English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ A ] / And you're done

And you're done tradutor Turco

1,414 parallel translation
We're producing a documentary about the marvellous work done by the commission and I wondered if you could spare us a little of your time for an interview?
Komisyonunuz tarafından yapılan harika işlerle alakalı belgesel hazırlıyoruz. Acaba röportaj için bize biraz vakit ayırabilir misiniz?
Guv, don't you ever look at somebody you're sending down and... and wish you'd done it years ago?
Şef, hiç aşağı yuvarladığın birine bakıp yıllar önce yapmış olmayı diledin mi?
And, uh, come find me when you're done.
Evet, ama bu işe kurulu kim karıştırmış?
But if you're done, then just take me home'cause I'm tired and I miss you and I love you, every version of you.
Ama bittiyse, beni eve götür. Çünkü çok yoruldum, seni özledim ve seni seviyorum... her halini seviyorum.
And I know that you're not done with him.
Ve onunla ilişkinin bitmediğini biliyorum.
We're done, me and you.
Bitti.
Chloe, I know that you're just looking out for me. And you've done your maid of honor duty and asked the tough questions.
Chloe, beni düşündüğünü biliyorum ve baş nedimelik görevini yeterince yapıp, sorulması gereken soruları sordun.
When you're done with that, call my wife and tell her I'm sorry about what happened with me and Keith and them. Wait.
İşin bitince karımı ara, Keith ben ve onlar arasında olanlar için özür dilediğimi söyle.
Oh, and when you're done getting settled, I would love a bagel.
Oh ve yerleşince, bir simit istiyorum.
I think you're concerned and that you agree with what she's doing, and you're willing to risk the life of the president to get it done!
Bence gayet iyi ilgileniyorsun ve yaptığı şeyle aynı fikirdesin ve bunu yapmakla Başkan'ın hayatını tehlikeye atmaya razısın.
Hey, you're all right, you're alive and we're almost done here.
Hey, iyisin ve yaşıyorsun. Buradaki işimiz neredeyse bitti.
Well, I'm not sure that you're done punishing me yet, and it crossed my mind that you put me on this because you know very well that it's a wild goose chase because you're the one who leaked the tape yourself.
Beni cezalandırma işinin bittiğinden emin değilim, beni bu işe verince kafam karıştı, çünkü seninde çok iyi bildiğin gibi bu iş olmayacak duaya amin demek gibi. çünkü kaseti sızdırabilecek tek kişi sensin.
You give us his name and we're done here.
Bize İsmini vermek ve biz burada bitti.
Not anymore,'cause you and me, we're done.
Ama artık incitmeyecek, çünkü seninle işimiz bitti.
You will remain under constant guard, and when you're done, we keep the virus.
Sürekli gözlem altında olacaksın, ve işin bittiğinde virüs bizde kalacak.
And you will, as soon as you're done here.
Burada işiniz bitince götürürsünüz.
Double-check your windows and doors and by the time you're done, I'll be there.
Sen pencere ve kapıları bir daha kontrol et. O zamana kadar gelirim.
You take a cheap bottle of wine with the right shape, you steam the label off, you slap on an expensive label, and you're done.
Aynı şekle sahip bir şişe şarabı alırsın, etiketi buhara tutarsın, ve sahte etiketi üzerine yapıştırırsın.
You can put these on for now and I'll come back to get them when you're done.
Şimdilik bunları giyebilirsin. İşin bittiğinde onları almaya gelirim. Hayır, sağol.
I mean, you're mad at me and you can't bring yourself to tell me what it is I've done wrong.
dediğim, beni kızdırdın ve yanlış giden ne varsa bana söyle
You're stupid, and I'm done.
Aptalsın. Seninle işim bitti.
And one day, you're done, just like that?
Ve bir gün, olayın bitti, birdenbire?
And you're going to tell me exactly how many times he's done it and when.
Sen bana ne zaman ve kaç kez kurtulduğunu söyleyeceksin.
And then, when you're feeling needy, we'll crank it up to an eight, put it down to a five when you want to get your work done.
İlgiye muhtaç olduğunda sekize çıkarır, iş yaptırmak istediğinde beşe indiririz.
Well... with men, you have to win, and with women... well with women, you have to feel like you've done right by them, even if all you're doing is causing them pain or, at best, wasting their time.
