Possession traduction Russe

Bay Nimmo polisten kaçma girişimi sırasında yakalandı ve uygunsuz materyaller nedeniyle yargılanacak.

It is understood Mr Nimmo attempted to flee the scene, and was restrained by police, who later charged him with possession of indecent material.

Uyuşturucu bulundurma suçu var.

For drug possession.

Önceki suçları haneye tecavüz ve gasp.

Priors are burglary and possession.

Merlyn'in uyuşturucu bulundurmaktan iki kaydı var, biri satış amaçlı.

Merlyn has two collars for possession, one with intent.

- Kuralın onda dokuzu kazanmaktır.

- Possession is nine-tenths of the law.

Uyuşturucu bulundurma suçlamalarını geri çekiyoruz ve Daily'nin vurulmasından sorumlu tutulmayacaksın.

We're dropping the possession charges and you won't be charged in Daily's shooting.

En azından onu uyuşturucu bulundurma suçundan tutukladın.

Well, at least you were able to arrest him on possession with intent.

O saat Kenneth Brown'a verilmiş.

Kenneth Brown got possession of a Daytona watch.