Are traduction Russe
1,341 traduction parallèle
Benim hayatımı bir defa mahvettin,... ve tekrar mahvedemeyeceksin!
Now, you ruined my life once before, and you are not gonna ruin it again!
Sen de şu an benim kadar tahrik oldun mu?
Are you as turned on as I am right now?
Siz ne yapıyorsunuz?
What's are you guys doing?
So you are a macho Spanish conquistador in the middle of a life or death battle and you think that's going to do more for you than a three foot steel shaft?
Предположим ты, мужественный конкистадор в разгаре смертельной битвы. И что, ты думаешь, это поможет тебе больше, чем метровое лезвие?
Macy Gray - I Try
I try to say good-bye and I choke try to walk away and I stumble though I try to hide it, it's clear my world crumbles when you are not here
Karaciğer yetmezliğini hesaba katarsak pıhtılaşma faktörü, enzim ya da vitamin eksikliği daha büyük ihtimal.
Given the liver failure, a deficiency of clotting factors, enzymes, or vitamins are the most likely.
House'la işler asla gözüktüğü kadar basit olmaz.
Things with House are never as simple as they seem.
Vücudunuz bebeğinizi sağlıklı tutan antikorları üretmeyi kesecek.
Your body will stop making the antibodies that are keeping your baby healthy.
O zaman sekiz dokuz gün bekleyin. Muhtemelen dokuz günde kanser yayılmaz ama başka riskler var.
So let's take the eight or nine days- - the cancer probably won't spread in the next nine days, but there are other risks.
Bebeğimi kemoterapiye sokmanızın riskleri nedir?
What are the risks to putting my baby on chemo?
Beynine zarar verip, gelişimini etkileyebilir ama bunlar kanserinizi tedavi etmemeye oranla daha küçük riskler.
It could damage her brain or affect her development, but these risks are small compared to the risks that you would be taking by leaving your cancers untreated.
Kan şekerim düştüğü için ellerimin titrediğinin de farkındayım. Çünkü bütün gün yemek yemedim.
I'm also aware that my hands are shaking from low blood sugar'cause I haven't eaten all day.
Duyarsız gözükebilir ama bu çok önemli hayat kurtaran moo-shoo- - Ekstra kreplerim nerede?
So while this may seem insensitive, this crucial, lifesaving moo shoo- - where are my extra pancakes?
Her erkek, kadın ve çocuktan çello çalmayı öğrenmesinin beklenildiği.
Where forks are irrelevant. И каждый в ней должен играть на виолончели.
- Mümkün değil, kanunu çok severim. - 19. maddeyi oku. Binada olmasını sağlaman gereken bazı özellikler var.
There are certain standards that you have to maintain the building at and that includes comfortable temperatures and adequate lighting.
Noel Baba, bu isi gelecek sene nasil halledecegiz peki?
Oh, Santa, how are we gonna top this next year, huh?
You are a liar. ( Yalancı )
Вы лжёте.
Sıradaki grubumuz Brampton'dan gelen Crash ve oğlanlar.
Хорошо, следующая группа у нас из Брэмптона, and they are Crash and the Boys.
- Hadi canım sen de.
Да ну! ( Shut the front door = Shut the f * up = Are you serious?
- Ne yapacaksın?
- Что ты собираешься делать? What are you gonna do?
- Daha çabuk mu ölelim istiyorsun?
Ты пытаешься убить нас раньше времени? Are you trying to kill us sooner?
Avukat tutanlar da bizi "ırk kaynaklı suçlama" ile suçluyor.
or his activities. А те, кто уже вызвали адвокатов, And the ones that are lawyering up обвиняют нас в рассовой дискриминации.
Her gün yüzlerce şey oluyor. Çemberi daraltmamız gerek.
There are a hundred events проходят каждый день, надо сузить круг поиска.
Herhangi bir spor olayı var mı bu sıralar?
Проходят ли какие-нибудь спортивные мероприятия? Are there any sporting events going on? Что происходит в ООН?
- Evet, evet.
Are you there? Да-да.
Elbiseleri yoktu. Banyoda da sadece kızın eşyaları vardı.
His clothes are gone, and only her stuff is in the bathroom,
- Ne yapıyorsun burada? - Yas tutuyorum.
What are you doing here?
Karakterler Pamplona'da tatildeler.
The characters are vacationing in Pamplona.
10 binden fazla mı ediyorlardır?
Those are worth over 10 grand?
"Elmaslar sonsuzdur ; tıpkı sana bağlılığım gibi."
"Diamonds are forever, like my devotion to you."
Bu küpeler, Arthur Klein'ın Chelsea'deki mağazasına özel.
These earrings are exclusive To Arthur Klein's Boutique in Chelsea.
Richard, ne yapıyorsun?
Aah! Richard, what are you doing?
Neden bahsediyorsun sen?
What are you talking about?
Martha Rodgers'dan bahsediyoruz burada.
This is Martha Rodgers we are talking about.
Dışarılarda birinin yok ve onu bulacağız.
Yeah, well, somebody out there doesn't, and we are gonna find them.
En çıkarcı ve hilekar kişiler de kimdir biliyor musun? Biliyorum.
And you know which people are the most manipulative and devious?
Birazdan çekecekleri sahne, yazdığım ilk dizi sahnesi.
No, hang on. I just wrote my first soap scene, Which they are about to shoot.
- Castle, ne yapacağız şim- -
Thanks. Castle, what are we ah shh, shh.
Ne işin var burada, Joseph?
What are you doing here, Joseph?
Sahtekarsın, Angela.
You are a fraud, Angela.
Neyle suçluyorsunuz beni?
- What are you accusing me of?
- Yazarlıkta kısa yol yoktur.
There are no shortcuts in writing.
Onu işe bulaştırmamak sence gerçekten iyi bir fikir mi?
Are you sure it's such a good idea, cutting him out?
- Anne. Duymadın mı?
Are you listening?
Yeni ofise taşınınca ilk ne yapacaksınız?
What's the first thing you guys are gonna do when you move in to the new office?
Önemli değil kim olduğun
чтоб наказали их! No matter who you are
Önemli değil kim oldukları
чтоб наказали их! No matter who they are
Ama çoğu burada doğmuş, buranın vatandaşı.
These guys that work for Jamal's moving company, они конечно выходцы с востока, но большинство из них уже граждане США, they are Middle Eastern, but most of'em are citizens рождённые здесь.
Ama haklısın.
But you are right.
Neden bahsediyorsunuz siz?
What the hell are you talking about?
Adamlar bunlar mı?
Are these the men?