Places traduction Russe
25 traduction parallèle
Buralar, halkının kalpleri gibi güzel ve hoş yerlerdir. These are good and nice places, like the souls of these people.
Это хорошие и красивые места, как души этих людей.
"Trading Places" adlı filmden.
Из фильма "Доходное место" с Эдди Мёрфи. - А это кто?
- "Trading Places" i izle istersen.
Все встало с ног на голову.
Trading Places'in 70. dakikasında.
Беру час и 10 минут в фильме "Поменяться местами".
Evet, "Trading places" filmindeki gibi.
Да, как в "Поменяться местами" ( х / ф 1983 )
Özel mayolarımızı giyip boğuşmak ister misin?
Do you want to wrestle with our special bathing suit places?
She's going places.
Она объедет весь мир.
Losyon sepete yerleştirildi. It places the lotion in the basket.
"Оно помещает лосьон в корзину,"
Seninle Trading Places filminde yaptıkları şeyi yapacaktım.
Я собирался устроить тебе фильм "Поменяться местами"
Fields Market'in tüm kamyonlarına yerleştirdiği GPS aygıtına göre, Alan Bates yani kamyonun şoförü, şu anda Baltimore'da.
Well, according to the GPS unit that Fields Market places in all of their trucks, their driver, Alan Bates, is currently in Baltimore.
Alışveriş yapabiliriz... ama... halka açık yerlerde olursak.
We can shop. If... we stay in public places.
- Bileğini iki yerden kırmış.
- He broke his ankle in two places.
Yetimlerle ilgilenen merkezlerde iyi insanlar var.
There are good people who work in the places that take care of orphans.
Burada değilmiş ama gidebileceği tonla yer biliyorum.
She's not here now, but I know tons of other places she would go.
- "Friends in low places"
- "Друзья в низинах"
- Trading Places filmini izledin mi?
Видел фильм "Поменяться местами"? Нет.
- Bahama gibi yerlere gidemem anlayacağın.
There are places like the Bahamas that I can't go.
♪ Maybe you know some little places to go to ♪
* Может быть, ты и знаешь несколько местечек, куда можно сходить *
Burada her yerde yağ lekeleri var.
There's oil spots all over in all these places.
Sana da Brezilya minstrel şovla Trading Places'in karışımı gibi gelmedi mi?
И тебе не кажется, что это как "Шоу Бразильских Менестрелей" плюс "Поменяться Местами?"
Beyaz yakalıların gönderildiği, televizyonlu ve spor salonlu yerlerden biri olsun.
One of those places where they send the white collar guys, with the TVs and the gyms.
"Evet, dağıttım, kafa oldum ve bir kız soyunup koltukta Trading Places'deki gibi dans etti ama yeşil salata yoktu, yani sonuçta, parti dev bir hayal kırıklığıydı."
Сейчас я занят расстоновкой мест для блевания. Мест для блевания? !
- Yerlerimizi alalım.
Places, please.
Trading Places filmi.
Это из "Поменяться местами".
Trading Places'deki Jamie Lee Curtis gibi.
* фильм 1983 года. Крутили по телику.