Çekim traduction Russe
1,865 traduction parallèle
Bu kameralar geceleyinde mükemmel çekim yapabiliyor
B том углу, чтобы было видно, кто вxодит и выxодит
Ben çekim ekleriyle boğuşurken, sen sürekli AA alıp bütün atletizim ödüllerini topluyordun.
Скорее меня, страдающую над спряжениями, в то время как ты получал одни "5" - ки и выигрывал спортивные награды.
Çekim başlıyor.
Свет.
Sahne 34, çekim 1.
Сцена 34, дубль первый.
Stüdyodaki çocuklar, lütfen çekim sırasında dağıttığım şapkaları, oyuncakları ve tasarruf bonolarını geri verin. Harika bir şovdu, Krusty.
А вы, дети в студии пожалуйста, верните мне все шляпы, игрушки и сберегательные облигации которые я выдавал во время записи.
Aramizda bir çekim, Beni yere düsmekten kurtaran tek sey.
Притяжение между нами, единственная вещь, не позволяющая мне вернуться на Землю...
Jody ile aramda bir çekim oldu.
Она мне нравится.
Cinsel değil, sadece çekim.
Оно не сексуальное. Это просто напряжение.
Aramızda bir çekim kalıp kalmadığına bir göz atmalıyız.
Давай проверим, осталась ли между нами искра.
Yerçekiminin normalde kırmızı kan hücreleri üzerinde çekim gücü vardır. Çörek biçimine sokarlar.
Гравитация сжимает эритроциты, так что они выглядят как пончики.
Çekim gücümüzü inkar edemeyiz.
Наше притяжение всегда было несомненным.
- İşte, çekim yapıyorduk.
- На работе. Съёмки...
Cinsel çekim üzerine pek çok şey okudum ve en çok ilginin ergenlik öncesine karşı olduğunu biliyorum.
Я много читала о сексуальных предпочтениях и знаю, что чаще всего предпочитают препубертатов.
"100 akıllı erkekten, 100 öneri," beşinci bölüm ilk çekim
Сто умных мыслей, сцена пятая дубль один.
Bu havuzun ayrı bir çekim gücü var, değil mi?
Да.
- Fotoğraf çekim malzemesi olmam.
- Я не даю фотосессий.
- İstediğim gibi beni yavaş çekim hayal ettiniz mi?
- Вы представили меня в замедленном движении, как я просил?
Alexander, bugünkü çekim için yapılan değişiklikler nerede?
Александр, где изменения для сегодняшних съемок?
Haley, bu klip için günlük 50.000 $ harcıyoruz. Beyaz bir perdenin önünde, çoraptan kuklalarla çekim yapmayacağım!
Хейли, мы тратим по 50 тысяч долларов в день на это видео, и я не буду снимать кукол из носков на фоне белой простыни.
Staten Adası feribotunda nasıl çekim yapacağını ve beşinci caddeyi nasıl kapatacağını düşünmen gerekecek.
Вам нужно будет узнать насчёт съёмок на пароме Стейтен Айленд, туда и обратно, а также как вы сможете перекрыть Пятую Авеню.
Karanlık enerji ne olursa olsun, ister anti-çekim, ister matematiğin tuhaf enerjisi sihirli özellikleri var görünüyor.
Независимо от того, что темная энергия, кажется антигравитацией, фантастическая энергией или математике, она имеет, волшебные свойства.
Yani, bulutsuların içindeki hidrojen ve toz kümeleri çok yavaş hareket etmektedir. Bulutsular içindeki bileşen parçacıklarını bir arada tutan çekim kuvveti ancak bu aşırı soğuklukta sağlanabilir.
Внутри газовых облаков молекулы водорода и пыли движутся очень медленно, и только при такой низкой скорости на них начинают действовать силы притяжения.
Yani zayıf olan çekim kuvveti artar ve hidrojenler kümeleşmeye başlar.
Под действием гравитации молекулы водорода притягиваются друг к другу.
