Şekerleme traduction Russe
734 traduction parallèle
Düşününce, biraz şekerleme fena olmaz.
Слушайте, а немного отдохнуть не повредит.
Büyük mağazalar da seni çok sevecek... ve Noel kartpostal üreticileri... ve de şekerleme fabrikaları.
Кcтaти мaгaзины тoжe нe ocтaнутcя paвнoдyшными. A eщe типoгpaфии и кoндитepcкиe фaбpики.
Güzel, uzun bir şekerleme için epeyce zaman var.
Я еще могу вздремнуть.
Biz de gayet lezzetli yemekler yiyor olurduk. Ben gidip biraz şekerleme yapacağım.
Когда в двенадцать я проходил мимо кафе, они еще были там.
Helva, şekerleme, kokonat kekleri!
Халва, шербет, кокосовые пирожные...
Şekerleme ister misin Durga?
Хочешь сладкого, Дурга?
Bak, sana şekerleme getirdim.
Я ещё привёз для вас конфет.
- Şekerleme? - Oh, evet, lütfen.
Иногда смотрю фильм по два-три раза.
Şekerleme!
Мяса!
Bay Feldenstein'ın size sigara ve şekerleme getirdiği söyleniyor.
Известно, что господин Фельденштайн приносил вам конфеты и сигареты.
Şekerleme yapmak zorunda değilim ve sen de bunu yaptıramazsın!
Мне не надо спать. И ты меня не заставишь!
Şekerleme onun için kutsaldır!
И потом сиеста - это святое.
Hadi canım, bütün gün çalışan bir insan için şekerleme kutsaldır!
Это уж слишком. Я весь день вкалываю, а он ничего не делает. А его сиеста - это святое!
- Şekerleme yapacak mısın?
- Кри-кри, не хочешь немного вздремнуть?
Uzun ve güzel bir şekerleme yapabilirsin. Daha sonra akşam yemeği yeriz, sonra da piyanonun yanına oturur ve biraz şarkı söyleriz.
Вы сможете сладко вздремнуть, потом мы поужинаем, а затем... можно будет сесть за пианино и немного помузицировать.
İşe yaramaz piç kurusu, Şekerleme yapıyorsun ha!
Ленивый ублюдок нежится!
Şekerleme mi? Şekerleme olduklarını sanıyorum.
Трюфеля, кажется это трюфеля!
Şimdi de biraz şekerleme yap bakalım.
Хорошо. А теперь будь паинькой.
soluklarında şekerleme kokusu varsa eğer.
За то, что падки к сладким пирожкам.
- Şekerleme?
- Лакрицы?
Kek getirmiş. Şekerleme bile getirmemiş.
Принес одно пирожное для группы людей, а не весь ассортимент!
ŞEKERLEME
Конфеты. Газеты.
Öğleden sonra, büyükler şekerleme yaparken...
Что дальше? После обеда, когда взрослые спали...
Dün şekerleme yaparken onu gördüm.
Я видел, как она дремала вечером.
- Şekerleme. - Buralarda nasıl sır saklanır ki?
- еимаи ламитаяи. - поиос лпояеи ма йяатгсеи лустийо еды пеяа ;
Onu şekerleme kokusunu alacak şekilde eğittim.
том елаха ма амайакуптеи ламитаяиа.
Albay Tigh, Boxey Muffy'i şekerleme kokusunu alacak şekilde eğitti.
сумтацлатаява таи, о лпонеи ейпаидеусе том лажи ма амайакуптеи ламитаяиа!
Omega, buraya biraz şekerleme göndersinler.
ылеца, пес ма жеяоум леяийа ламитаяиа.
Daha çok şekerleme!
Прибавь те жару!
O benim çalar saatim, şekerleme yaptığım zamanlar için.
- Будильник. Будильник мой звонит.
Bu da şekerleme.
Гляди, это леденец.
Sen şekerleme yapıyorken neredeyse bir meteora çarpacaktık.
Мы чуть не врезались в метеор, пока вы спали!
Zelig iyiydi, şekerleme yapıyordu, sandalyesini oturup kitap okuyordu.
Он был в порядке. Дремал. Читал, сидя в своем кресле.
Tamam Charlie'de sana şekerleme almaya gider.
Сейчас Чарли сбегает тебе за мороженым.
Köpeklerim şekerleme yapacaklar.
Мои собачки должны спокойно поспать.
Kek var, şekerleme var.
Проходите, День рождения, ешьте торт, вкусные вещи.
Şekerleme.
Леденец!
Yalnızca bir şekerleme çubuğuydu, ama gördüğüm en erotik şeydi.
Это простая конфета, но для меня это самая эротичная вещь в мире.
Bakıcı ona günde yalnızca bir adet şekerleme verecekti.
Мой муж просил давать ему по одной шоколадке в день, а остальные спрятать. Санитар согласился, он сказал :
Bana şekerleme vereceğini söyledi ama yiyecek karnesini bulamadı. - Öyle mi?
Она сказала, что дала бы мне ирисок, но не может найти свою товарную карточку.
Yeni bir gömlek olabilir, ofisinde şekerleme ya da iki bardak lezzetli, sıcak, koyu kahve.
Можно вздремнуть чуток в офисе, купить новую рубашку... или пару чашек хорошего, горячего, черного кофе.
Ben mutluluk diyarındaki büyülü adamım....... lolipop caddesindeki şekerleme evde otururum..
Я делаю людей счастливыми! Я - волшебник из страны счастья, с улицы Леденечной, из конфетного дома.
Bizde şekerleme yiyorduk.
Мы как раз ничего не делали.
Gördüğünüz gibi, Kaptan, 7 yaşımdayken, bana bir parça şekerleme verildi ve babamın oturduğu bir odaya, bir Cardassian tarafından götürüldüm.
Взгляните на это моими глазами, капитан. Когда мне было семь, меня угостили леденцом и кардассианин, его давший, привел меня в комнату, где сидел мой отец.
- Şekerleme.
- На ирис.
Bizim için de biraz şekerleme yapmak gelenektir.
А мы по традиции видим несколько снов.
Tanrı aşkına, elemanlar, siz bir tombul şekerleme grubusunuz.
Вы же сборище толстяков!
Şekerleme zamanı!
Два тридцать, сэр Уилфрид.
Ufak bir şekerleme.
Я немного посплю.
Sophie, işten sonra şekerleme yapıyor olmalı.
Софи прилегла вздремнуть после работы.
Tara'nın oraya gidip biraz şekerleme al.
- Каких?