Pt traduction Russe
454 traduction parallèle
İnsanın kendi parmağıyla işaret etmesi ayıptır.
Указывать своим невежливо.
Sessizlik! Ayin sırasında konuşmak ayıptır.
Имейте уважение к службе!
Ayıptır, ayıp!
Что за срам!
Sayın jüri üyeleri, arabanın bu bölümü kayıptı.
Это часть, уважаемые господа присяжные, не была обнаружена в повреждённом автомобиле Треймэнов.
Ayıptır söylemesi, her dakikası çok hoşuma gitti.
Мне стыдно признаться, но я наслаждался каждой минутой.
O kayıptı, ama şimdi bulundu.
Пропадал и нашелся...
Herneyse, annem için büyük bir kayıptı.
Вообще, это была слишком большая потеря для неё.
- Bu yaptığınız ayıptır.
Я - Рабенштейнер.
- Ayıptır bu yaptığınız.
Это - злоупотребление. - Руки прочь, я сказал!
Sadede geliyorum. Bir markette çalışıyorduk ve 50 dolar kayıptı.
Я не отниму много времени... мьI работали вместе в магазине и тогда пропало 50 долларов.
Kaptan Pike kayıptı, bilinmeyen bir amaç için tutsaktı.
Капитана Пайка похитили, он стал узником ради какой-то неизвестной цели.
Nomad'ın yok edilmesi büyük bir kayıptı, Kaptan.
- Что? Уничтожение Номада - ужасная потеря, капитан.
Altı yıldır kayıptı, ama şimdi.
Он пропал шесть лет назад.
Kaptan, Teğmen Uhura ve Teğmen Chekov yaklaşık iki saattir kayıptırlar.
Капитан, лейтенант Ухура и мичман Чехов отсутствуют уже два часа.
Misafirlikte ayıptır.
В гостях так не принято.
Aynı şekilde bu halat ya da cellat ilmiği,... Pt "o" lemy, bir "o".
Аналогично, эта веревка или виселица... "Птолемей." Это "О".
Bu bir "pt", bu ise bir "ah".
Это "пт". Получается Птах, имя бога. А это "ах".
Dünya gezegeni için büyük bir kayıptı.
Что явилось большой потерей для нашей планеты.
Windows bir parça elbise buldu. Ama üzerindeki isim etiketi kayıptı.
Виндовс нашел чьи-то изодранные кальсоны, но бирки с именем на них не было.
Yıl biter, Zelig hâlâ kayıptır.
Год закончился, а Зелиг все еще не найден.
Baba hişt, ayıptır.
Отец, не позорь нас.
- Lan duyacak herkes, ayıptır.
- Тихо! Люди услышат!
Yav ayıptır milleti rahatsız etmeyelim.
Может, не надо беспокоить людей.
Bu 2 AF-PT demek.
Вот два-аф-пт.
Şimdi "PT".
- Умница, теперь "PT."
Kapı kilitli ve anahtar da kayıptı.
Дверь была заперта и ключ пропал.
Hala, bir parçam kayıptı.
Хотя и с потерями.
"Taştan Buzağı, büyük bir kayıptı ama yaşlı adamlar bile... "... hiç kayıp verilmeyen tek taraflı bir zafer anımsamıyordu.
Смерть Каменной Ноги была огромной потерей,... но даже самые старые не помнили такой явной победы одной стороны.
Beynin büyük bir kısmı kayıptı.
Недоставало большой части мозга.
Norman, gözlerini dikip bakmak ayıptır.
Норман, так смотреть нельзя.
- Bir parçam hep kayıptı.
- Мне не хватает половинки.
Bu çok ayıptı.
Это очень грязно.
PT'si 36, diğerleri de kontrolden çıktı.
Температура 36, данные на стене.
Birisine gözlerini dikmek ayıptır.
Пялиться невежливо.
Wong, sen Iron Monkeyle bağdaştırılıyorsun, bu okulumuz için ayıptır.
Ты сам примкнул к Стальной Обезьяне, опозорив нашу школу.
Doğrusal var olmada geride bıraktığımız bir şeyi almak için dönemeyiz, bu yüzden o kayıptır.
В линейном существовании, мы не можем вернуться назад и вернуть что-то, что осталось позади, и значит оно потеряно.
Ancak zamanın büyük bir bölümümde kayıptı.
Все время пропадал.
Freddy'nin eldiveni kayıptı... Polis cinayetlerin iki gün önce meydana gelen başarısız bir hırsızlığın sonucu olduğunu düşünüyor.
Перчатка Фредди пропала... и, как считает полиция, убийство было последствием... этой кражи... которое было совершено два дня назад.
Bin yıldır kayıptı.
Потерянного на тысячелетие.
Biri yanındayken ondan üçüncü bir kişi gibi bahsetmek ayıptır.
Это невежливо говорить в третьем лице о человеке в его присутствии. Я знаю.
Kabloyu makaraya geri sardılar, ama diğer ucu kayıptı
он оказался отсоединен.
Bu bir kayıptır.
Вот это серьёзная потеря.
Bayanı ne zaman buldunuz? Bilmiyorum, kayıptı.
- А она была потеряна?
Ölün tam bir kayıptır..... ama bazen insanları çekmenin tek yolu da budur.
Смерть всегда бессмысленна. Но иногда это единственный способ заставить людей думать.
Daha önce de bildirdiğimiz gibi, William Schumann hala düşman hattında kayıptır.
Как мы сообщали ранее, боец Вилли Шуманн... потерян за линией фронта...
- Kız kayıptı.
- Пропала девочка.
Başkasının odasına girmek ayıptır.
- Ты не можешь врываться в чужой номер. Боже мой!
Ama 20 gün boyunca kayıptı.
Его искали 20 дней!
Neredeyse 2 yıl kayıptı, sonra bulundu.
Пропал 2 года назад, а потом нашелся.
- Stewie, elle göstermek ayıptır.
- Стьюи, показывать пальцем некрасиво.
- Yüzyıllardır kayıptı!
- Оно затерялось в веках.