Soruşturma traduction Russe
2,932 traduction parallèle
Soruşturma Raporu Bir doktora gitmelisin.
к доктору сходите?
Soruşturma bizi onun biyolojik annesine yönlendirdi.
Наше расследование привело на к его биологической матери.
Ne yani, soruşturma olmayacak mı ceset falan yok mu?
И что, никакого расследования, тела, ничего?
Dava açıp açamayacağını görmek için soruşturma başlatmak istiyor.
Прокурор решил начать расследование, узнать, есть ли повод для обвинения.
Çalışmıyor ve soruşturma altında yani.
Ну, я имею в виду, он не работает и он под следствием.
Resmi bir soruşturma başlat.
Начать официальное расследование.
Bu soruşturma süresince...
В ходе этого расследования
Biz bir hayalet üzerinde soruşturma yapamayız.
Мы не можем, знаешь, вести расследование о призраке.
Soruşturma, Trent McNamara'nın Lana Brewster'ı öldürdüğü ve sonrasında intihar ettiğini karara bağlayacak.
Следствие собирается постановить, что Трент МакНамара убил Лану Брюстер и затем покончил с собой.
Ben bir soruşturma muhabiriyim.
Я следственный репортер.
Dediğim gibi, ajanlarımızdan biri suça dahil olduğunda onun için geçici bir soruşturma açarız.
Так как я сказал, когда один из наших агентов вовлечен в уголовную деятельность, мы открываем запрос на проформу
Bunun geçici bir soruşturma... -... olduğunu sanıyordum.
Потому что мне казалось, что это лишь формальности.
Artık bir soruşturma oldu.
А теперь это расследование.
Bu demek oluyor ki başta kolay bir dava gibi gelen soruşturma şimdi kızın ve onun kariyerinin de ortasında kaldığı bir örtbas operasyonuymuş gibi gözüküyor.
А это значит то, что сначала казалось элементарным делом, теперь больше походит на укрывательство, и твоя дочь и ее карьера на кону.
- Bir soruşturma yürütüyorum.
Я провожу расследование.
Soruşturma altındayım.
В отношении меня возбудили дело.
Gerçek bir soruşturma böyle yürütülür.
Именно так и проводятся расследования.
- Bu durumda soruşturma durma eğilimi gösterir.
Это обычно препятствует расследованию.
Oh, olağan soruşturma.
Обычное расследование.
Yasadışı tütün satın aldım ondan, soruşturma amacıyla tabi ki.
Я купил у него нелегальный табак, в исследовательских целях, разумеется.
Soruşturma bitince geri alırsınız.
Получите их обратно, когда закончится расследование.
İkinci bir bildiriye kadar bu tesis kapalı kalacak ve siz soruşturma boyunca her gün Karakola rapor vereceksiniz.
Эти помещения будут заперты до особого распоряжения, а вы будете ежедневно докладывать в участок, пока идёт расследование.
Soruşturma devam ediyor.
Идёт следствие.
Bu nefsi müdafaa saçmalığını hakkında soruşturma açılmasın diye uyduruyor.
Он выставил это как самооборону, чтобы избежать обвинений в совершении убийства.
Ama soruşturma yapmaları için soytarı olmayanları bulacağım.
Но я найду не шутом, чтобы они занялись расследованием.
Bu bir çoklu cinayet soruşturma, Sayın Duvergne.
Мы расследуем массовое убийство, мистер Дюверн.
Dedeninizin birkaç ciddi suçtan dolayı Büyük Jüri tarafından hakkında soruşturma açılacak. Kısa sürede tutuklanabilir.
Вашему деду, вероятно, будет предъявлено обвинение расширенным составом присяжных в серьезных преступлениях.
Baban ve soruşturma yüzünden.
Из-за отца и расследования.
Sovyet büyükelçiliğindeki beyefendi, hadsizlik edip de beyninin uçurulmasına sebep vererek senatonun istihbarat komitelerinin hem benimle, hem de Direktör'le ilgili ortak bir soruşturma açılmasına neden oldu.
Господин из советского посольства, у которого была склонность к вышиблению себе мозгов, стоил мне и директору расследования в сенатском комитете по разведке.
Çalışanlarınızdan biri için gizli bir soruşturma başlatmamız gerek.
Мы проводим тайное расследование на одного вашего работника.
Babam görevi kötüye kullanmaktan soruşturma altında ki bu senin baban yüzünden, o nedenle eğer bir şey olursa sizi ölüme terk edip kaçarım.
Мой отец обвиняется в служебном недоверии твоему отцу, так что, если что-то случится, я убегу и оставлю вас двоих умирать.
Katashi cinayeti artık federal bir soruşturma oldu.
Так, убийство Каташи теперь дело ФБР.
Çünkü bu soruşturma olayı falan tamamen zaman kaybı.
Потому что весь этот бред со слушаниями - пустая трата времени.
FBI'ın sürdürdüğü soruşturma hakkında da bilgi almak isterim.
Также я бы хотел быть в курсе расследвания, проводимого ФБР.
CIA'in ABD topraklarında soruşturma yetkisi yoktur.
ЦРУ не имеет права расследовать преступления на территории США.
Şimdi ben devam etmek istiyorum Bu, ancak dakika Ben bir soruşturma açmak onlar bilecek demektir.
Теперь я хочу преследовать их, и через минуту я начну расследования и они узнают.
Elaine, babanla ilgili soruşturma olduğunu sana söylemediğim için üzgünüm.
Элейн, прости что я не сказала тебе о расследовании в отношении твоего отца.
Soruşturma da, mahkeme de olmaz.
Ты избегаешь расследования, ты избегаешь суда.
Soruşturma hala devam ediyor.
Расследование еще продолжается.
Ben şu anda o çekim soruşturma dosyasını görmek istiyorum.
Я хочу посмотреть дело о стрельбе прямо сейчас.
Yılan derisi botlar soruşturma açıkça yanlış bastı. Onlar alıyor nasıl Danışman Silva üzerinde
Вы с расследованием, очевидно, наступили не на те ботинки из змеиной кожи.
Daha da ilginçleşiyor. Soruşturma memuruna bak.
Посмотри, кто вел это расследование.
soruşturma ertelendi.
Расследование отложено.
- Eastwood yeni kıdemli soruşturma memurunuz.
- Иствуд ваш новый заместитель SIO.
DCI Matt Eastwood yeni kıdemli soruşturma memurum.
DCI Мэтт Иствуд-это мой новый заместитель SIO.
Olay mahallindeki kıdemli soruşturma memuru bilgilendirilmenizi düşünmüş efendim.
'SIO на сцене мысли вы должны быть информированы, сударыня.
Herhangi bir ciddi suç soruşturmasında her zaman soruşturma ekibine ilgi duyan insanlar olmuştur.
В любом тяжкого преступления, дознание всегда есть люди, кто стал интерес к расследованию.
Paul hakkında soruşturma yaptıklarında yalan söylediğimden şüpheleniyorlar.
- Они подозревают, что я соглала, когда они спросили меня про Пола. - Что они спросили про Пола?
Gözaltındayken olmuş gibi. Soruşturma olacaktır.
Похоже это случилось, пока она находилась под стражей.
Bu soruşturma senin üstünde büyük bir yük, farkındayım.
- Я знаю, что это расследование потребовало от тебя огромных усилий.
Balsille'nin belediye başkanı ile araları iyi,... bu yüzden, onların adamına soruşturma hakkında,... erişim izni veriyoruz.
Базиль говорил с мэром, и мы должны предоставить его человеку доступ к расследованию.