Bahçıvan traduction Russe
479 traduction parallèle
Gitmeden önce bahçıvan makası almalıyım.
Но вначале надо раздобыть лопату...
- Bahçıvan onları kasabaya götürdü.
- Садовник повез ее в город.
- Susan, bahçıvanın odası ne tarafta?
- Сьюзан, где комната садовника?
Bahçıvanın elbiseleri olmalı.
У садовника должна быть одежда.
Bahçıvan kasabaya gitti.
Садовник в городе.
Büyük ihtimalle, baş bahçıvan emirlerinizi soracaktı.
Возможно, это был садовник, хотел узнать ваши указания.
Bir bahçıvan gibisiniz... içinden narin filizler fışkıracak bir gübre yığını.
Ты как садовник... удобряющий нежные побеги.
Bay Crozier'in bahçıvanı Bay Campbell tarafından davet edildim.
Меня пригласил Кэмпбелл, старший садовник мистера Крозье.
- Bahçıvan parti veriyor.
- Садовник устроил кейли.
Keller, Villette'in bahçıvanı. Kilise konutunda da çalışıyor.
Келлер работает в саду у Вилетта и в приходском доме.
Bahçıvanınla mı?
Твой садовник?
O benim bahçıvanım değil.
Он не мой садовник.
Ama sorun sadece bahçıvan olmasıyla ilgili değil.
Но дело не только в том, садовник он или нет.
Tanıdığım tek Kirby şu yaşlı bahçıvan.
Единственный Кирби, которого я знаю - это старик Кирби, cадовник. -...
- Evet, o kadın bir bahçıvan.
- Да, она работает садовницей. - Не может быть, чтобы она меня знала.
Çalıştığım villadaki bahçıvan, bir erkek.
На вилле, где я работаю, садовник - мужчина.
Bu Bay Thomas, Bahçıvan.
Это - мистер Томас, садовник.
Bahçıvan getirdi.
Садовник принес их.
-.. ve bahçıvan karımın begonyalarını buduyordu.
-.. и он подрезал её бегонии.
Çok üzgünüm uçağa yetişmem gerekiyor. Aksi takdirde Lady X ve sefil bahçıvan etrafta çılgın gibi koşturmaya başlayacaklar.
О, извиняюсь, но, правда, нужно успеть на самолёт..... а не то леди Х и этот жалкий садовник будут беситься.
- Bahçıvan nasıl?
- Как садовник поживает?
M-4 dışında, uşak, hizmetçi, bahçıvan ve nöbetçi görevi görüyor.
Не считая М-4, служащего дворецким, экономом, садовником, и стражем.
Charlie Bahçıvan bu eski numarayı yuttu.
Ой, Чарли Гардинер попался на этот старый приём.
Zangoç başka bahçıvan göndermelerini istedi.
И все такие красотки, что я просто с ума сходил.
Yaşlı bir bahçıvan. Manastırda genç adam çalıstıramazlarmış!
Спустя неделю, ризничий велел найти другого садовника.
Tanrı bahçıvanı konuşturdu!
Милостивый господь вернул садовнику речь!
- Söyleyin sevgili İnes, yolda gelirken sol tarafta gördüğüm, bir bahçıvan kulübesi, öyle değil mi?
Скажите, Инэс, это сарай садовника стоит слева от дома?
Evet, Monsenyör. Ama bahçıvan geçen hafta kovuldu efendim.
Да, но садовника уволили на прошлой неделе.
Basit bir konu. Evinize bahçıvan olmak istiyorum.
Я всего-навсего хочу быть вашим садовником.
- Bahçıvan, evet.
- Садовником.
Bir bahçıvan arıyorsunuz, öyle değil mi?
- Вам ведь нужен садовник?
Eski bahçıvanımız sendikalı değildi.
Наш бывший садовник не был членом профсоюза.
Eski bir bahçıvan.
Бывший садовник.
Yemek ve temizlik yapar, uşak, bahçıvan ve şoför olarak hizmet edebilirim.
Я могу готовить, чистить. Я дворецкий, садовник и шофер.
Bahçıvan olduğunu sanıyordum.
А я то думала вы садовник.
Bu hizmetçilerin birinin oğludur, ya aşçının, ya da bahçıvanın...
Это сын одного из служащих, повара или садовника...
- Gardenyacı bahçıvan mı?
- Садовник?
Ben çok iyi bir bahçıvanımdır.
Я очень хороший садовник.
Her işadamı bir bahçıvan değil midir?
Да, каждый деловой человек - садовник. Не так ли?
Bu da bahçıvanın evi.
А вот домик садовника.
Hayır, gerçek bir bahçıvan.
Нет, он настоящий садовник.
Bahçıvan gibi konuşuyor. Ama bence çok zeki biri.
Он говорит как садовник, но я думаю, что он великолепен.
Bu soruyu cevaplamak sizin için güç olabilir... ama sizce, sizin ifadenizle... şu anda başkanlık koltuğunda çok iyi bir bahçıvan... oturuyor mu?
Я понимаю, что этот вопрос может быть очень сложным, м-р Гардинер, но как вы думаете, есть ли в нашей стране очень хороший садовник, выражаясь вашими словами?
Sanırım bir bahçıvan için çok işimiz var.
Кажется, нам нужно провести много садоводческой работы.
Siz nasıl bir bahçıvan olurdunuz Bay Gardiner?
Каким бы садовником были вы, м-р Гардинер?
Onunla şu bahçıvan hakkında görüşmek istiyorum.
Мне просто нужно поговорить с ней об этом садовнике.
Bana çocukluğundan beri orada yaşadığını... ve bahçıvan olduğunu söyledi.
Он сказал мне, что жил там с детства и работал садовником.
Ben... bahçıvanım.
Я садовник.
Bir bahçıvan mı?
!
- Düşünün ki tamamen kastan ibaret ve beyin yok. Bizimle kalabilir mi? Bahçıvanımız olabilir.
Может, нанять его садовником?
Ben Şans, gardenyacı bahçıvanım.
Я Чэнс, садовник.