Always traduction Russe
265 traduction parallèle
Korusun sizi utançlardan
May he always shield you from shame
Her zaman miniciktin ve tatlıydın
You were always such a pretty little thing
Hep endişelisin.
You always worry.
Ben her zaman beni gözleyen bir melek olduğuna inanırdım.
"I always thought there was an angel... "... watching over me
Maybe it's because I'm so versatile [Çok yönlüyüm adamım belki ondan ] Style, profile, I said [ Şekil, şemal, dedim sana] It always brings me back / When I hear "Ooh Child" [ Uçar aklım geçmişe "Vay evlat" dedin mi bana ]
Наверно, могу разносторонним тебе показаться....
~ Hep "evet" diye cevaplıyorum. ~
I always answer "yes".
~ Sonsuza kadar daima ~
And I will always be
And l... Will always love you
Я всегда буду любить тебя
Çünkü Dolly Parton'un 1974 yılı, "I Will Always Love You" şarkısını dinlersen, ki bu şarkı Bodyguard filminde Whitney Houston yüzünden ünlü ve iğrenç olmuştur, hayatında ilk defa olarak bir şeyin berbat olmamasının ne demek olduğunu anlayacaksın.
Потому что как только ты услышишь песню Долли Партон в оригинальной записи 1974 г. "Я всегда буду любить тебя", ты поймешь, насколько ее испортили в попсовом саунтреке к Телохранителю. И ты наконец поймешь, возможно впервые в жизни, что такое настоящая вещь и чем она отличается от этого отстоя.
Hep dışarı çıkmak isterdi.
Henry was a night owl. He always wanted to go out.
Beyanatlarında geri çekilmekten söz etmeni hep aptalca buldum.
- Я всегда считал, что это было глупо, с твоей стороны, делать какие-то высказывания, о выводе наших военных советников. Johnson : - I always thought it was foolish for you to make any statements about withdrawing.
"Always wait for your return... your apartment!"
Всегда жду твоего возвращения домой!
# My motto's always been "When it's right, it's right" #
§ Мой девиз всегда будет "Когда это правильно, это правильно" §
# Is always gonna be there anyway? #
§ будет всегда и всегда §
Her zaman korkmaktan yoruldum
ХЭТФИЛД [ПОЕТ] : I've worn out always being afraid
Biliyor musun Garrett babamın hep çelikten olduğunu düşünürdüm.
You know, Garrett I always thought of my dad as a man of steel.
Daima cehennemdi bana, doğduğum günden bu yana...
70 ) \ kf0 \ kf7 } It's 560 ) \ kf7 \ kf49 } always 780 ) \ kf56 \ kf22 } been 780 ) \ kf78 \ kf0 } 1160 ) \ kf78 \ kf38 } hell 140 ) \ kf0 \ kf14 } from
# Dünya dönmeye başladığından beri yangın hep oradaydı. #
".. It was always burning Since the world's been turning.. " Заткнитесь нахуй!
Her zaman için bira.
Beer me for always...
# Dokunuşunun yumuşaklığı, hep burada
The softness of your touch is somehow always here
# Belki seni her zaman sevemem
I may not always love you
Always planting vines in a fire.
Пороха в пороховницах полно.
Edward gördüklerinin her zaman kesin olmadığını söyledi.
Edward said the visions weren't always certain.
♫ Çünkü bana hep hayatımı seninle geçireceğimi söylediler?
Cause they always told me I would spend my life with you
? Hep özgür olmak için herşeyi yapacağız?
Always gonna do anything to be free.
? Çünkü bana dediler tüm hayatımı seninle olacağımı?
Cause they always told me I would spend my life with you
? Ve hep dediler Hayatımı seninle geçireceğimi?
And they always told me I would spend my life with you
? Sen etrafta yokken her zaman bilirdim?
When you weren't around I always knew
There's always...
Любовный треугольник.
# Is always reckoned more than sound
# " это всегда считалось более рациональным.
Kulağında Walkman olduğu için beni farketmedin ve Stones çalıyor olmalıydı çünkü "You Can't Always Get What You Want" parçasından bir bölüm söylüyordun o sırada ve bilirsin, o kilise korosu kısmı hani?
Ты даже не заметил меня, наверное потому что, твой плеер орал и начиналась песня Роллингов потому что ты - ты начал напевать начало : "Ты Не Можешь Всегда Получать, Что Ты Хочешь", ну, ты знаешь, там, где очень высокие голоса детского хора
3. çeyrek zaten hep bildiğiniz gibi.
Now, as for Q-Three, well, Q-Three is what Q-Three always is.
Neden herşeyi böyle "Cidde" ye alıyorsun ki?
Why do you people always take things so Syria-sly?
İnsanlar, her zaman yemeklerimi övüyor.
People are always complimenting me on my cooking.
Bir veya iki kez yakınından geçtim, ama hep, değmeyecek kadar karmaşık bir şey gibi geldi.
I dabbled in it once or twice, but it always seemed more trouble than it was worth.
O kadar tutarlı ve güvenilirsin ki.. Her zaman, etrafımda olacağını düşünmüştüm.
You're so stable and reliable, and I just... always thought you'd be around.
"There's always something"'i izlediğimden beri hayranınım.
я стала вашей фанаткой с тех пор, как увидела "Всегда что-то есть".
It's Always Sunny in Philadelphia "Mac ile Charlie film yazar"
Мак и Чарли пишут сценарий перевод : BorMozol, редактирование : hvblack
It's Always Sunny in Philadelphia S05E02 "Çete Yola Koyulur"
Банда отправляется в путь. перевод : BorMozol, редактирование : hvblack.
Her zaman bunlardan bir tanesini istemişimdir.
I've always wanted one of these!
# Always in time
Всегда вовремя.
Her zaman sizi izliyoruz Bayan Lane.
Always watch your six, Ms. Lane.
Hep çalışıyoruz.
We're always working.
"She's always a woman" yorumunu çok beğendim.
Мне понравилось как ты сыграл "она всегда остается женщиной".
? But it's always ?
И нам всегда... по пути!
Will always love you... ne düşünüyorsun? sence aşk sonsuz mudur?
Как думаешь, любовь длится вечно?
I will always... benim ağzımdan solu.
Вдохни меня.
It's Always Sunny In Philadelphia 1x02 : "Charlie bebeği aldırmak istiyor"
"Чарли за аборты"
Öyle kal! Hadi, hadi! Şimdi!
In a gadda da vida, baby don't you know that I'll always be true?
Her zaman bir adamın penisinde bir balık olacak, şef.
There's always gonna be a fish in a man's penis, chief.
Hep erkek oluyor.
It's always a boy.