240 tradutor Turco
787 parallel translation
Park from Hadong sent 1000 big persimmons, Choi from Youngkwang sent 240 dried corvinas, Oh from Wando sent 10 abalones,
Hadong'dan Park Efendi on torba hurma Youngkwang'dan Choi Efendi on paket balık Wando'dan Oh Efendi deniz kulağı Taean'den Park Efendi otuz torba yosun ve tüm sekiz eyaletten daha bir çok haraç gönderildi.
" to apprehend a culprit who has yet to leave any trace behind.
.. gibi neredeyse imkansız bir görevle karşı karşıya. "102 00 : 10 : 11,840 - - 00 : 10 : 14,240" Katil kim?
$ 61,240.
61.240 dolar.
Out of 600 of us, about 240 were still alive,
600 kişiden 240 kişi halen hayattaydık.
1200 1,000 800 600.
365 300 240 180.
- That's 240 martinis you owe me.
- Bana 240 martini borçlusun.
Barkeeper, bring Mrs. Charles 240 martinis.
Barmen Bayan Charles'a 240 martini getir.
That's 150 miles.
Bu 240 kilometre yapar.
Yeah, 150 miles with Japs lining the whole way, waiting for him.
Evet, Japonların yol boyunca dizilip, onu beklediği 240 kilometre.
Only 240,000 miles!
Sadece 386.242 kilometre!
Five weeks later, I was down 240 feet trying to get a line around the Squalus when he died.
Beş hafta sonra, o öldüğünde ben 70 m derinde, Squalus çevresinde bir hat arıyordum.
Have you ever driven a car blindfolded at 150 miles an hour?
Gözün kapalıyken saatte 240 km hızla gittin mi hiç?
Mr. Richards, with gold at 240 shillings per fine ounce, That particle, estimating its value at, uh,.025, Would entail a loss of approximately six shillings.
Bay Richards, altının ons'u 240 şilin olduğuna göre bu parçacık, ki tahminen binde 25 ons olsa aşağı yukarı 6 şilinlik bir kayba yol açacaktı.
This place we're headed for, 1 50 miles east from Portland.
Gideceğimiz yer Portland'ın 240 kilometre doğusunda.
Offer her your arm.
455 00 : 33 : 38,170 - - 00 : 33 : 40,240 Ona "sevgilim azizem, kıymetlim, tatlım" dersiniz. Kolunuzu verin ona.
Two hundred forty million, no?
240 milyon, değil mi?
I'd guess about 60 acres.
Tahminimce yaklaşık 240 dönüm.
595,000 acres, to be exact.
Tam olarak 240.000 hektar.
He said 595,000 acres, Mama.
240.000 hektar dedi anne.
All 595,000 square miles?
240.000 hektarın tamamını mı?
Hm, 240 points.
240 puan.
240, eh?
240 öyle mi?
According to Mr. Sumner's figures, it will save, in this department alone, 6,240 man-hours a year.
Bay Sumner'ın hesaplarına bakılırsa sırf bu bölümde bize bir yılda 6,240 çalışma saati kazandıracak.
You are be carried through space by a ship of several tons weight, at a speed of some 150 miles per hour.
Birkaç tonluk bir gemi içinde, saatte 240 kilometre hızla uzaya doğru yol alıyorsunuz.
150...!
240 mı?
800.
240.
The vehicle is now at its full weight of 240 tons and all automatic transistors have been put on the vehicle.
Tüm otomatik transistörler aracın üzerine yerleştirildi.
20,000 at 12 to 1, that makes 240,000 for me.
20,000'in 1'e 12'si benim için 240,000 eder.
You've heard of Gettysburg. 240...
Gettysburg'ü duymuşsundur. 240...
How much did we blow?
- Üç körili pilava 360 yen, altı kola 240 tuttu, patlamış mısır ise 120... - Ne kadarını heba etmişiz?
What do they know?
616,5 00 : 44 : 56,240 - - 00 : 45 : 01,155 6. YILAN ÇUKURU
I think, if any of us imagined, really imagined what it would be like to go into a tree at 150 miles an hour we would probably never get into the cars at all.
Eğer içimizden biri saatte 240 km / s hızla bir ağaca çarpmanın nasıl bir şey olduğunu gerçekten hayal edebilseydik muhtemelen bu araçlara hiç binmezdik. Hiçbirimiz hem de.
Now who says $ 240.000?
Pekala 240,000 $ diyen var mı?
Who says $ 240.000?
240,000 $ diyen birisi var mı?
- What's the tab?
- Borcum nedir? - 240.
- 240 years.
- 240 yıl.
Two-twenty. Two-forty.
220. 240.
Here you are, 12 guineas in silver.
Buyur, 240 şilinlik gümüş.
According to the laws and the Social Defense Code, articles 142, 240, 741, and 742 of the Criminal Procedure Code, we conclude that we must acquit and we acquit defendant Sergio Carmona of the crime of rape the Public Prosecutor attributes to him.
Sosyal Güvenlik Yasası'ndaki 142, 240, 741 ve 742'nci maddeler uyarınca Suç Hukuku kurallarına göre kararı açıklıyorum : Beraat etmeli, sanık Sergio Carmona bölge savcısının kendisine isnat ettiği tecavüz suçundan beraat etmelidir.
We've got him on the last lap... at 149.06 miles per hour.
Son turda yaptığı hız... saatte 240 km.
16,240 $ 20 bills, 19,871 $ 10 bills,
16,240 tane 20 dolarlık. 19,871 tane 10 dolarlık.
The capital of Auvergne is 240 miles from Paris and 37 miles from Vichy, which was the capital of France from 1940 to 1944.
Auvergne'in merkezi Paris'ten 240 ve 1940-1944 yıllarındaki Fransa'nın başkenti Vincy'den 60 km uzaklıkta.
Can you imagine that. 8 foot of Watutsi!
Bir hayal edin. 240 cm Watutsi.
Not one on another's shoulders, oh no - 8 foot of solid Watutsi.
Deve güreşi pozisyonu yok. 240 cm saf Watutsi.
Well... $ 1 240.
1240 dolar. Nasıl istersin? Hesaba mı, para mı?
Two hundred forty million!
240 milyon!
240 above 130.
240'a 130.
240 BUCKS.
Evet, olmalı.
The alarm hasn't been given, but the time must be near the count.
Araç şu anda 240 ton ağırlığında.
Does it really do 1 50?
Gerçekten 240 basıyor mu?
- 360 yen on the three curry rice, six colas were 240, and popcorn was 120 - 720 yen altogether.
Tamamı 720 yen.