Guardian traduction Russe
102 traduction parallèle
birisinin ismi "gidinjer", diğeri ise "a guardian".
У одного кличка Диллинджер, другого зовут Аккордеон...
The Guardian'da çalışan Simon Ross adlı bir gazeteciye ait.
Зарегистрирован на Саймона Росса,... репортёра из газеты Гардиан.
Polisin bize verdiği bilgiye göre, kurbanın Londra'da, The Guardian'da çalışan ve oldukça ünlü bir gazeteci olan 35 yaşındaki Simon Ross olduğu sanıIıyor.
Полицейские сообщили мне имя жертвы. Это 35-летний Саймон Росс,... известный лондонский журналист, работавший в газете Гардиан.
Ross'un The Guardian'daki e-mail adresinin şifresini kırmayı başardık.
Мы взломали электронную почту Росса на сервере Гардиан. Он заказал билет в Турин и обратно.
Ve ayrıca Bay Guardian...
И у нас есть Бэй Гардиан,
Burası Guardian gazetesi değil.
Так, Дезмонд Туту.
Guardian'da spor salonuna giden bir yazar tanıyorum.
Кстати, я знаю одного писателя из "Гардиан", который не вылезает из спортзала.
- Guardian Aile Planlama Kliniği'nde çalışarak geçirdiğiniz kamu hizmeti cezanızı kontrol ediyordum.
О, мы всего лишь проверяем время, которое вы провели на общественных работах в клинике по планированию семьи имени Гардиана.
Guardian'ı arayalım.
В "Гвардиан", бро.
"The Guardian'la" yaptığın röportajı okudum. Louis benim için tahtından vazgeçtiğinde onun yerine tahta geçmek için oldukça hevesli gözüküyordun.
Я читала интервью в "Гардиан", когда Луи отказался от наследования престола ради меня, и ты, кажется, очень стремилась занять эту роль.
The Guardian'da canlı bir blog yayını var ve domuzun sembolik tarihçesine küçük bir yer ayırmışlar.
"Гардиан" разместили это в блоге. О свинье пишут, как об историческом символе.
- Bu adam The Guardian yazarı.
Он работает на "Гардиан".
Kurban, Simon Ross, Londra The Guardian gazetesinin tecrübeli bir muhabiriydi.
Убитый, Саймон Росс, был опытным репортером, работавшим на лондонскую "Гардиан".
Simon Ross, The Guardian gazetesi muhabiri...
Саймон Росс, репортер лондонской "Гардиан"...
New York Times, İngilizlerin Guardian'ı, Ve Almanların Der Spiegel'i... yayın sırasında beraber çalıştı. Bazıları belgeleri Nixon... zamanı ile karşılaştırıyor.
"The New York Times", "Britain's Guardian", и немецкий "Der Spiegel"... одновременно опубликовали... аналог Документов Пентагона времен Никсона.
Guardian.
"The Guardian".
Guardian, Times, CBS hepsi bizim eş sitelerimize bağlı.
"The Guardian", "The Times", "CBS" - все они ссылаются на наши сайты-зеркала.
Kutsal Guardian bizi varlığı ile onurlandırıyor.
Благоговенный "Guardian" почтил нас своим визитом.
Guardiana göre,
Согласно "The Guardian",
Guardian daha fazla ödül alsın diye mi?
чтобы "The Guardian" смог получить больше наград?
Hepsi iyi hoş ama Guardian yaşamları tehlikeye sokan birşeyi yayınlamaya göz yumuyormuş gibi görünüyor olamaz.
Это замечательно, но "The Guardian" не может потворствовать публикации данных, угрожающих чьей-то жизни.
14 sayfa Guardian'da, 12 sayfa New York Times'da.
Четырнадцать страниц в "The Guardian", двенадцать в "The New York Times".
- The Guardian da yazıyor.
Это Гардиан.
Hoş bir Guardian okuyanı bulmak için hâlâ zamanın var.
У тебя еще есть шанс убежать. Найдешь себе любителя газеты "The Guardian".
Bay Wolcott, the Times, Herald ve Guardian... Hepsinin ekonomi bölümü açık. Badem yağlı tostunuz da yemek odasında hazır.
Мистер Волкотт, газеты Times, Herald и Guardian, все открыты на разделе "финансы", а ваш амарантовый тост с миндальным маслом в столовой.
Geçen gün odasında'The Guardian Angel'ı bir söyleyişi vardı aktör edasıyla tane tane söylüyordu.
На днях я слышал, как он поёт "Ангела-хранителя" в своей спальне, он исполнял эту вещь, как истый артист.
