1600s tradutor Turco
44 parallel translation
Twenty-four churches, if I'm not mistaken, including a few distinguished Baroque specimens of the late 1600s.
Yanlışım yoksa, 2400 kilise var... ve bunların bir kaçı, 1600'lerin Barok tarzında yapılmış.
French missionaries and explorers came in the late 1600s to trade with the Native Americans.
Yerli Amerikalılarla alış veriş için Fransız misyoner ve araştırmacılar 16. yüzyılda gelmişlerdi.
In the 1600s, snitches and gossips were made to wear something called a brank... which was an iron helmet that was placed on the head, enclosing it in a kind of cage.
1600'lerde, muhbirler ve dedikoducular demir bir miğfer giymeye zorlanırlardı... kafaya yerleştirilirdi ve bir kafes gibi çevrelerdi.
Back in the 1600s, after the Armada was defeated...
1600'lerde, Donanma yenildiği zaman...
The subject is peasants having a good meal, 1600s.
Hey millet - hepinize afiyet olsun 1600s.
It was built, uh- - It was built, uh, in the 1600s.
İnşası... 1600'lerde inşa edildi.
1600s?
1600'ler mi?
Locke believed that women had the ability to reason... that they should be given an equal voice... which was a shocking idea for England in the 1600s... and probably for a few people in here today, huh?
Locke, kadınların mantık yürütebilecek yeteneğe sahip olduğuna onlara da eşit haklar verilmesine inanıyordu ki, bu 1600'ler İngiltere'si ve muhtemelen buradaki birkaç kişi için dehşete düşüren bir fikirdi.
It's about a tasty beverage called Coca-Cola, invented some time in the 1600s.
Coca-Cola adlı lezzetli bir içecek hakkında. 1600'lü yıllarda icat edildi.
Trying to recreate some stuff they did in the 1600s.
1600'lerde yapılan bazı şeyleri yeniden yapmaya çalışıyorum.
It's a ballad from the late 1600s.
Bu 1600'lerden bir halk türküsü.
They're supposedly descendants of five families that settled the Ipswich Colony in the 1600s.
Hayır, 1600'lü yıllarda Ipswich Kolonisini kurmuş beş ailenin neslinden geliyorlar.
Anyway, back in the 1600s... a rabbi created this magic creature out of humble clay.
Her neyse. 60'lı yıllarda hahamın biri, kilden bu sihirli yaratığı yarattı.
It was a reenactment of a race that happened back in the 1600s.
1600'lerde yapılan bir yarışın temsili tekrarı.
Livin'in the 1600s, ll pious and crap.
1600'lerden kalma dindar pislikler.
These icons extend from the 1600s.
Bu ikonlar 1600'lere kadar yayılıyor.
Passing hands between many leaders in the early 1600s... the OrichaIcum reached Japan.
16. yüzyılın başlarında Orichalcum Japonya'daydı. Tokugawa ile Toyotomi arasındaki savaşın sonuna gelinmişti.
There was a man in the 1600s.
1600'lerde bir adam vardı.
Anyway, it was the 1600s, and I met a man,
Neyse, 1600'lerdi, ve ben bu adamla tanıştım.
In the 1600s, people used it as a cure for erectile dysfunction.
1600'lerde insanlar nefes kontrolünü ereksiyon bozukluğuna tedavi amaçlı kullandılar.
Turkish, mid-1600s.
Üzerinde bir kan lekesi, facia olurdu.
She's a cutthroat Italian who ruled Italy in the 1600s with her father and brothers.
1600'lü yıllarda, babası ve kardeşleriyle beraber İtalya'yı yönetmiş amansız bir İtalyan.
So, some time in the 1600s, the last tree was cut down.
Yani 1600'lü yıllarda son ağacı kestiler.
Back in the 1600s, the Dutch, they get speculation fever to the point that you could buy a beautiful house on a canal in Amsterdam, for the price of one bulb.