Devamında bu hidrojen kümeleri çekim kuvveti yüzünden daha da yoğunlaşır ve ısınmaya başlar.
С течением времени, благодаря притяжению, водородные облака становятся всё плотнее и плотнее и разогреваются всё сильнее.
Bu kütle yoğunluğu sayesinde çok uzaklara kadar etkisini gösterebilecek çekim kuvvetine sahiptir.
Этим и объясняется его "дальнодействующая сила" - гравитация.
Yani çekim kuvveti sayesinde esaretindeki bütün gezegenleri kendisine esir etmektedir.
Сила тяготения Солнца доминирует в Солнечной системе, она удерживает все планеты.
Ama bu kirli kartopu bulutu yine de Güneş'in çekim kuvveti altındadır. Burası da 50.000 astronomik birim uzaklıkta. Bizim boyutlarda Güneş'e uzaklığı 1,5 km.
Они притягиваются к Солнцу его гравитационным полем, хотя и находятся на расстоянии 50 тысяч астрономических единиц.
Kümenin yoğunluk artıkça kütle çekim kuvveti de artmaya başladı.
Так как его плотность была выше, то он обладал большей силой тяготения.
Kütle çekim kuvveti bulutsunun sıkışmasına neden olurken, korunan dönüş,... içe doğru oluşan kütle çekim kuvvetinin dengelenmesini ve sabit bir disk şeklinin oluşmasını sağlamıştır.
Тяготение вызвало сжатие туманности, а сохранение угла вращения привело к образованию силы, которая сбалансировала внутреннюю тягу и позволила сформировать стабильный диск.
Satürn'ün kütle çekim kuvveti altında, her bir halka parçası gezegen etrafında imkansızcasına ince tabakalar halinde yörüngeleşmektedir.
Захваченные силой гравитации Сатурна, фрагменты колец вращаются вокруг планеты, образуя невероятно тонкий слой.
Bir teoriye göre esasında Güneş Sisteminin uzaklarından sürüklenmiş ve Satürn'ün kütle çekim kuvvetine kapılmış bir kuyruklu yıldızdır.
Согласно одной из теорий, это ядро кометы, прилетевшей из отдалённых уголков Солнечной системы и захваченной гравитационным полем Сатурна.
Yani kütlesel çekim, yörüngesinde hareket ederken değişmektedir.
Сила притяжения, действующая на него, меняется в зависимости от того, в какой точке орбиты он находится.
Enseladus yörüngede hareket ederken Satürn'ün çekim kuvveti gerçekten ayın şeklini etkiler.
В процессе вращения энцелада вокруг Сатурна, гравитационное поле Сатурна деформирует его.
Satürn Sisteminde halkalarının düzenini, güzelliğini ve giriftliğini oluşturan, açık ki rüzgar değil ama farklı bir kuvvet olan, kütle çekim kuvvetidir.
что касается колец Сатурна, их красота, сложная структура и порядок, зависят, естественно, не от ветра, а от действия другой силы - тяготения.
Kütle çekim kuvvetinin etkisini yerinde görebiliyoruz. Aylar halkalara yakın geçerken kütle çekimlerinin halka parçalarını kendisine çekmesiyle halkaların şeklini bozmaktadır.
Когда спутники приближаются к кольцам, эти поля, притягивая фрагменты колец, искажают их форму.
Bu kısa mesafeli çekim etkileri halka düzenlerinin çoğunda göz önü alınabilir.
эти кратковременные гравитационные возмущения оказывают заметное влияние на многие фрагменты колец.
Ama bazen aylar çok daha uzaklardan çekim etkilerini icra etmekte ve bunu yaparken kütle çekiminin kurnaz etkisini de ortaya çıkarmaktadır.
но иногда силы притяжения спутников могут распространяться и на более далёкие расстояния. это еще раз демонстрирует нам, как "изящно" действует сила притяжения.
Bu güzellikleri çekim kuvvetinin kaos üzerin - deki oymacılığının güzel bir gösterimidir.
их чёткая структура является примером того, как благодаря гравитации из хаоса возникает порядок.