Çünkü The Guardian Wikileaks'i yaptığı sırada teknisyenler öyle bir sistem kurmuştu ki dosyalara isteyen herkes ulaşabiliyordu.
Когда "Гардиан" публиковала данные Викиликс, технические специалисты создали систему, благодаря которой всё было в открытом доступе.
Günün erken saatlerinde, bu hikayeyi ortaya çıkaran The Guardian muhabiri Glenn Greenwald'la bir röportaj yapma imkanı buldum.
Мне удалось записать первое телеинтервью с репортёром, открывшим общественности эту историю – Гленном Гринвальдом из "Гардиан".
The Guardian hemen ardından aynı NSA programını yayınladı.
В эфире новости CNN.
Washington Post ve Londra'da çıkan the Guardian gazeteleri NSA ve FBI'ın aralarında Microsoft, Yahoo, Google, Facebook, AOL, Skype YouTube ve Apple'ın olduğu dokuz internet kuruluşunun merkezi sunucularına doğrudan bağlandığı belirtiyor.
"Вашингтон пост" и лондонская "Гардиан" сообщают, что АНБ и ФБР имеют прямой доступ к центральным серверам 9 крупнейших интернет-компаний, включая Майкрософт, Yahoo, Google, Facebook, AOL, Skype Youtube и Apple.
Dolayısıyla bu hikaye bu sabah yayınlanacak, tabii ki The Guardian baskısında bir değişiklik olmazsa bu sabahın hikayesi bu olacak. İnsanların kafasında yer etmesi için gerçeklerin ortaya çıkmaya devam ettiğini görmeliler.
И сегодня утром будет опубликована история, если её не заменят в "Гардиан", чтобы сохранялся импульс, чтобы сохранялся импульс, чтобы череда утечек не прерывалась – большая статьи.
Ve şimdi de, gazetelerden dünyadaki gelişmelere dair haber başlıkları... İlk başlığımız The Guardian'dan.
А сейчас обзор прессы – узнаем, что пишут газеты всего мира.
Bunlar Guardian için gerçekten tehlikeli konular.
Для нас, в "Гардиан", это по-настоящему опасный материал.
- Guardian da okurmuş.
- Перечитали "Гардиан".
Ve eminim ki söylemek istediğiniz her neyse The Guardian için onu duymak çok ilgi çekici olacaktır.
Уверен, "Гардиан" очень заинтересует то, что вы желаете сказать.
Avukat The Guardian'daki DNA testim hakkında çıkan yazıyı okuyunca yardım edebileceğimi düşünmüş.
Адвокат прочитал о моем тестировании ДНК в "The Guardian" и она подумала, может быть, я смогу помочь. Ну, ты должен это сделать.
- Ewen MacAskill, Guardian gazetesinden.
- Эван Мак Аскилл из "Гардиан".
Mesela kariyerin, ilk bakışta çok çeşitli görünüyor. Ama Guardian'ın kanıtlara ihtiyacı var...
Ваша карьера очень интересна, но нам нужны доказательства...
Guardian'daki teknik elemanların buna iyice bir bakmasını isteyeceksinizdir.
Вашим технарям будет чем заняться.
THE GUARDIAN, ABD. - New York Ofisi.
Филиал Гардиан, Нью-Йорк.
Guardian'a celp kağıdı gönderirler.
Все, что угодно...
İngiltere'deki The Guardian gazetesi tarafından bildirildi.
Об этом заявила английская газета Гардиан.
Washington Post ve Londra'daki The Guardian NSA ve FBI'ın, önde gelen dokuz internet şirketinin merkezi sunucularından direk olarak bilgi aldığını açıkladı.
По сведениям Вашингтон Пост и Гардиан... АНБ и ФБР напрямую получают данные с серверов интернет-компаний, таких как...
The Guardian'da Danimarka hükümetinin röportaj isteklerine bile cevap vermediği yazıyor.
"Гардиан" пишет, что власти Дании перестали отвечать даже на запросы об интервью. Ого!
Guardian.
Страж.
Kim bu gizemli Guardian?
Кто этот загадочный Страж?
Guardian, ha?
Страж?
Bak, insanlara yardım etmek istiyorum ve bunun için Guardian'dan daha iyi ne olabilirdi?
Слушай, я хочу помогать людям, и кто лучше сделает это, если не Страж?
Baltimore Guardian tren istasyonundan birkaç blok ötede.
Издательство Балтимор Гардиен несколькими кварталама ниже железнодорожной станции.
- Bu haftaki Guardian'ı okudun mu?
Ты читал Гардиан?
Glenn Greenwald'un şu anda çalıştığı The Guardian gazetesi araştırmacı gazeteci Ewen MacAskill'i de Hong Kong'a gönderir.
Вы могли бы уточнить?