seu tempo para saborear a morte.
Şüpheli adli önlemi bırakmış gibi.
Significa que o suspeito desistiu da contra-medida forense.
Libertad'a herkes katılabildiğinden şüpheli de bir üye olabilir, ama tek seçenek bu değil.
Já que todos podem juntar-se ao Libertad, o suspeito pode ser um membro, mas não é a única opção.
John Portman şüpheli için bir yüz sağladı.
O John Portman providenciou-nos um rosto para o suspeito.
Bölgede şüpheli geçmişleri olan sakinleri araştır.
Procura por residentes nas áreas próximas com histórico suspeito.
Yani şüpheli olamam değil mi?
Por isso não posso ser um suspeito.
Muhtemel şüpheli göründü.
Possível suspeito avistado.
Şüpheli görüldü!
Suspeito avistado!
Şüpheli Eric Cameron şu an McCarran Havalimanı'nda.
O suspeito Eric Cameron está no aeroporto McCarran.
Şüpheli?
Suspeito? Espere, espere, espere.
- Yeni şüpheli bul.
- Encontrar um novo suspeito.
Şüpheli cephesinde ilerleme kaydettiğinizi söyleyin bari.
Pelo menos digam-me que conseguiram algum avanço nos suspeitos.
Bize yeni bir şüpheli veriyor.
Isso dá-nos um terceiro suspeito.
Şüpheli listesini incelemeyi ya da devam etmek için onları hazırlamayı. - Hayır.
Rever a lista de suspeitos ou fingir prepará-los.
Ne yazık ki Philip artık bir şüpheli olduğunu biliyor.
O Philip sabe que é um suspeito.
Bodrum katına doğru... u... muhtemel şüpheli hareketi var
Temos um possível suspeito em movimento - pelo subsolo.
Ajan Booth size birkaç soru sorabilir miyiz? Gözaltında bir şüpheli var mı?
Agente Booth, o FBI tem alguém sob custódia?
Yani şüpheli kurbanları öldürmeden önce iki gün elinde tutmuş.
Significa que o suspeito ficou com as vítimas 2 dias antes de matá-las.
Şüpheli ödevini yapmış.
Este suspeito fez o seu trabalho de casa.
Kayıp kız yeni kurbanıysa şüpheli yakında yeniden deneyecek olabilir.
Se a nova rapariga desaparecida for a sua próxima vítima, o suspeito pode estar a preparar-se para tentar de novo.
Şüpheli kendini kaybediyor olabilir.
O nosso suspeito pode estar a ficar com pressa.
Şüpheli muhtaçların kurtarıcısı rolü üstlenerek Tanrıcılık oynuyor olabilir.
Isto pode ser o suspeito a fazer de Deus, assumindo o papel de salvador e protector dos necessitados.
Şüpheli tamamen aklını kaçırmadıysa bu nakillerin tıbbi açıdan mantığı olmalı.
A menos que o suspeito esteja a ter um surto psicótico, estas transfusões devem fazer algum sentido medicamente.
Belki şüpheli nörolojiden ötesini düşünüyor ve pek çok hastalığa tedavi bulmaya çalışıyor.
Talvez o suspeito esteja a procurar além da neurologia, e está a tentar curar uma variedade maior de doenças.
Şüpheli ekstra Levodopa'yı buradan almış olabilir.
O suspeito pode ter arranjado Levodopa extra daqui.
Şüpheli kurbanları buradan alıyorsa sıradaki onlardan biri olabilir.
Se é aqui que o suspeito arranja as suas vítimas, um deles pode ser o próximo.
Yani şüpheli belli bir hastalığa değil, ömür uzatmaya odaklanmış olabilir.
Isso significa que o suspeito pode não estar focado numa doença específica, mas sim na longevidade.
Şüpheli madde, en azından alkol kullanımı ya da daha kötüsü olabilir.
Suspeita de abuso de substâncias, álcool no mínimo, talvez pior.
Martin Epe şüpheli davranışlarından dolayı işaretlenmiş. Çoğunlukla gözetim kameralarından kaçma suçundan.
O Martin Epe foi sinalizado por padrões de deslocação suspeitos, provavelmente para evitar as câmaras de vigilância.
Şahin-Göz şüpheli hareketler tespit etti.
O Olho de Falcão detectou padrões de deslocação suspeitos.
Belirlenen herhangi bir süpheli olmamasina ragmen federal yetkililer bu olayi
Embora nenhum suspeito tenha sido identificado,

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]