Çok kötü bir şey oldu traduction Russe
64 traduction parallèle
Lütfen yardım et. Bana çok kötü bir şey oldu.
Со мной случилось что-то страшное.
- Çok kötü bir şey oldu.
- Большое несчастье.
- Baba, çok kötü bir şey oldu.
- Папа, это ужасно! Сядь!
Salish, çok kötü bir şey oldu.
Сейлиш, случилось ужасное.
Lucien, çok kötü bir şey oldu.
Люсьен, это ужасно.
Çok kötü bir şey oldu.
В наше время нужно быть осторожной.
- Çok kötü bir şey oldu.
- Случилось страшное.
Dinle... Gerçekten çok kötü bir şey oldu.
Слушай, случилось что-то действительно ужасное.
Beş yaşındayken Noel'de çok kötü bir şey oldu ve bana öyle kızdı ki köprücük kemiğimi kırdı.
Как-то под рождество, когда мне было пять... я попал к нему под раздачу и он сломал мне ключицу.
Çok kötü bir şey oldu ve uzaklaşmak zorunda kaldım.
Что-то ужасное случилось Мне надо было сбежать.
George, çok kötü bir şey oldu!
Алло? Джордж, случилось что-то ужасное!
Phil? Ben Meredith. Çok kötü bir şey oldu.
Фил, это Мэридит, случилось что-то странное.
İçince çok kötü bir şey oldu!
и его понесло!
Çok kötü bir şey oldu.
Случилось нечто ужасное.
Sanırım ona çok kötü bir şey oldu.
Я думаю, что с ним случилось что-то действительно страшное.
Çok kötü bir şey oldu.
Произошло кое-что очень неприятное.
Çok kötü bir şey oldu.
Случилось что-что ужасное. Что? Что случилось?
Ben tam onu almaya gidiyordum ama sonra çok kötü bir şey oldu.
Я как раз за ней шла, но случилось нечто ужасное.
Aslında çok kötü bir şey oldu.
Вобще-то случилось нечто ужасное.
Çok kötü bir şey oldu.
Кое-что ужасное.
Gerçekten, dizime çok kötü bir şey oldu.
С моим коленом случилось нечто ужасное.
Ama ona çok kötü bir şey oldu.
Даже Джеремайя С ней случилось что-то ужасное
Dinle, Beth kötü şeyler oluyor çok kötü bir şey oldu.
Послушай, Бет, произошла ужасная трагедия.
Sonra çok kötü bir şey oldu.
А затем произошла ужасная вещь
Çok kötü bir şey oldu. Beni görene kadar bekle.
Увидишь меня, волосы дыбом встанут.
Sizinle tanışmadık ama çok kötü bir şey oldu.
Мы не встречались... но случилось нечто ужасное.
Dün gece çok kötü bir şey oldu. Beni tamamen değiştirdi.
Кое-что, что полностью изменило меня.
Çok kötü bir şey oldu.
Случилось ужасное.
Çok kötü bir şey oldu.
Всё очень-очень плохо.
Declan, aman Tanrım. Çok kötü bir şey oldu.
Деклан, Господи, случилось что-то страшное
Yaralandığında, sana çok kötü bir şey oldu sandım.
Я так сильно... испугалась за тебя.
Aslında, çok kötü bir şey oldu.
Вообще, случилось нечто ужасное....
Gerçekten çok kötü bir şey oldu.
Что-то очень плохое.
Çok kötü bir şey oldu.
Произошло нечто ужасное.
Çok kötü bir şey oldu.
Случилось кое-что ужасное.
- Çok kötü bir şey oldu...
Случилось что-то ужасное и...
Clarinda, çok kötü bir şey oldu!
Произошло нечто ужасное!
Çok kötü bir şey oldu.
Случилось что-то ужасное.
Çok kötü bir şey oldu.
Произошло кое-что ужасное.
Çok kötü bir şey oldu.
Как так получилось...
Kötü bir şey oldu. Gerçekten çok kötü bir şey.
- Случилось что-то ужасное.
Bu çok kötü oldu ama elimden bir şey gelmez sanırım.
Я глубоко разочарован, но что поделать.
- Çok kötü bir şey oldu.
Произошло кое-что плохое.
Oradaki olay için üzgünüm, aniden öyle korktum ki. Neler oldu bilmiyorum. Bir bana bir şey mi yaptı bilmiyorum ya da ya ben çok kötü bir şey yaptıysam?
извините, мне вдруг стало очень страшно я не знаю что происходит. я не знаю может кто то сделал что то плохое со мной, что если я сделала что то плохое?
Çabuk atla! Iku'ya çok kötü bir şey oldu!
Скорее возвращаемся!
Sen uyuyakaldığında ve Phillip ve ben seni ararken çok daha kötü bir şey oldu.
Видишь ли, пока ты спала, а мы с Филиппом искали тебя, произошло нечто страшное.
Diğer her şey bir yana Lucy'nin ölümü program için çok kötü oldu.
Ко всему прочему смерть Люси нанесла реальный вред программе.
Belki çok üstlerine gittim. Ama ne zamandan beri bu kötü bir şey oldu?
Может, я и был слишком напористым, но с каких пор это плохо?
Sana bir şey oldu, çok kötü bir şey. Ve korkuyorsun. Ama bu yüzden yargılanmayacaksın.
С Вами что-то случилось, что-то ужасное и Вы чувствуете страх и слабость, но Вам не будут за это осуждать.
- Çok kötü bir şey oldu dışardayken.
Ты знаешь.
Bak Sam, bir sürü şey yaşıyorsun biliyorum ve bizim şeyler çok kötü oldu ama, yani, en yakın arkadaşlarımdan biriydin sen.
Слушай, Сэм, тебе сейчас сложно, всё с нами кувырком, но всё же мы с тобой друзья.