Your traduction Russe
1,772 traduction parallèle
Çeviri : nazo82 İyi seyirler.
♪ How I Met Your Mother 8x08 ♪ Twelve Horny Women Original Air Date on November 26, 2012
# May God bless and keep you always # # and may your wishes all come true # # may you always do for others # # and let others do for you # # may you build a ladder to the stars #
Родители 4 сезон 8 серия "Совместные выходные" Перевели : Atabaska, sanika _ san, WaterLove, sikildyavka
Çeviri : nazo82 Ruthless İyi seyirler.
♪ How I Met Your Mother 8x06 ♪ Splitsville Original Air Date on November 12, 2012
Asla ama asla ama asla ama asla. Çeviri : nazo82 İyi seyirler.
Никогда, никогда.... ♪ How I Met Your Mother 8x09 ♪ Lobster Crawl Original Air Date on December 3, 2012
♪ and may your wishes all come true ♪ ♪ may you always do for others ♪
Перевели : sikildyavka, sanika _ san, WaterLove
# May God bless and keep you always # # and may your wishes all come true # # may you always do for others # # and let others do for you # # may you build a ladder to the stars #
Родители 4 сезон 10 серия "Переполох в раю" Перевели : WaterLove, sikildyavka, sanika _ san
- Pekala, BlueBell'deki hayatınla ilgili her şeyi öğrenmek istiyorum, ama... önce eczaneye uğrayıp sana bir cımbız alalım.
So, I want to hear all about your life in BlueBell, but let's stop by a drugstore and buy you a tweezer first.
Kahverengi senin rengin, gözlerini ortaya çıkaracak. Tansy.
Brown is your color, brings out your eyes.
- Evet, verdin... evini boyadığımda.
Yeah, you did when I painted your house.
- Oh, yo, hayatta olmaz.
Oh, not on your life.
- Bak, anlaşamadığınız şeyler olduğunu biliyorum ama... yarın hakemlik yapmam gereken on-dört yarışma daha var... ve benim buna gerçekten ihtiyacım var.
Look, I know you two have had your differences, but... I got 14 more contests to judge tomorrow, and I need this.
Lütfen, kalbinde Ruby'ye ulaşmanın... bir yolunu bul.
Please, find it in your heart to just reach out to Ruby.
- Bir hafta bekle, bir ay bekle... ama yeni kız ardaşına şimdi evlenme teklif edemezsin. Lemon'un yalnız geçirdiği ilk Noel'de olmaz.
Just wait a week, wait a month, but you can't propose to your new girlfriend now, not on Lemon's first Christmas alone.
Küçük dostun, Dr. Hart, Noel Baba'yı kaçırtmış olabilir ama... biz BlueBell'in çocuklarına... güzel zaman geçirtmeye kararlıyız.
Your little pal, Dr. Hart, might have driven away Santa, but we are still determined to show the children of BlueBell a good time.
Bir an aklını kaçırdığını düşündüm.
For a second I thought you lost your mind.
- Ve kız arkadaşını geri kazanmanı sağlayacak mükemmel hediyeyi... bulmana yardım ederek yaptıklarımı telafi etmek istiyorum.
And I want to make it up to you by helping you find the perfect gift to get your girlfriend back.
Sen neden ho-ho-ho alıştırması yapmıyorsun?
Why don't you practice your ho-ho-ho-ing?
- Zavallı Lemon... mihrapta terkedildikten... sonraki ilk tatilin olunca benim mutluluğumu... dinlemek senin için çok zor olmalı.
Poor Lemon... must be so hard for you to hear about my happiness when it's your first holiday since being left at the altar.
- Ne derler bilirsin... göbeğini pelte gibi titret gitsin.
Знаешь, как говорится. Just shake your belly like a bowl full of jelly.
Belki, benimle bir saniye bile yalnız kalmama... planından bir anlığına ayrılabilseydin, seni hiç de yargılamadığımı fark edebilirdin...
Maybe, if you had taken one second out of your plan to not spend one second alone with me, you might have noticed that I haven't judged you at all.
Şu eski pikabın kızağın olduğunu... söylediğini hatırlıyor musun?
Remember when you used to call that old station wagon your sleigh?
- Bana ailenin bu yönünden hiç söz etmemiştin.
You never told me any of that stuff about your family.
Sen her nedense Lemon Breeland'in hayatının aşkı olduğundan söz... etmeyi unutmuşken sana nasıl güvenebilirim ki?
