Sonuçta traduction Russe
7,128 traduction parallèle
Sonuçta Yönetici Choi patronun. Anlaşmaya çalıştığım için sinirlenmedin mi?
что я выбила компенсацию от твоего начальника?
Bir yuva sonuçta.
Это дом.
- Sonuçta o benim karım olacak.
Ну, она будет моей женой.
Benim savaşım değil sonuçta.
Это не моя война.
Sonuçta tamamen yararsız olmayabilirsin.
А я думал, от вас совсем никакой пользы не будет.
Sonuçta, belgeyi bulan benim dir.
В конце концов, это ведь я нашла тот документ.
Eski dostumuz Bay James Murray görünüyor. Sonuçta o kadar güçlü değil.
Оказывается, наш старый друг, м-р Мюррей, не такой уж и всемогущий.
Ama herkes canlıydı sonuçta.
Но зато там все живые.
Ama sonuçta maddi açıdan mantıklı.
Но в итоге, он может иметь финансовое значение.
Elinde değil sonuçta.
Ничего не поделаешь.
Evet ama Kara Tepeler Ormanı çok büyük sonuçta. Belki de doğru yere bakmamışlardır.
Да, но леса Блэк Хиллз огромны, так что, может, просто искали не там?
Sonuçta herkes bir yerlerde ölür değil mi?
Ну, просто однажды кто-то где-то же да умер?
Geri geldin sonuçta.
Ты же сюда вернулся?
- Bilemiyorum yani. Bir şeyler bulduk sonuçta.
Не знаю, мы же что-то нашли.
İp iptir sonuçta. - Açın gözlerinizi.
Верёвка это верёвка, вы чё.
Bir yerde başlaması gerek sonuçta değil mi?
Что ж, я думаю, где-то нужно начать, так?
Sonuçta gitti. Siktir git. 1 yıl önceydi o.
Он-то хоть выйдет Да пошел ты!
Ahırda değil sonuçta.
Он не в сарае.
Portföy önümde durmuyor sonuçta.
У меня нет с собой данных по портфелю.
Ölmedi sonuçta.
Ну, он не мертвый.
Zootopya sonuçta, çok uzak, çok büyük bir şehir.
Зверополис ведь так далеко. Такой большой город.
Birlikte yaptık sonuçta.
Мы же нашли их вместе.
Sonuçta sınırsız güce sahip birisi. Yine de birkaç adım ötesindeki bombayı durdurmak için bir şey yapmadı.
То есть, как человек, имеющий безграничную силу, не мог ничего сделать с террористом, находящимся в нескольких метрах от него?
Odasının ortasında, yatağının altında şeker zulası olmasına izin veremezsin sonuçta.
Ты не можешь позволить ему иметь заначку сахар, в середине его комнате, под его кроватью.
Ama sonuçta ne fark eder ki?
- Но ведь в итоге разницы никакой нет вовсе.
Şuna tamamen inanıyorum ki diğer uçuş görevlileriyle, bir kuş uzmanıyla havacılık mühendisleriyle onca konuşmaya her olasılığı gözden geçirmemize olayla ilgili herkesle görüşmemize rağmen bu sonuçta bir X faktörü vardır.
Я хотел бы добавить что-то к личной ноте : Я могу сказать с абсолютной уверенностью, что, после разговора с остальным экипажем Эксперты птицы, авиационные инженеры, после запуска в каждом сценарии, после запуска каждого игрока, были еще несчастные случаи результаты..
Sokakta dileniyor sonuçta.
Он просит милостыню на улице.
Sonuçta, medeni insanlarız?
Мы ж не дикари какие.
Benimle bu tonda konuşma, paramı alacaksın sonuçta.
Не стоит так говорить, если просишь денег.
Neyse, sonuçta burada.
В любом случае, она здесь.
Uçurduğunuzu biliyorum, hepimiz devlet memuruyuz sonuçta.
парни чем мы.
- Sonuçta güvenlikçiyim.
я работаю в охране.
Bilmişlik taslamak istemem ama sonuçta bir askerdim.
но я был солдатом.
Biz de insanız sonuçta.
Мы просто люди.
Sonuçta çocuklarımız var!
У нас ведь дети.
Sonuçta benim için alt tarafı bir kaplumbağaydı.
Мне очень стыдно. - Да ладно, это же всего лишь черепашка.
- Özgür bir ülke sonuçta.
- На здоровье.
Tabii söyledin. Konuştunuz, sohbet ettiniz sonuçta.
- Конечно, рассказал, у вас был разговор.
Sonuçta kaynağı bizim kontrol etmemiz gerek.
В конце концов, это предложение, мы должны контролировать.
Beni biliyorsunuz sonuçta.
Ну, вы ж меня знаете.
Ama sonuçta elimizde...
И после этого мы имеем...
Evet, ama haber sonuçta.
Это круто!
Sonuçta beni tanıyorsun. Bizimkileri tanıyorsun. Oyuncak isimlerini biliyorsun.
Ты меня знаешь, знаешь ребят, знаешь названия этих кукол.
Turistlere iyi davranmak lazım. İyi insanlar sonuçta.
Они любят туристов...
Sonuçta elimizde değil ve geri de alamıyoruz.
Машины у нас нет, и её надо вернуть.
Bir hayatım var sonuçta.
Есть дела, знаешь ли.
Sonuçta patron sensin.
Вы же босс?
Sokakta fare tuzağı olabilir sonuçta.
Похоже, мой скакун готов.
sonucta frank cızmeyı astı ama bızde karsılastık sımdı ne olcak telefonda bı numara cevırdım bırak bı kere calsın.
Но Фрэнк переусердствовал. Хорошо, что дальше? Мне нужно позвонить по номеру, он забит в телефоне.
Sonuçta Missouri'deyiz.
Напоминает о Фаре. Они хоть понимают, что грядёт?
İsmini ben vermedim sonuçta.
Его так зовут, не я ж имя придумал.