Bunun gibi bir şey traduction Russe
432 traduction parallèle
Bunun gibi bir şey işte.
Вроде того.
Bunun gibi bir şey yapabildiklerine göre çok iyi malzemeleri var herhalde. Öyle yumuşak ki.
Чтобы сшить такое, нужна особая ткань.
Neye benziyor? Bunun gibi bir şey mi?
Должно быть, так.
Evet, bunun gibi bir şey.
Да, что-то в этом роде.
- Bunun gibi bir şey mi? - Daha büyüğüne ihtiyacım var.
- Мне нужна побольше.
Bunun gibi bir şey.
Что-то вроде этого.
Hep bunun gibi bir şey istemiştim.
Я всегда себе такое хотела.
"Demir Maskeli Adam" ın hikayesi gibi, ya da bunun gibi bir şey.
Как история "Человека в железной маске"... Или что-то в этом роде...
- Anlamadım. Bir tıkanıklık ya da bunun gibi bir şey olabilir
У вас были какие-нибудь негативные нервные потрясения в детстве?
Sartorius bizim duygusal ahmaklar olduğumuzu söyledi, ama onun dolabında sakladığı bunun gibi bir şey var.
Сарториус издевался над нами, но и у него тоже есть такая штука.
Bunun gibi bir şey.
Как-то вот так вот.
Bahse girerim, Londra da bunun gibi bir şey yapmamışsındır.
Держу пари, вы не найдёте ничего подобного в Лондоне!
John Wayne bunun gibi bir şey taşırdı, bilardo oynasaydı eğer.
Джону Уэйну, может, подошел бы,... если бы тот играл на бильярде.
Ya da bunun gibi bir şey işte.
Или вроде того.
Bunun gibi bir şey olabileceğinden korkmuştum.
Я боялась чего-то подобного.
Bunun gibi bir şey.
Да, вроде этого.
Kozmetik ya da bunun gibi bir şey.
Косметика там, или что-то похожее.
Veya "Kaybetmek ne demekmiş, öğreteceğim sana." Bunun gibi bir şey.
Или, "Я собираюсь сделать вы узнаете о потере." Что-то вроде этого.
Sen... Pauline Teyze ya da Kuzen Molly'sin. Ya da bunun gibi bir şey, değil mi?
Должно быть тётя Полин или кузина Молли или кто-то ещё?
- Hiç bunun gibi bir şey görmemiştim. - Hm?
В жизни такого не видела.
- Hiç bunun gibi bir şey görmemiştim.
А? Я в жизни такого не видела.
Bunun gibi bir şey.
Но ощущение такое.
Oh, hayır, hayır. Bunun gibi bir şey değil, Oğlum.
С презервативом?
Bunun gibi bir şey mi?
Имеешь в виду, без вот этого?
Bunun gibi bir şey için tutku gerekir. Ben ise senin Breen kışından daha soğuk biri olduğunu düşünürdüm.
Для этого нужна страсть, а я всегда думал, что ты холоднее, чем зима на Бринне.
Bunun gibi bir şey, yanlış ellere geçerse büyük zarar verebilir.
Суда по этому футляру, мы говорим о серьезном заражении если он попадет не в те руки.
Bunun gibi bir şey hiç görmemiştim. Pekala.
Здесь есть что-то, с чем я никогда не сталкивался.
Bir bireye dönüşür. İşte bunun gibi bir şey.
Становится индивидом.
Daha önce bunun gibi bir şey gördün mü?
Видел что-нибудь подобное?
Niye bunun gibi bir şey çalmadık?
Почему бы тебе также не сделать?
Ya da Orisha ya da Ravi Shankar ya da bunun gibi bir şey.
Или Ориша, или Рави Шанкар, или как-нибудь в этом роде.
Bunun gibi bir şey.
Что-то в этом роде.
Bunun gibi bir şey ile alakası olabilir- - Kötü bir şekilde düşmüştüm. Belki bunun yüzünden aletimde ki kemik kırılmış olabilir.
Может быть, дело в том, что я упал и ударился... и сломал какую-нибудь кость в члене.
Bunun gibi aptalca bir şey yapmak da ne?
Какую глупость вы сделали.
Bana ilk defa bir şey soruyorsun ve o da bunun gibi bir durumda.
