English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Russe / [ M ] / Might

Might traduction Russe

180 traduction parallèle
- Dokunma, patlayabilir.
- Не трогай, it might go off.
Astro Blaster, Laser Might... Hepsi de aynı halt.
Астробластер, Лазерная мощь - все они одинаковые.
# Some other folks might be a little bit smarter than I am #
Может, кто-то и умнее меня.
You take away a man's TV during the heat wave... you might as well pack up the canned goods and just head for the basement.
Забирая телевизор у человека в жаркую погоду... ты можешь закатывать их как консервы и просто укладывать в подвал.
~ Belki aynı zamanda bir itiraf bu. ~
Might as well confess.
Of course you might think I'm crazy to say that, but...
Ладно, не бери в голову. Всякие глупости говорю. Ну а вдруг?
Tatlı için de süslü porselenleri kullanmanın hoş olacağını düşündük.
We thought it might be nice to use the fancy china for dessert too.
"Bunu diyeceğinizi tahmin ederek, yeni başkanımız savunma bakanlığı görevini teklif etmemi istedi."
"Меня предупредили, что вы можете так ответить, избранный президент... " Anticipating you might say that, the president-elect уполномочил меня, чтобы предложить вам ещё, - пост министра обороны. "... authorized me to offer you the secretary of defense. "
Tarihçiler karşıt gerçeklerle, aksi halde olabileceklerle ilgilenmeyi sevmez.
Историкам действительно не нравится иметь дело с просчитыванием вариантов развития событий прошлого... Historians don't really like to deal with counterfactuals с тем, что могло-бы быть. ... with what might have been.
" Neler olabileceğini sen nasıl biliyorsun McNamara?
"Как, черт возьми, ты, МакНамара узнаешь что могло-бы произойти? ... " How the hell do you know, McNamara, what might have been?
Bunu bacaklarınızda da hissedeceksiniz.
SIX- - YOU MIGHT FEEL THIS IN YOUR THIGHS.
Belki birkaç tane ekstra bile yaparız!
WE MIGHT EVEN DO SOME EXTRA.
"It might have been a long time"
Возможно, с тех пор прошло много времени,
"It might have been so far away"
Возможно, это было далеко отсюда,
A woman outside of Modesto, might be a Zodiac victim.
- Кто это? Женщина с окраин Модесто, возможно жертва Зодиака.
Might. Might be.
Возможная.
- Ne sıklıkta görüşüyorsunuz? - Haftada iki kez. Biraz daha sık görüşün ve aranızda bir bağ kurmaya çalışın.
Something's telling me it might be you...
Olmazsa, yoluna devam etme vakti gelmiştir. Sağ ol. Ben Han Solo.
It's telling me it might be you...
# Verilen bilgiler ve bulunduğum seviye
I'm informed and on the level that I might mention
# Salgın hastalığa tutulmuş gibi hissedersem sesim çıkabilir kindar
And I might sound spiteful if I feel shit's epidemic
Düşündüm de Joe'nun yeri daha iyi olur. Böylece bu kokunun senden geldiğini anlayamaz.
I think I'm gonna change it to Joe's so he might not be able to tell that stink's coming from you.
♫ Çünkü kendimi korumam gerek o yüzden giedebilirim? ♫ bu gece beni ararsan?
Cause I got myself to save so I might be gone if you call on me tonight
? Bu gece beni arayacak olursan gitmiş olabilirim?
So I might be gone if you call on me tonight
? Cennetteki yıldızlar gibi ben de bu gece uzak olabilirim?
So I might fall far like the stars in heaven tonight
Belki bir gün, ihtiyacınız olur diye sizin için saklamıştım.
I kept it for you, just in case you might need it someday.
- Evet? Sanırım bir şey unutmuşsunuz.
I think you might have forgotten somethin'.
Oturumun açılış konuşması olarak, bunun dünya ve 456 temsilcileri arasında yapılan ilk kongre olduğunu belirtmek istiyorum.
Никогда. If I might bring into session, the first diplomatic congress между представителями планеты Земля и представителями 456.
Fazla zamanın kalmamış olabilir.
You might not have much time left.
Keşke operasyonu Wilson değil sen yönetseydin, benim için daha kolay olabilirdi.
I wish you'd run the op, not Wilson, might have been easier on me.
* FEMA çekimi alamadım hâlâ * * Karavanda yaşıyorum, elektrik hak getire * * Bulamıyorum anahtarlarımı nedense *
* I still ain't got my FEMA check * * got a trailer, no electric * * and I can't seem to find my keys * * meanwhile * * you might as well have a good time *
* Olurken bütün bunlar * * Salla bakalım poponu, güzelim * * Olurken bütün bunlar *
* meanwhile * * gonna shake your pretty Booty, baby * * meanwhile * *'cause there might not be a next time * * meanwhile... *
* İstediğini elde etsen iyi olur bu durumda * * Güzelim, git ve hayatını yaşa * * Kız, git ve hayatını yaşa *
* so you might as well get what you want * * baby, go on and live * * girl, go on and live * * tell it like it is *
You might have noticed I've gotten quite a few, uh, refills.
Вы могли заметить, что я много раз просил наполнить мой бокал.
Might be up for a little something.
Ти.Ай. мог бы сделать кое-что.
Neler oluyor. Sanırım deliriyorum.
I think I might be going insane.
Greer'ı geri çağırsam da olur artık.
I might as well just get Greer to come back.
Bunun bize etkilerini anlamaya başladı.
It's beginning to understand what effect we might be having.
O iyi bir fikir olabilir.
That might be a good idea.
Sarah'ya tehdit mektubu falan yolladı mı hiç? Kağıt üzerinde olan bir şey falan.
- Она когда-нибудь посылала Саре письма с угрозами anything that you might have on file?
Sarah, kızım olduğu gerçeğinin etkisinde kalmış olabilir ama onu öldürmedim.
Sarah might have been under the impression that she was my daughter, but I didn't kill her.
Bakın, ben bazı senaryoları harmanlamış olabilirim ama Sarah öldüğü gece burs toplantısındaydım.
Look, I'm... I might have mixed up some of the scripts, but I was at The Fellowship mixer The night that Sarah died.
İçeride de gazeteci olabilir.
There might be reporters on the inside.
Mannis bizi Ganz'e ulaştırabilir. Fotoğrafını tüm birimlere dağıtalım.
Okay, mannis might lead us to Ganz, so let's get his photo to all the troops.
Driscoll, biyolojik bağlarının önemli olmadığı konusunda haklı olabilir.
And Driscoll might have been right that their biological relationship doesn't matter.
Aa, üsttekilerle konuşmak isteyebilirsin...
Uh, you might want to go up the ladder.
Sence bu... O anlardan birisi olabilir mi?
You think... this might be another one of those moments?
Anlaşılan 90 milyon dolar sandığımız kadar da cezbedici değilmiş.
Evidently, $ 90 million isn't as compelling as one might think.
Öğrenin.
I said, " If it's mechanical failure, we might be involved.
Benim varsayımıma göre, biz de, onlar da o korkunç can kaybı olmadan amaçlarımıza ulaşabilirdik.
... at the highest levels, and discuss what might have been. Я сформировал теорию, по которой каждый из нас мог-бы... I formed the hypothesis that each of us could have достигнуть свои цели без ужасных людских потерь.
*'Cause the truth you might be runnin'from... *
Черепашки возвращаются домой.
Pam'in hayatını bağışladım.
I spared Pam and I might feast off of her profits for years to come.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]