How can I trust you when you somehow forgot to mention that Lemon Breeland was the love of your life?
Bak, armutun en sevdiğin meyve olduğunu biliyorum... artık işe giderken çantanda... zedelemeden taşıyabileceksin.
See, I know that pears are your favorite fruit, so now you can take one to work in your briefcase without it getting bruised.
Bazı büyük hatalar yaptım... ve bunları senin gözlerinden görmek istemedim.
I did. I made some big mistakes, and I didn't want to see them through your eyes.
- Hayatınla ilgili bazı kararlar verdin... ki ben bunları sorguluyorum... en başta, benden bu kadar uzakta yaşamayı seçmeni, ama...
You have made some decisions in your life that I absolutely question.
O'nunla birlikte olmak istiyorsan... benim ve daha kötüsü kendinin... yersiz korkularının... seni mutlu olmaktan alıkoymasına izin verme.
Beginning with your choice to live so far away from me, but if you want to be with him, don't let my irrational fears, or worse, your irrational fears, stop you from being happy.
Sadece bize, büyük-büyükannen gibi efendilik bağını kırabilecek ve eski Val gibi bizi bitip tükettirmeyecek birini nerede bulabileceğimizi söyle.
Just tell us where we can find someone like your great-grandma who can break the sire bond and won't flake out on us like old val did.
♪ and may your wishes all come true ♪
Серия 11 "С удивлением застаю я такую картину" Перевели :
- Nefesini boşa harcama.
Save your breath.
Why, I'm gonna gouge your eyes out, both of you bunion-heads!
Я вырву ваши глаза, два идиота!
Onun borcunu ödemek için kendi kıçını ortaya koymandan nefret ediyorum.
Я ненавижу, что вы работаете your ass off чтобы расплатиться с долгом.
Your Highness 2'yi yapmasak olmaz mı?
Как насчет "Храбрые перцем 2"?
Senin kendi oğluna saldırırken duymak.
And to hear you tear into your own son.
Ama oğluna kalbini, tüm cömertliğiyle açmazsan 39. yılımıza giremeyeceğiz.
ut if you can't find a generous place in your heart для твоего сына We're not going to make it to thirty-nine!
Sana göre ben yaşlı, şişman Mattie Fae halayım.
I mean, I know to you, I'm just your old fat Aunt Mattie Fae.
- Lanet aklını mı kaçırdın?
Are you out of your goddamn mind?
Bize konuşmalar yapmadan önce kendi sorunlarını hallet.
Anyway.. You have your own hash to settle. Before you start making speeches to the rest of us.
Şu yüzündeki hüzünlü ifadeyi sil de balığını ye.
Now, wipe that tragic look off your face and eat some catfish.
Yedin mi sen balığını?
Did you eat your fish?
Baban otuz garip yıl boyunca kendini harap etti.
Your father tore himself up over it, thirty some-odd years, but..
Fakat baban yine de farkındaydı.
But your father knew.
Banka kasanızdaki bütün paranı aldıktan sonra tabii...
After you got your money, out of your safety deposit box...
Bir anlaşmamız vardı.
We had.. You have to understand, for people like your father and me, who never had any money, ever, as kids, .. an arrangement.
Babamın kendisini öldürmesine mani olabilseydin kasanıza gitmene gerek kalmayacaktı.
If you could've stopped Daddy from killing himself, you wouldn't have needed to get into your safety deposit box.
Ama ben... Babanla ben... - Biz...
I was, your father and me both, we were...
Hayır ama. Sadece o ve ben vardık bu evde. Sizin bakımınıza ve rahatınıza adanarak yaşanmış hayatlar ve sonrasında bu karanlıkta bir başımıza kalışımız terk edilişimiz.
No, just him and me, in this house, alone in the dark, abandoned, wasted lifetimes devoted to your care and comfort.
Sapla o eleştiri oklarını kalbime, durma. Ama sakın hata yapayım deme. Kanı benim elimde olduğu kadar seninkinde de var.
You stick that knife of judgment in me, go ahead, but make no mistake, his blood is just as much on your hands as it is on mine.
Hayaletini görmek için
To see your ghost
Güzel, Bü bir tür... komik isim for a fellow with your particular expertise.
Чтож, довольно забавное имя для человека с такой подготовкой
- Yardımın gerekiyor... kasabada Hal'den başka Noel...
I need your help.