Güzel traduction Russe
140,610 traduction parallèle
Toparlandıkça daha da güzel oluyor, değil mi?
Будет хорошо смотреться вместе, да?
Senin için çok güzel işler yaptım.
Я делаю отлично свое дело.
Seni görmek güzel.
Рад тебя видеть.
- Ne? İki güzel kadın seninle birlikte olmak istiyor,
Две красивые женщины хотят быть с тобой,
Bence biraz hoş olabilir... yani ailenin yanında olması güzel bir şey.
Я думаю, было бы здорово... быть в кругу семьи.
Ameliyatın çok güzel geçtiğini ve yakında uyanacağını söylediler.
Говорят, всё прошло идеально и ты скоро проснёшься.
Çok güzel bir trabzan ayarlarım.
У меня есть красивые перила.
Çünkü hayatımın en güzel sabahı, onunla tanıştığım gündü.
Потому что лучший момент моей жизни был в то утро, когда я встретил её.
Çok güzel.
Да? Хорошо.
Son bir kişi de benim espri anlayışı olmayan güzel karım, ona da teşekkür edebilirsiniz.
Было... вы все можете сказать спасибо моей прекрасной, но несмешной жене, Шелли, за последнюю шутку.
Seninle konuşmak çok güzel.
Знаешь, так приятно с тобой разговаривать.
4. sınıfımın içine girmiştin, Sophie, hayatımda olan en güzel an, bu andı benim için.
Ты вошла в тот мой 4й класс, Софи, и это было лучшее, что случалось со мной за всю мою жизнь.
Hayatımda olan 2. en güzel andı bu an.
Это вторая самая лучшая вещь, что случилась со мной.
Hatta güzel bir kızla birlikte olmaya bile çalıştım.
Даже пытался встречаться с милой девушкой.
Ya Kate... Kate de güzel bir kadın olacak.
А у Кейт... у Кейт появятся женские формы.
Bak rahatsız etmek istemiyorum, ama dışarıda çok güzel bir hava var.
Я не хотел надоедать, но сегодня отличный день для прогулки.
Ne kadar böyle güzel bir günüm kaldı, bilmiyorum.
Не знаю, сколько мне еще таких осталось.
Güzel... Göreceğiz.
Ну... посмотрим.
"Evet, bebek gerçekten çok güzel bir şey."
Правда? " " Да, в реальной жизни ребенок просто милашка. "
Aç parantez, bu arada, çok güzel gözüküyorsun.
Скобки открываются, ты отлично выглядишь. Кстати говоря.
Evet, son on beş dakikadır, çok güzel bir şekilde araba sürüyorsun.
Ага, ты водишь уже добрых 15 минут.
Ya kendimi tekrardan iyi bir aktör yapcağım ya da... kariyerimden geriye kalan ne varsa, onu mahvetmeden önceki bir kaç saatimi güzel geçirmeye çalşıyorum.
Ну, у меня просто, есть пара часов, прежде чем я сделаю из себя серьезного актера, или уничтожу то, что осталось от моей карьеры.
Herşey çok güzel olacak, sadece nefes al.
Все будет хорошо, просто дыши.
- Şova geldiğini görmek çok güzel.
Рад видеть, что ты выбрался на выступление.
- Seni görmek çok güzel. - Süper, çok iyi gözüküyorsun.
Ты отлично выглядишь.
İşin çılgın tarafı ise, oyun gerçekten çok güzel... gerçekten.
И самое безумное, что она реально хорошая, так и есть.
Büyükbabamız onun hayatını kutlamamızı ve üzgün olmamamızı istedi. İşte bu yüzden, William'ın en güzel günü olarak bugünü kutlayacağız.
Дедушка сказал. что мы должны отпраздновать его жизнь и не грустить, так что сегодня мы разыграем идеальный день Уильяма.
Her şey güzel olacak, William.
У нас все будет хорошо, Уильям.
Sırf benim için, içlerinden güzel bir tanesini seç, olur mu?