Her bir dönüşte, iki gezegen aynı hizaya giriyordu. Bu da kütle çekim kuvvetinde artışına neden oluyordu. Haliyle bütün gezegenlerin yörüngelerinde tahribata yol açıyordu.
С некоторой периодичностью две планеты выстраивались в одну линию, вызывая сильнейшее гравитационное возмущение и внося хаос в орбиты всех остальных планет.
Gezegenler ve ayları kütle çekim kuvveti ve bugün etrafımızda gördüğümüz döngüsel düzenlerin temeli olan açısal momentumun zarif etkileşimin evrensel olan kanunlarıyla yaratıldı.
Планеты и их спутники появились благодаря универсальным законам, тонкому взаимодействию сил притяжения и сохранения углового момента. эти силы и вращают известные нам миры.
Daha büyük bir gezegende, çekim kuvveti daha büyüktür.
Чем больше масса планеты, тем выше сила её притяжения.
Merkür'de, aynı hacimde, 100,000 civarındadır. bu 10 milyar * milyar daha azdır. Gezegenler atmosferlerini çekim kuvveti vasıtasıyla tutarlar.
На Меркурии же в таком же объёме воздуха будет содержаться лишь сто тысяч молекул, что в 10 миллионов миллионов раз меньше, чем на Земле.
Yani daha büyük gezegenlerde, daha ağır gezegenlerde, atmosferini tutmak, daha güçlü çekim gücüyle gezegen için daha kolaydır.
Чем больше масса планеты, тем сильнее её гравитация, и тем легче планете удерживать свою атмосферу.
Uzayda yan yana yer alıyoruz, aynı materyalden oluşuyoruz hemen hemen aynı büyüklükteyiz ve çekim gücümüz ve ağırlığımız benziyor.
эти планеты - настоящие соседи, по космическим меркам. Они сформированы из одного вещества, имеют практически одинаковый размер, массу и силу тяготения.
Jüpiter'in atmosferi Öyle kalındır ve çekim gücü o kadar güçlüdür ki bulutlardan 20,000 kilometre aşağıda basınç Dünya'nın yüzeyindeki basınçtan 2,000,000 kere büyüktür.
Атмосфера Юпитера такая плотная, а сила тяготения настолько сильна, что при погружении вглубь планеты на 20 тысяч километров давление будет в 2 миллиона раз больше, чем на поверхности Земли.
Sıcak gazlar, bir gezegenin çekim gücünden kaçmak için soğuk gazlara göre daha fazla enerjiye sahiptir.
Горячий газ обладает большей энергией, чем холодный, что позволяет ему преодолевать силу притяжения планеты.
Çekim gücü daha zayıftır, ve Güneş sisteminde bizimle aynı yerde olsaydı, atmosferini üzerinde tutmayı başaramazdı.
Его сила тяготения намного слабее. Если бы он находился в той же области Солнечной системы, что и наша планета, ему бы не удалось удержать свою атмосферу.
Çünkü atmosfer öyle yoğun ve uydunun çekim gücü öyle zayıfki, metan damlaları 1 cm büyüklüğünde ve gezegenimizde yağan kar tanecikleri kadar yavaş düşer.
В силу плотности атмосферы и слабой гравитации спутника, капли метанового дождя достигают размера в сантиметр и падают на поверхность так же медленно, как снежинки опускаются на поверхность Земли.
Gerçekten tam olarak ne olduğunu ancak uzman kişiler yavaş çekim kameraları ile anlayabilirler.
Но что в действительности происходит, эксперты начали понимать лишь с помощью камер с режимом супер-замедления.
Yavaşlatılmış gerçek çekim gerçekte onların, ıslak hamburgerler olduğunu gösteriyor.
Замедленный, реально отснятый материал показывает, что на самом деле они... как... сырые гамбургеры.
Çekim gücü, Evren'deki bilinen en zayıf kuvvettir.
Сегодня сила тяготения - самая слабая из известных нам сил Вселенной.