English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Russe / [ G ] / Gelmiyorlar

Gelmiyorlar traduction Russe

226 traduction parallèle
Gelmiyorlar Çoktan geldiler.
И они не идут. Они уже здесь.
Ne oldu? Seninle cennete gelmiyorlar mı?
Ну что, они не хотят с тобой в рай?
O günden beri gelmiyorlar.
С тех пор стараются далеко не заходить.
Neden buraya gelmiyorlar? Neden bu işi bitirmiyorlar?
Почему они не отвечают?
- Bugün yeme gelmiyorlar.
- Сегодня нет клёва.
Zora gelmiyorlar.
Без всякого усилия.
- Hayır gelmiyorlar..
- Нет, они не могут.
Morok gezegeninden gelmiyorlar - uzaylı.
Не с планеты Морок - пришельцы.
Beyler gelmiyorlar!
Они никогда не выйдут!
Pekala, beklediğim olmadı. Merdivenlerden gelmiyorlar. Farklı yollar buldukları için sürpriz yapma şansımızı kaybettik.
Они не использовали лестницу, как я ожидал, и ввиду того, что они нашли другой вход - мы не можем использовать элемент неожиданности.
- Onlar gelmiyorlar, Millie.
- Они не придут, Милли.
Ne demek onlar gelmiyorlar?
В каком смысле - не придут?
ınan bana, gelmiyorlar.
Да прошло уже 4 дня. Я тебе говорю - им нас не настичь.
Ama George, bu insanlar, bu siyasi göçmenler, Rusya'dan gelmiyorlar mı?
Но Джордж, все эти люди, эмигранты, они ведь из России?
Sana ilginç gelmiyorlar, ama bizim için öyleler.
Может они не интересны для тебя, для нас интересны.
Hem de hep. Tek gelmiyorlar ki.
- Проигрываешь?
- Öğle yemeği için gelmiyorlar.
Они же не остаются на обед.
Pawnee'ler atlarımızı almaya gelmiyorlar.
Пауни не приходят за лошадьми.
Artık buraya gelmiyorlar.
Больше они сюда не ходят.
Lord Yoo, Japonlar gelmiyorlar mı?
Сановник Ю, японцы, в самом деле не придут?
- Gelmiyorlar mı?
- Они не придут?
neden hala gelmiyorlar?
уНКНДМН, ГЮВЕЛ РШ БШЬКЮ?
Anne, o kadar sık gelmiyorlar.
Да ладно мам, они не так уж часто приезжают.
Buraya o kadar sık gelmiyorlar.
- Они не часто бывают в Кембридже.
Şu kızlar, geri gelmiyorlar.
Такие девушки не возвращаются.
Bu kadar üzülüyorlarsa neden gelmiyorlar?
Если их это так расстроило, где же они?
Hayır, gelmiyorlar.
Нет, они не придут.
Ruslar gelmiyorlar, değil mi?
И русские не наступают, да?
'Çok yakın ve çok alçaktan uçuyorlar,'ancak hiç karşı karşıya gelmiyorlar.'
Они совсем близко. Они летают низко и не встречают сопротивления.
Buraya hile yapmak için bile gelmiyorlar.
Даже мухлевать никто не идет.
Antwerp'ten gelmiyorlar mı?
Их ведь привозят из Антверпена, не так ли?
Asla gelmiyorlar.
Они никогда не появляются.
İkimiz için de gelmiyorlar.
- Они за нами больше не придут.
Geri gelmiyorlar, çocuğum.
- Oни больше не вернутся, детка.
Bizi almaya gelmiyorlar.
Они не придут.
Ama gelmiyorlar.
Но они не приходят.
Belli bir sırada gelmiyorlar.
Они появляются не по порядку.
Bana dediler ki ölümden sonra onları ayırmaya gelmiyorlar,
Мне говорили, что после смерти их невозможно отделить друг от друга.
Gelmiyorlar.
Они не придут
Sanırım gelmiyorlar.
Похоже, они не придут.
Gelmiyorlar.
Они не придут.
Kuzeyden gelmiyorlar.
Они идут не с севера.
- Neden peşimizden gelmiyorlar, efendim?
- Почему они пришли после нас, сэр?
- Buraya gelmiyorlar.
- Они сюда не вернутся.
Biliyorsun, çoktandır görünecek kadar yakına gelmiyorlar. Su onları buralardan uzaklaştırdı. Herşey değişiyor, Ghani.
У тебя были новые видения, правда?
- Gelmiyorlar, değil mi?
- Они не прилетят, да?
- Bazı Adamlar geliyor. - Benim yaptığım gibi korku ve saygıyla gelmiyorlar.
Ящик разыскивают люди которые, в отличие от меня не испытывают ни страха перед Колыбелью, ни уважения к ней.
Ama hiçbir sene gelmiyorlar ziyaret etmiyorlar.
И каждый год они не приходят никогда не посещают меня.
Gelmiyorlar.
Они уже нас не настигнут.
neden onlar gelmiyorlar?
рСР МХ ЯРПНВЙХ.
Sana da komik gelmiyorlar mı?
Они тебя не смешат?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]