Walked traduction Russe

18 traduction parallèle

Geçti aslanın ininden!

Walked him through the lion's den

# When you walked into the room #

Çok güzel mezarlardı.

... walked over those grounds. Это часто посещаемые, ухоженные, красивые надгробия. They're hauntingly beautiful grounds.

# Kilometrelerce yol yürüdüm

I walked a million miles

Tanıdığım insanları düşünüyordum.. Hayatıma giren ve yaşamımı eskisinden daha iyi hale getiren.. Senin gibi insanlar.

I've just been doing some thinking about the people I know, the ones who've walked into my life and made it better than it was before...

* Uzağa doğru yürüdüm *

* I walked away *

Biliyorsun, belki gerekir var da uzaklaştı göstermek itibaren, ama-ben yoktu.

You know, maybe I should have walked away, too, From the show, but I-I didn't.

Sen bizi terk edip giden dengesiz herifin tekisin.

You are just the idiot man-baby who walked out on us.

Etrafı gezdim.

I already walked the perimeter.

Evlat, bir keresinde buluşmaya elimde bir Renoir tablosuyla gittim.

Son, I once walked out of the met holding a Renoir.

Ve sadece biraz baskı hissediyorum diye, onu bırakmam pek erkekçe bir davranış olmaz.

And I wouldn't be much of a man if I walked out on her just because I was feeling a little pressure.

We walked through the darkness

Çatkapı içeri girdi.

She just walked in.

Kapıya çarptım.

I walked into a door.

Amcan seni yüz üstü bıraktı, Frank.

Your uncle walked on you, Frank.

Amy'nin parfümünü sıkıp odaya gelmişti.

She got in Amy's perfume and walked in reeking.

Bu davanın içindeydi ve bir şey belli etmedi bile.

Walked into this and didn't even blink.

Gelmişsin.

Love walked in my door? Ты пришёл.