English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Russe / [ P ] / Phone

Phone traduction Russe

107 traduction parallèle
- Telefonda fısıldaşmaların. ~ ~ - On iki.
- Whispering on the phone.
Senden bir sey almak istersem eger, bir'phone call'ile'rezervation'yaptirmam gerekecek, degil mi?
Значит, если я захочу что-нибудь у тебя купить, мне надо "зарезервировать" заказ "по телефону", так?
Aç şu telefonu.
Pick Up The Phone.
Aç şu telefonu.
и Y на машине : Pick Up The Phone.
He wasn't answering the phone so his sister went over.
Он не отвечал на звонки, его cестра обнаружила.
Bu telefona dokunursan, yemin ederim, bebeği burada doğururum ve seni onunla pataklarım.
I swear, if you touch this phone, I will have this baby right here and then beat you with it!
Telefondaydım.
I was on the phone.
* - Gonna get your phone, sista *
- gonna get your phone, sista.
Gezinirken siteme girip acil durumlara bakabilmek için iPhone'um yanımda.
Также i-phone, чтобы можно было смотреть в сети срочные сообщения во время езды.
It's called your phone number.
Он называется твоим телефонным номером.
Telefonu ne zaman o kafasında mavi meç olan yeni kız açsa sipariş eksik geliyor.
Every time that new girl with the blue streak in her hair answers the phone, they screw up.
- Castle'ın kızıyla konuştum.
I just got off the phone with Castle's daughter.
- Geçmiş günlere bakınca düşündük ki...
Beckett's not answering her phone either. Зная их, мы думаем,
Telefonunu da açmıyor.
He's not home, and he's not answering his phone.
Garsonun dediğine göre telefonda işlerini yürütürken, seksi hanımlarla çevrelenmenin keyfini çıkarıyormuş.
He enjoys being surrounded by beautiful women as he conducts business on the phone, which, according to a poolside waiter, he's doing as we speak.
Biraz önce annesiyle konuştum.
I just got off the phone with her mother.
Bu yüzden telefonu kapalı olabilir.
Uh-huh. Yeah, that would explain her phone being turned off.
Ganz'ın telefonu isimsiz hatlardan. Aradığı numaraların çoğu da öyle.
Well, Ganz's phone is a burner, and so are most of the numbers he called.
Bence Ganz, neden Violet'in hâlâ hayatta olduğunu sormak için aramıştır.
I bet Ganz was calling to ask why the hell Violet Young was still alive. Did you happen to get a location on mannis'phone?
İzlemiş miydin? "E.T. phone home!"
Ты смотрела? "Инопланетянина"?
Bugün, cep telefonunu kullanarak o görüntüleri yakalamakla harika bir şey yaptın.
You did a wonderful thing today, capturing that footage on your cell phone.
Bütün batı yakasını temizledik ve bu akşamkiyle birlikte 8 tane yakalamış oluyoruz. Sualtı Fae'si!
( phone ringing ) мы прочесали весь западный квадрат ( всю западную территорию ) и с сегодняшним уловом, всего поймано 8 существ андер-фэйри!
Başka bir şey istersen telefonu açman yeterli.
If you need anything else, you just pick up that phone.
Seksi-fon, değil mi?
! ( Игра слов : saxophone - саксофон, sexy phone - секси телефон )
Telefonu bırak, kutuyu aç.
Put the phone down, open it.
Kızgın bir baba 16 yaşındaki kızı I-Phone'u için silahla soyulduğundan dolayı birini öldürmekle tehdit etmiş.
Разгневанный отец, угрожал убить кого-нибудь, после того, как на 16-летнюю дочь направили пистолет и забрали "Айфон"?
Telefonunu getir.
Hey, get your phone.
T-Phone'u takdim ederim!
T-телефон!
- T-phone.
Т-телефон.
- Ben de T-phone dedim zaten.
Я так и сказал Т-телефон.
Evet ama ben ona T-phone derdim işte.
Да, но я бы назвал его Т-телефон
Hey, what are you doing with my phone? Hey, telefonumla ne yapıyorsun?
Эй, ты что делаешь с моим телефоном?
Andy'den gelmiş olmalı.
[Cell phone chimes] Это должно быть Энди.
eye-phone
Ай-фон?
Bu adamlarla mı?
( PHONE RINGING )
İyi... - O...
Ну... ( CELL PHONE RINGS ) ( ARCHIE SIGHS )
- Selam, Paddy, Billy ve Archie arıyor.
- Привет, Пэдди, это Билли и Арчи. ( PHONE LINE RINGING )
Ryan'ı ara.
Get Ryan on the phone.
- Cep telefonundan arayayım mı?
Well, do you want to call his cell phone?
Petula'yı arayım mı peki?
Do you want to call Petula's phone?
Telefonumu Meksika restoranındaki herife verdiğimi hatırladın mı?
Remember I gave my cell phone to that guy at the Mexican restaurant?
Telefonlarına cevap vermiyor,... solgun ve sanki uyumuyor gibi görünüyormuş.
Uh, she failed to return phone calls, uh, looked pale, looked like she wasn't sleeping.
Latentten, kurbanın içine sarıldığı plastiğin üzerinde kanlı parmak izlerinin bulunduğunu gösteren bir telefon aldım.
I just got a phone call from the Latent Print Unit, who found your bloody fingerprint on the plastic that the DOA was wrapped in.
Leeds'in telefonunu izlemeden bir şey çıktı mı?
Anything on the Leeds phone trace? Not yet.
Telefonuna cevap versene tatlım.
Answer your phone, babe.
Kocamın sesini telefonda duydum.
I heard my husband's voice on the phone.
Cep telefonu yok, işi yok, kızgın olduğu eski kız arkadaşı bile yok.
No cell phone, no job, not even a pissed-off ex-girlfriend to contact.
Tutkulu e-postalarınızı gördük, telefon dökümleri de var elimizde.
We saw the flirty e-mails, we have the phone records.
Şu andan itibaren başlıyor. Birincilik ödülü, I-phone.
Начинаем сейчас первый приз - iPhone
Alo?
PHONE RINGS Алло?
Olamaz beni aradığına göre iyi geçmiyor demektir.
[Cell phone chimes] О нет, если ты звонишь мне, значит свидание идет не очень хорошо.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]