Впервые вы просите у меня совета.
Çocuk iyileşti. Önce bir kamarot, sonra da bir uzay seyyahı bir pilot, paralı asker oldu. 60 yıla bunun gibi yüzlerce şey sığdırdı.
Мальчик поправился, он стал юнгой, затем космическим матросом, пилотом или наемником, и перепробовал сотню других профессий за эти 60 лет.
Bir mühendis bunun mutlak bir şey olduğunu söyler. Tıpkı üstüne bastığımız toprak gibi.
Говорю тебе как инженер, что как... твердость почвы.
Bunun gibi iyi bir şey işte.
Что-нибудь в этом духе.
Baba... Bunun adını da Gonsuke gibi bir şey seçme lütfen.
Пожалуйста, не называй его Гонске опять
Mutlaka bunun da şey gibi tuhaf bir ismi vardır...
Наверное, у них есть какое-то дикое название.
Şey, bazı ahmak budalalar yeteri büyüklükte bir hava pompası getirmemişler gibi gözüküyor ama bunun normalde bir şeytan olması gerekiyor.
У какого-то кретина не было хорошего насоса. Это должен был быть дьявол.
Ya birini öldürdüğü için hafızasını kaybettiyse. Ya da bunun gibi korkunç bir şey yaptıysa?
А что если она потеряла память после того как убила кого-то или что-то ещё более ужасное?
Ve bunun gibi doğru bir şey yapmak, iyi hissettiriyor.
И занимаясь правым делом как это, чувствуешь себя хорошо.
Ama bunun hakkında yazılar okudum, ve demeliyim ki, iyi bir şey gibi gözükmüyor.
Но я читал статьи в журналах, и должен сказать, звучит не очень радостно.
Siz ikiniz beni kandırmak için bunun gibi bir çok şey yapabilirsiniz.
Вы могли все это придумать, чтобы подъебать меня!
Bunun gibi bir sürü bahane bulabiliriz. Hala bir şey bilmiyoruz.
Не думаю, что это запрещено.
Yalan söylemek, bir şey saklamak... ve ilişkileri bozan bunun gibi şeyler kötü demiştin.
Не лгать себе, не скрывать, ведь это губит людей.
Bende bir şey var ve bunun seninle hiç ilgisi yok. " demesi gibi.
... "Слушай, у меня есть свои дела, и я не имею с тобой ничего общего."
Sadece : "Bunun, onun için bir şey ifade etmeyen bu filmin onun büyük çıkışının olmayacağını ve bunun bana gerçek bir film gibi gelmediğini." söyledim.
Я всего-то сказал ему, что это вовсе не его звёздная роль. Что она не поможет ему пробиться. И что это не похоже на настоящее кино.
Bunun ismi the Bear, mutant gibi bir şey.
Этого зовут Медведь, он вроде мутанта.
- Bir kadın bunun şart olmadığına karar verirse bir daha hiçbir şey eskisi gibi olmadı, o görüntü hep gözümün önündeydi.
Когда женщина решает, что это неважно,.. ... даже когда я пыталась всё наладить,.. ... этот образ не покидал меня.
bunun gibi 190
bunun gibi mi 57
bunun gibi şeyler 48
gibi bir şey 16
bir şey değil 1063
bir şey yok 987
bir şey olmaz 235
bir şey sorabilir miyim 139
bir şeyler içelim mi 27
bir şey mi oldu 310
bunun gibi mi 57
bunun gibi şeyler 48
gibi bir şey 16
bir şey değil 1063
bir şey yok 987
bir şey olmaz 235
bir şey sorabilir miyim 139
bir şeyler içelim mi 27
bir şey mi oldu 310
bir şeyler içelim 56
bir şeyler var 19
bir şey söyle 257
bir şey söyleyebilir miyim 105
bir şey 209
bir şeyler yanlış 26
bir şey oldu 106
bir şey olmadı 105
bir şey söylemeyecek misin 21
bir şey yok mu 17
bir şeyler var 19
bir şey söyle 257
bir şey söyleyebilir miyim 105
bir şey 209
bir şeyler yanlış 26
bir şey oldu 106
bir şey olmadı 105
bir şey söylemeyecek misin 21
bir şey yok mu 17