Только убедись, что выберешь правильный, ради меня.
" Sevgili William, çok güzel şiirini aldım, bana bir huzur verdi.
Дорогой Уильям, я получила твою прекрасную поэму, и была счастлива.
Grubun da çok iyi gittiğini duymak gerçekten çok güzel, ve kuzeninin de bu konuya odaklanması. "
Я так рада, что дела у группы идут хорошо, и что твой кузен сосредоточен на деле.
Sonra ona dedim ki. Dedim ki, "Tatlım, bak, kuşkusuz sen çok güzel bir kızsın, ama hayatının geri kalan kısmını benimle harcamaktan bahsediyorsun, ve... her ne kadar göğüslerine bayılsam da, ama ben hazır değilim ciddi birşeylerin altına girmeye!"
И я говорю ей, я говорю ей, Милая, ты редкостная красавица, без вопросов, но ты слишком много болтаешь о жизни со мной до самой смерти, и... я конечно очень люблю качественное филе, но я не готов отказаться поглодать иногда косточки!
- Güzel, bu çok güzel.
- Круто. Это круто.
Sana akşam için güzel bir yemek yapayım, olur mu?
Я приготовлю тебе на ужин что-нибудь особенное, ладно?
O güzel kocaman gözlerinle, bana bakardın.
Ты смотрел на меня своими большими, красивыми глазками.
Çok güzel.
Хорошо.
Her şeyde birazcık Beth olması daha güzel oluyor.
С моей маленькой Бэт всё становится лучше.
Yarattığın bu güzel hayatı yaşamak hakkın.
Заслуживаешь ту красивую жизнь, что создал.
Benim güzel oğlum.
Мой красивый мальчик.
Eğer söylemek gerekirse, bu bence güzel bir şey.
Очень хорошо, что я могу сказать такое, мне кажется.
Vietnam'dan sonra nasıl hala böyle güzel kalabildin?
Как можно вернуться из Вьетнама таким милым?
Cuma... Cuma güzel.
-
Hala herhangi bir odadaki en güzel kadın olmanı
Я люблю, что ты всё ещё самая прекрасная женщина среди всех.
Güzel saçları varmış. Güzel popo.
Чудесная грива, ладный круп.
Bu güzel tabii.
Отлично.
Güzel.
Чудесно.
Seni dışarda görmek ne güzel.
Рада видеть вас в добром здравии.
Çok güzel gözüküyorsun.
Отлично выглядишь.
- Çok güzel bir sesin var, Bec.
У тебя чудесный голос, Бэк.
Çok güzel, değil mi?
Пока.
Güzel.
- ( дэвид ) Хорошо.
guzel 19
güzelim 390
güzelsin 102
güzel kız 114
güzel bir gün 178
güzel kızım 24
güzellik 77
güzelim benim 17
güzelmiş 286
güzel bir kadın 48
güzelim 390
güzelsin 102
güzel kız 114
güzel bir gün 178
güzel kızım 24
güzellik 77
güzelim benim 17
güzelmiş 286
güzel bir kadın 48
güzeller 55
güzel bir kız 49
güzeldi 214
güzel görünüyorsun 72
güzeldir 52
güzel olmuş 50
güzel bayan 54
güzel mi 269
güzel bir gün olacak 16
güzel bir akşam 18
güzel bir kız 49
güzeldi 214
güzel görünüyorsun 72
güzeldir 52
güzel olmuş 50
güzel bayan 54
güzel mi 269
güzel bir gün olacak 16
güzel bir akşam 18
güzel bir sabah 27
güzel bir gece 42
güzel olur 48
güzel miyim 17
güzel kızlar 22
güzel görünüyor 117
güzel oldu 48
güzel yer 53
güzel değil mi 278
güzel miydi 66
güzel bir gece 42
güzel olur 48
güzel miyim 17
güzel kızlar 22
güzel görünüyor 117
güzel oldu 48
güzel yer 53
güzel değil mi 278
güzel miydi 66