Yüzüğün traduction Russe
328 traduction parallèle
Yüzüğün çalınıp çalınmadığını kontrol ediyoruz.
Мы должны проверить ваше кольцо, не было ли оно украдено.
Hediye! Yüzüğün de öyle -
И твое кольцо тоже подарок...
İşte paran, işte yüzüğün.
Вот деньги, а вот кольцо.
İşte yüzüğün.
Вот твое кольцо.
İşte düğün yüzüğün.
Вот твое обручальное кольцо.
Kölelik yüzüğün.
Кольцо рабыни.
Bir yüzüğün olmalı.
У тебя должно быть кольцо.
Yüzüğün nerede?
А где твое кольцо?
Evlilik yüzüğün yok.
Кольца-то нет.
Bu yüzüğün bir şey yaptığını mı söylüyorsun?
Хочешь сказать, что от этого кольца будет толк?
O yüzüğün beş para etmeyeceğini size söyleyebilirim.
А мог бы сказать, что вообще ничего не стоило.
"Elinde bir yüzüğün yoksa, dostum sakın öpüşme."
"Не целуй его, друг мой, пока на пальце у тебя не будет кольца".
Bak, yüzüğün hâlâ bende!
Смотри, кольцо всегда со мной.
- Ama bu senin düğün yüzüğün.
- Но это же твое обручальное кольцо!
Ama o havuzun içine giren kişide de o yüzüğün aynısı vardı.
Но тот, кто побывал в бассейне, у него такое же кольцо.
Yüzüğün.
Ваше кольцо.
Bu yüzüğün beni diğer kadınlardan çok sevdiğini anlatmasını istiyorum.
Этим кольцом ты покажешь мне, что ты любишь меня больше всех.
Sevdiğin birine sana alacağı yüzüğün karşılığında bunu verirsin. Evlendiğinizde takacağın yüzüğün şimdilik yerini tutacak olan yüzük.
Понимаешь, ты даешь тому, кого любишь кольцо вроде оплаты за другое кольцо которое получаешь, когда женишься.
O yüzüğün taklit olduğunu nasıl bildin hiç bir fikrim yok.
Даже не знаю, мать твою, как ты узнал, что это кольцо - липа.
Yani bana aldığın ilk yüzüğün değersiz bir şey olduğunu biliyordun?
Значит, ты знал, что первое кольцо, которое ты купил мне, была барахлом?
Yani o yüzüğün yeri doldurulamaz mı diyorsun?
Так что, можно сказать, кольцо - незаменимо.
Yani yüzüğün büyülü olduğunu bile söyleyebilirsin.
Так что, можно сказать, это волшебное кольцо.
Emily, o yüzüğün bir ördeğin bağırsağı içinde iki gün geçirdiğini biliyor muydun?
Эмили, а ты в курсе, что это кольцо два дня провело у утки в кишках?
Yüzüğün üzerine söz veriyorum, Marge. Asla sözümden dönmeyeceğim.
Клянусь, твоим перстнем, Мардж Я никогда не вернусь.
Oh hayır... bu senin şanslı yüzüğün, Onu Yuri Gagarin sana vermişti!
Не надо. Это твой талисман. Подарок Юрия Гагарина.
Madem eksiklikleri konuşuyoruz yüzüğün jakuzimin başucunda..... fitili sonuna gelmiş on sevdiğim mumun yanında ne arıyordu?
Раз уж мы выясняем недостающие детали, мне вот интересно что твоё кольцо делало на краю моего джакузи рядом с моей любимой ароматизированной свечкой которая была сожжена до фитиля?
Pekala, bu kayıp yüzüğün gizemini çözüyor.
С кольцом решили мы вопрос,
Yüzüğün nerede?
- Где твое кольцо?
Senin yüzüğün değil.
Не твое?
Ama ben bu yüzüğün Capri'nin, erkek kardeşi için ölmeyecek olan sevgisini simgeliyor sanıyordum.
А я думала, что это кольцо - символ вечной любви Кэпри к брату.
Teklif ederken vereceğin o yüzüğün bana satılmış olması gerekiyordu.
Вы купили кольцо, которое предназначалось мне.
Orta Dünya'nın özgür ülkeleri Yüzüğün etkisinde kaldı.
Один за другим свободные народы Средиземья покорялись власти Кольца.
Ama Yüzüğün gücünü yenmek neredeyse imkansızdı.
Но могуществу Кольца нельзя было противостоять.
Ama Yüzüğün hiç hesaba katmadığı bir şey oldu.
Но вышло так, что Кольцо подстерегла неожиданность.
Yüzüğün Bilbo'da olduğunu bilen biri daha var.
Есть один, который знает, что Кольцо было у Бильбо.
Yüzüğün varlığını her zaman hissederler gücü onları çeker, peşini asla bırakmayacaklar.
Все время чувствуют они что Кольцо где-то здесь, рядом оно притягивает их к себе. Они будут охотиться за тобой до конца.
Ya Yüzüğün gücünü seç ya da kendi sonunu.
Смирись с властью Кольца или смиренно прими свою погибель!
Yüzüğün tek bir efendisi var.
Есть только один Властелин Кольца.
Isildur'u Hüküm Dağı'nın kalbine götürdüm. Yüzüğün yapıldığı ve yok edilebileceği tek yere.
Я привел Исилдура к огненному сердцу Роковой Горы туда, где было выковано Кольцо и где можно было уничтожить его.
Yüzüğün gücü birer birer hepsini yok edecek.
По одному, оно погубит их всех.
İstediğim safir yüzüğün renginde.
Я хотела купить кольцо с сапфиром такого оттенка.
Sana bahsettiğim yüzüğün büyük bir sihri olduğunda daha da çok inandım.
Кольцо, о котором я тебе говорил - Я действительно думаю, что это очень серьезный, важный талисман.
Yüzüğün nerede?
Я хочу спросить тебя кое о чем.
Yüzüğün müydü o?
Это твоё кольцо?
- Yüzüğün nerede?
- А где твое кольцо?
Yüzüğün nerede?
Где кольцо?
Bu da nişan yüzüğün mü?
" это твое обручальное кольцо?
Nick de, yüzüğün peşinden okyanusa atlıyor.
Ник ныряет в океан чтобы достать его.
Yüzüğün canı cehenneme.
К черту кольцо.
Yüzüğün de büyükmüş.
Блин, кольцом попала!
İşte yüzüğün.
- Я возвращаю тебе кольцо.