And now here we are tradutor Turco
303 parallel translation
And now here we are together married.
Ve şimdi yine birlikteyiz evlendik.
And 10 years later, we had ice cream. And now here we are.
on yıl sonra beraber dondurma yedik ve şimdi de buradayız.
And we now know that this ocean floor and all these rocks everywhere around us here are 3.5 billion years old.
Ve bu okyanus dibiyle, burada her yerde bulunan tüm bu kayaların 3.5 milyar yaşında olduğunu biliyoruz.
Okay, what we have here now is a collection of gravel layers, and what we are mining from top to bottom is the selected reef cut, and associated with the pebbles and the pyrite that you see here,
Tamam. Burada elimizde bir çakıl katmanı var. Ve seçilmiş bir maden damarını tepeden tırnağa çıkarıyoruz.
Tarzan, believe me when the moon has made safari three times three times, and when she comes out of the river, big and round and looks in on us here, she'll find us as we are now.
Tarzan inan bana ay üç kez safari yaptıktan sonra, üç kez nehirden kocaman ve yuvarlak çıkınca bize bakacak ve ay bizi şimdi olduğu gibi burada bulacak.
Now look here, man... bedbugs, broken down bathrooms and all, we are taking over the Empress of Britain as our temporary headquarters.
Bak bana, tahtakuruları, bozuk banyolar falan Britanya Kraliçesi'ni geçici karargâhımız olarak tutuyoruz.
There you are, Mr. Holmes, now we can have some peace and quiet around here.
Tamam, Bay Holmes, artık burada rahat olabilirsiniz.
Now the opponents are in possession of all three parts of the code and here are we while the Bank of England plates pass into their possession.
Şu anda karşımızdakilerin elinde şifrenin üç parçası da bulunuyor ve bizse Bank of England kalıpları onların eline geçerken burada durmuş bekliyoruz.
Railroad winds around and makes a bend here at Mojave Tanks, where we are now.
Demir yolu şu anda bulunduğumuz Mojave Tankı'nın etrafında büyük bir yay çiziyor.
Now it's nearly Christmas... and here we are in beautiful Bastogne enjoying the winter sports.
Noel yaklaştı... ve biz burada, güzel Bastogne'da kış sporlarının tadını çıkarıyoruz.
Well, they were here when we came... and there were more deer than there are now.
Biz geldiğimizde, onlar buradaydı... ve şimdi olduğundan daha fazla geyik vardı.
We are going to have it out right here and now.
Bunu, burada halledeceğiz.
And now what little drama are we here for today?
Peki bugün hangi güzel oyun için buluştuk?
And yet, even now, even here we are at the end ourselves.
Ve bizler şimdi, burada... kendi sonumuzdayız.
- l would have to examine them in detail... but here and now I can assert we are dealing with Pteropus Poliocephalus.
- Yakından incelemek isterdim ama şu anda öncelikli konumuz Pteropus Poliocephalus.
There is just one reality. We are here and it is now.
Gerçeklik burada ve şimdi.
Right now it's 88 degrees, and if you're out there, I hope you're having a real ball because we are here.
Şu anda 88 derecedesiniz ve bizi dinliyorsanız eğer umarım gerçekten eğleniyorsunuzdur, çünkü biz burada çok eğleniyoruz.
If all the information we have is correct The Russians have crippled this block here. And are now working in the Ukraine.
Aldığımız bilgiler doğruysa Ruslar da bu bölgedeki üsleri devre dışı bıraktı ve şu anda Ukrayna'daki üsler üzerinde çalışıyorlar.
And now, here we are.
Ve simdi, buradayz.
Now we are gonna stay here for one more day and check out the congressman's kid, and... get in some golf for ourselves.
Burada bir gün daha kalıp Kongre Üyesinin oğlunu kontrol edeceğiz ve... biraz golf oynayacağız.
Here we are for one thing that we said, and I don't give a shit now.
Bugün daha önce söylediğimiz ve şu anda umrumda bile olmayan bir şey için toplanmış bulunuyoruz.
So, we have said stuff like that, in all sorts of directions... when we thought of what we had done there 4 or 5 years ago... and now thinking of what we are doing here...
Orada 4-5 sene önce ne yaptığımızı düşündüğümüzde farklı yönlerde bu tarz şeyler söylendi... ve şimdi burada ne yaptığımızı düşünüyoruz...
Now he's gonna ask me who you are, and he's gonna say he didn't know... we knew each other so well that you would come say good-bye to me here.
Bana kim olduğunuzu sordu, ben de birbirimizi iyi tanıdığımız için beni uğurlamak istemiş olabilir dedim.
Now, what are we doing, sitting here talking. And holding hands and giving each other the hurts?
Şimdi biz burada oturup konuşmakla elele tutuşmakla, birbirimize ızdırap vererek ne yapıyoruz?