1600 lü yıllarda Hollandalılar ; lale soğanı üzerine öyle bir spekülasyon başlatmışlar ki tek bir lale fiyatına Amsterdam'da kanal üzerinde harika bir ev alabiliyormuşsun.
In the mid-1600s, Willis began a ground-breaking series of dissections, and I'm about to get a privileged glimpse of what he would have seen.
1600'lerin ortasında Willis çığır açıcı bir dizi diseksiyona başladı. Az sonra onun gördüklerinin ufak bir kısmına şahit olma ayrıcalığına sahip olacağım.
Your violin dates back to the early 1600s.
Kemanın 1600'lerin başından kalma.
A romance set in Salem in the 1600s.
1600'lerde geçen bir aşk hikayesi.
You know, brick, I bet that would've been a real conversation starter in the 1600s, but you know what men talk about today?
Brick, eminim bu muhabbet... 1600'lü yıllarda güzeldi. Ama bugün erkekler neyden bahsediyorlar biliyor musun?
By the early 1600s, at least a quarter of a million Japanese were Catholic.
1600'lerin başlarında en az çeyrek milyon Japon Katolik'ti.
She thinks it's still the 1600s. CORDELIA : No.
- Hâlâ 1600'lü yıllardayız sanıyor.
"In the 1600s, Father Antoine Estienne " was executed in front of Notre-Dame for killing his illegitimate child.
1600'lü yıllarda, Peder Antoine Estienne gayrimeşru çocuğunu öldürdüğü için Notre-Dame'ın önünde idam edildi.
The Vermeer he's talking about is Johannes Vermeer, the Dutch artist from the 1600s.
Bahsettiği Vermeer Johannes Vermeer, 1600'lü yılarda yaşamış olan Hollanda'lı sanatçı.
But museums don't loan stuff from the 1600s to video engineers with a wacky hobby.
Ama müzeler video mühendislerinin 1600'lere ait tuhaf hobilerini sergilemiyorlar.
Sometime in the 1600s, the council communicated for the first time with royals and grimms.
1600'lerde Konsey ilk kez kraliyet aileleri ve Grimmlerle iletişime geçti.
In the 1600s, most people thought that anything in the heavens was perfect, perfectly round, perfectly smooth, but Galileo depicted the lunar surface as we know it to be today, the sunlight bouncing off mountains, disappearing into valleys,
1600'lerde çoğu insana göre gökyüzündeki her şey kusursuzdu. Kusursuz derecede yuvarlak ve pürüzsüzdü. Fakat Galileo, Ay'ın yüzeyini bugün bildiğimiz gibi tasvir etti.
Isola Perduta, lost off the coast of Italy in the 1600s.
Isola Perduta, 1600'lerde İtalya kıyılarında kayboldu.
So its cargo is a wondrous mix of European products from the 1600s.
Böylece yükü 1600'lerin Avrupa ürünlerinin mükemmel bir karışımı hâline geldi.
Fort William. Built in the 1600s.
Fort William 1600'lerde inşa edilmiş.
The Dutch... they settled this area back in the 1600s, and judging from the looks of this thing, it could be that old.
Hollandalılar... 1600'lü yıllarda buralara yerleşmiş, görüntüsüne bakılırsa, bu şey o zamanlardan kalma.
And unlike the Dutch at the 1600s, we know how to fight something like that.
1600'lerde yaşayan Hollandalıların aksine, böyle bir şeyle nasıl başedilir biliyoruz.
This isn't the 1600s, or some places in the present.
1600'lü yıllarda veya günümüzde bazı yerlerde değiliz.
They were a large breed of cattle, went extinct back in the 1600s, apparently.
On yedinci yüzyılda nesli tükenmiş koca bir büyükbaş çeşidi.
Mid 1600s, Captain Henry Morgan captured the city of Porto Bello and held it to ransom.
1600 ların ortasında, Kaptan Henry Morgan Porto Bello şehrini ele geçirde ve fidye için tuttu.
Built in the 1600s, for centuries, it was a shelter, a refuge.
1600'lerde yapıldı. Yüzyıllar boyunca sığınma yeri oldu.