If traduction Russe
1,041 traduction parallèle
What would you do if you were the planet Gezegen olsaydınız, kendinizi can sıkıcı, sorun çıkaran bir türe karşı nasıl savunurdunuz? Bir düşünelim.
Опа, опа, опа.
# If it ain't got that swing #
If it ain't got that swing
# If it ain't got the swing... #
If it ain't got the swing...
Yine beni görmezden mi geliyorsun?
Nothings gonna start even if you think.
Hayamacığım.
Nothing's gonna start even if you think.
Baştan dinleseydin ya. Öncelikle, kibar olalım.
If you don't think then you won't worry, you won't worry yeah you won't worry!
Keki çok severim.
"... every day if you've got'em Pie, me, oh, my, I love pie "
If the Virgin May tosses it down to me-
Может быть дева Мария сбросит его мне...
If you want those keys, we're gonna have to dig this up.
Если вам нужны ключи, нам придется здесь долбить.
Well, to use boxing parlance, if l may- - Bu çok basit olur.
Говоря языком бокса, все просто.
Would you lie if you're not?
Ты соврёшь, если нет?
"Eğer gidersem başım belaya girecek"
If I go there will be trouble
"You'll never know if you don't know now"
Тебе не дано понять меня.
"If someone takes a spill it's me and not you"
И если кто и упадет, так это буду я, не ты же.
Wonder if club-footed midgets get justice in heaven.
Надеюсь, с этими косолапыми карликами разберутся на небесах.
- Evet. O derdi ki, "There's iron in your words that you know... as there's iron in my words that I know. And there's iron in the words that you ain't livin'if you don't know it."
- Он сказал бы, что в Ваших словах есть железо то, что Вы знаете, что есть железо в моих словах, то, что я знаю, как в словах есть железо то ваша жизнь - то, чего вы не знаете.
Tuhaf olduğumu düşünmeniz pek umurumda değil
AND I DON'T REALLY CARE IF YOU THINK I'M STRANGE
Eğer pezevenk gibi davranmak sana yakışsaydı...
IF THE FUCK-ME PUMP FITS...
EĞER SANA SORARSA
♫ IF HE ASKS ♫
EĞER YALNIZSAN SENİ EVE BIRAKABİLİRİM DİYE
♫ IF YOU'RE ALL ALONE CAN HE TAKE YOU HOME ♫
~ Eğer cevap evetse. ~
If the answer's yes.
~ Sevgilim eğer sen de seviyorsan. ~
Oh, my darling, if you do.
Gitmeme izin verirseniz, sevinirim.
Так l "d оценивают это, if you" d позволяет мне идти.
Eğer alsanız bile, buraya getiremezsiniz.
Even if you did, you're not bringing it here.
Şey, ben Linuxu kullanılabilir yapmasaydım, Para da kazanamayacaktım, her ikisi de olabilir
So, if I hadn't made Linux available, I mean, Ну, если бы я не сделал Linux доступной, я думаю, что не получил бы денег вообще.
Sure, if you don't mind getting Ginsu-ed by the intake fan.
Конечно, если ты не собираешься быть затянутым в вентилятор.
If you went through what I've been through... this place would give you the willies too.
Если бы ты прошёл через то, что я... ты бы нервничал так же как и я.
Biraz Brad Pitt, Dövüş Kulübü, biraz Anne Heche Duvarlar Konuşabilse.
Наполовину Брэд Питт Fight Сlиb наполовину Энн хеч If Тhеsе Wаlls Соиld Таlk.
Ya tüm hayatımı, korkmuş ve tek başıma,... rahiplerle kavga ederek geçirebilirim... yada seni ne kadar çok sevdiğimi... ve bunun beni ne kadar mutlu ettiğini söyleyebilirim... and if it takes our whole married life to make it up to you...
Я могу прожить жизнь в страхе и одиночестве,.. ... изливая душу какому-то священнику, или могу сказать, что очень люблю тебя,.. ... и только ты делаешь меня счастливым.
- If it's ransom you want, I-I can arrange something.
- Если вам нужен выкуп, я - я могу предложить кое-что
Mesela, İngiltere Kraliçesi'nin gelişi gibi.
Like if the queen of England comes over.
Peki ya bir şey kırılırsa?
What if something breaks?
Hiç kullanmayacaksak, onlara sahip olmamızın anlamı ne?
What is the point of having them if we never use them?
Ama bir şey kırılırsa ve Kraliçe de gelirse...
But if something breaks and then the queen comes over...
Bir restoranda kalp krizi geçirirsem, fosil fırcanla orada olmanı isterim.
If I have a heart attack at a restaurant, I want you there with your fossil brush.
Bak, düşünüyordum da, eğer Monica için sorun olmazsa... ... Amy'i Şükran Gününe çağırmak istiyorum.
Look, I was thinking, if it's okay with Monica I would like to invite Amy to Thanksgiving.
Örneğin... ... konuşurken yere bakarsan, insanlar yalan söylediğini anlarlar.
For example if you look at the ground when you talk, people know you're lying.
Tatlım bunu sana nasıl anlatırım bilemiyorum... ... ama eğer Ross'a ya da bana bir şey olursa... -... bebeği sen alamazsın.
Honey, I don't know how to tell you this but if something were to happen to Ross or myself you wouldn't get the baby.
Siz ikiniz ölürseniz... ... ve bayan kaçık tabak da ölürse... -... o zaman bebeği alabilir miyim?
If you guys die and the crazy plate lady dies then do I get the baby?
Monica ölürse, o zaman Emma'yı ben alırdım, değil mi?
If Monica dies, then I would get Emma. Right?
Monica olmazsa, Emma'yı yetiştirebilecek kadar iyi değil miyim?
So if Monica's not around, I'm not good enough to raise Emma?
Peki Emma bize kalsaydı ve ben ölseydim... ... o da onu vermek zorunda, değil mi?
So if we both had Emma, and I died she'd have to give her up.
Ama bu benim duygularımı incitti ve bilmeni istiyorum, eğer ben ölürsem... ... sen de Joey'i alamıyorsun.
But it did hurt my feelings, and I want you to know that if I die you don't get Joey.
Yaşınıza uygun davranamıyorsanız, zaten burada olmamalısınız.
If you can't act your age, you shouldn't be here at all.
Ben ölürsem, Rachel ölürse ve Monica'da ölürse, Emma'ya kesinlikle bakabilirsin.
If I die and Rachel dies and Monica dies, you can totally take care of Emma.
Sen benim kardesimsin... ... ve eğer bu senin için bu kadar önemliyse...
You're my sister and if it really means that much to you...
" If you will come to me
" Любовь!
I think if I was going to raise them like that, I wouldn't have kids.
ъ РНФЕ ОНДНАМНЦН МЕ НДНАПЪЧ.
- İf Şatosunu hatırlıyor musun?
Ты помнишь, мы слышали вестовую пушку замка Иф?
İf Şatosu mahkumları ayak takımı değildir.
Это жирные сливки!
- Hayır, eğer bayan kaçık tabak...
- No, if crazy plate lady...