Now, before starting the fun, just want to say that we are 100 % interested Canco in you and your people and we're here tonight to promise that our packaging will be the best thing that could happen
Şimdi, eğlenceğe başlamadan önce, sadece şunu söylemek isterim ki sizlerle ve çevrenizdekilerle Canco olarak tamamen ilgiliyiz. ve bu akşam burada söz veririz ki ürünlerimiz Allah'ın var ettiği nehir ve okyanustan beri en iyi ürünler olacaktır.
We are definitely here as representatives of the Amalgamated Union of Philosophers, Sages, and Luminaries, and we want the machine off now!
Filozoflar'ın, Bilgeler'in ve Aydınlatanlar'ın Birleşik Derneği'nin temsilcileri olarak buradayız ve makinanın derhal kapanmasını istiyoruz!
And now, here we are in this little boat, preparing to grab the Devil by the horns.
Şeytanın boynuzlarını sökmemiz için de... bize sadece bu küçük tekneyi hazırlattı.
We are here right now and we'll drag the ship over this mountain.
Şimdiki yerimiz de bu gemiyi bu dağın üzerinden sürükleyeceğiz.
...... he got heart condition and I got rheumatic knees..... then we took a mortgage for this house and now we are in debts up to here!
Onu kalbi rahatsızlandı, benim de ayaklarım romatizma oldu. Sonra kredi ile bu evi aldık ve şu an gırtlağımıza kadar borçtayız.
The consul and me, we pray for your return... and now you are here.
Konsolos ve ben, dönüşünüz için dua ettik. ve şimdi buradasınız!
She-ra oh, thank goodness you are here we are going to attack castle Brightmoon and drive out the Horde sounds good now we are really ready for the Horde
She-ra. Tanrıya şükür buradasınız. Brightmoon Kalesine saldırıp Horde'u oradan atacağız.
And now it's our party, and there are hundreds of people here having a great time, and we're in the john.
Bu bizim partimiz, millet eğleniyor ve biz lavabodayız!
And we open it up here and we can now see that there are no stripes inside.
Şimdi şuradan açarsak görebiliriz sanırım. Evet, şerit halinde olmadığını görüyoruz.
Well, he's not here now, Lister, and we are.
Şu an burada değil Lister, ama biz burdayız.
And then I hooked up with Jack, and he came on board with Metro, and... and so now here we are.
Daha sonra Jack ile bağlantı kurdum ve o Metro fikrini buldu. Ve işte buradayız.
We are joined here and now on our walk.
Burada bizimle birlikte yürüyorlar.
Now we brought this man here to keep us healthy, and here we are, all sick!
Bu adamı buraya bizi sağlıklı tutması için getirttik ama şu halimize bakın!
There are people right now, fighting for their lives and for their freedom while here we are watching this trash which doesn't mean anything.
İnsanlar var, savaşıyorlar hayatları, özgürlükleri için ve biz burda oturmuş anlamsız, saçma sapan şeyler izliyoruz.
And now that we are, you're here living your Michael Jordan fantasy.
Şimdi ise sen Michael Jordan fantezisi yaşıyorsun.
Here we are busting our asses on the streets getting these weapons out of circulation and now they're headed back out.
Biz sokaklarda kıçımızı yırtıp bu silahları dolaşımdan kaldırmaya uğraşıyoruz,... onar dönüp dolaşıp karşımıza çıkıyor.
Well, between now and then, we are going to institute some security around here.
O zamana kadar güvenliği artırmamız gerekiyor.
Here we are, fighting the bullshit for 15 years, and now we find out that you're part of the bullshit.
Pislikle 15 yıldır savaşan bizler şimdi senin de onun bir parçası olduğunu görüyoruz.
And now, here we are, trapped.
Ve şimdiyse burada köşeye kıstırılmış gibiyiz.
And now... here we are.
Ve şimdi... buradayız.
And now, here we are, dancing in front of God and everyone.
Şimdi Tanrı ve herkesin önünde birlikte dans ediyoruz.
And now, here we are, cloaked, armed for battle and heading into Tzenkethi space.
Şimdi buradayız, gizlenmiş,... savaşmak için silahlanmış ve Tzenkethi uzayına doğru yönlenmiş vaziyette.
We are gathered together here in the sight of god and in the face of this company to join together this man and this woman in holy matrimony, which is an honorable estate, instituted of god, signifying unto us and his church, which holy estate Christ adorned and... now, which of those guys is god?
Tanrının şahitliğinde bu gün burada bir araya geldik bu birleşmenin anısına bu adam ve kadını evliliğin kutsallığı ile birleştiriyoruz. Bunlardan hangisi tanrı?
My people are working on a way... right now... to get us out of here, and we have to help them if we can.
Arkadaşlarım, bizim buradan çıkabilmemiz için çalışıyorlar, ve elimizden gelirse, onlara yardım etmemiz gerekiyor.
And then we'll celebrate till dawn, all together, right here... just as happy, as we are now.
Umarım hepiniz bugünkü kadar mutlu olursunuz.
" which was a lamppost for a while and we went in circles but now we are here.
"... ki bir ara sokak lambasını da izlemişiz ve biraz daireler çizdik ama şimdi buradayız. "
" and now we are here with presents!
"Ve şimdi hediyelerle karşındayız!"