Pulled traduction Russe
17 traduction parallèle
Arabadan öyle kendimi çektim ve kaçtım.
And that's the way I pulled myself out of the compactor and got away.
Kurada sen çıktın.
You've pulled.
Bu olanları kırmızı bir görüntünün yaptığını düşündüklerine emin gibiyim.
Well, I'm almost 50 % certain that the burgundy blur pulled it all off without a hitch.
Para üzerindeki parmak iziyle 7 kişininki benzer çıktı.
That pulled seven points of reference from the print on that coin.
The police pulled a body from the inlet.
Полиция достала тело из залива.
Klein buradakilerin yarısıyla iş yapmış zaten.
Turns out Klein already pulled half the people here into the fund.
- Ve Giuliani ayrıldı.
- And Giuliani pulled out.
Lakin ben şehir kayıtlarını çıkarttım.
However, I pulled the county records.
Böylece onları da içeri almanın bir yolunu buldu.
And he pulled a string to get themin?
Bazı şeyleri ortadan kaldırmak için tetiği çektim.
Ты? Pulled a trigger, made some things disappear.
Tetiği çektin?
Uh, you- - you pulled a trigger.
Gambitten kurtulmasının tek yolu buydu.
It's the only way he could have pulled off this gambit.
Geçen gün New York'a gittiğinde uçakta çıldırmış ve şişme kaydırağı açmış.
That when he went to New York the other day, he freaked out on the plane and pulled the emergency slide.
Well, they pulled something from a psychology journal about childhood disassociative disorders.
Да. Кое-что нашлось в журнале по психологии, в статье о детских диссоциативных расстройствах.
Arabayı getirdim.
I pulled the car around.?
O gün yaptığımız hırsızlık konusunda Z'ye konuşmaması gerektiğini ben söyledim.
I made Z keep his mouth shut on that Bamp ; E we pulled, man.
Pulled it round to our bellies
На нашем животе, чтобы она напоминала