Karşınızda bir erkek varsa kazanmak zorundasınız. Kadınlarla ilişkinize gelince. Onlara doğru davrandığınızı düşünmek zorundasınız.
You might get called there.. .. and once you`re done show him around..
Senin de fotoğrafını çeksin.
If I get back there, and I don't know that you're in complete control... - The deal's done.
Geri döndüğümde, kontrolün tamamen senin elinde olduğunu bilmezsem anlaşmamız biter.
You and me, man, we're not done here.
Seninle daha işimiz bitmedi!
Go have a lime rickey or whatever the fuck it is you're drinking these days, and we'll be done in a few minutes.
Git bir kokteyl al kendine ya da artık bugünlerde her ne içiyorsan bizim de işimiz hemen bitecek zaten.
Well, all you have to do is choose one, and we're done.
Tek yapman gereken bir tanesini seçmen ve artık tüm hazırlıklar bitmiş olacak.
- Uh-huh! See? You're aping'and clowning', and you done dropped your damn bottle.
Gordun mu, iyi oldu sana.
Fight outside the gym and you're done.
Dışarıda dövüştüğün an bu iş biter.
When you're done, pour some syrup over the top... and voila!
Bitirdiğinde de, üzerine şerbetten döküyorsun. Ve işte!
Then leave the gun, and I'll take care of it. When you're done, get back to the party.
İş bitince, partiye dönersin.
Let's have breakfast and I'll find the part for you when we're done.
Gel şimdi kahvaltı yapalım, sonra parçanı buluruz.
Time passes and I said : is finished, is a loser, you're done...
Geçen bunca zamanda benim için yoruldu dediler işi bitti dediler başarısız oldu, tükendi dediler...
I realize you're good now, samantha, and you're no longer subject to the temptations the rest of us feel, but don't you judge me for something you've done a thousand times.
Şimdi iyi biri olduğunu biliyorum, Samantha, ve artık bizleri ayartan şeylere ilgi duymadığını da. Ama sakın kendin binlerce kez yaptığnı birşey için beni yargılamaya kalkma.
I know your mother and I have done some unforgivable shit to you, and I know you're approaching that age where the very thought of having a conversation with your father makes you nauseous.
Annenle birlikte sana bombok davrandığımızın farkındayım. Üstelik babanla konuşmanın mideni bulandırdığı yaşlara gelmekte olduğunun da farkındayım.
And when you're done you'll be ready - you'll remember everything
Onları da kapattığında, hazırsın demektir. Her şeyi hatırlayacaksın.
You have done a lot for the CIA and we're gonna make you look good.
Sen CIA için çok şey yaptın, biz de seni çok iyi göstereceğiz.
And when you're done with that, check out the hotel.
Ve burada işiniz bittiğinde gidip oteli kontrol edin.
these guys are flying these things like real pilots, and if they don't, the humans are done, so you better make sure you're flying that clunky old viper the best you can and take those cylons out.
Bu adamlar o viperları gerçek pilotlarmış gibi uçuruyorlar. Ve eğer uçurmazlarsa insanlar biter. Bu yüzden Cylonları avlamak için o hantal viper'ı uçurabileceğiniz en iyi şekilde uçursanız iyi edersiniz.
And this time, you're gonna own up to what you've done.
Ve bu sefer yaptığını kabullenmek zorunda kalacaksın.
Listen, after you're done with teddy, can you swing by courtney's and let me know what she's doing?
Dinle, Teddy ile işin bittiğinde, Courtney'in yerine uğrayıp ne yaptığını bana bildirir misin?
How about, drive me to the mall, so I can see a movie with friends and then you pick me up when we're done?
Beni alışveriş merkezine bırakmaya ne dersin? bende arkadaşlarımla film izlerim. sonrada işimiz bittiğinde beni almaya gelirsin?
You catch and we're done!
Yakala ve işi bitirelim.
But what you're gonna find, Don, is that when the rush is over and you're done patting yourself on the back and there's no one left to tell the story to, you'll be just as alone as you are now.
Ama bulup bulacağın şu ki, Don, koşuşturmaca sona erip kendi sırtını sıvazlamayı bıraktığında, hikâyeyi anlatacak kimse de kalmadığında şu an olduğun kadar yalnız olacaksın.
Detective ross, when you're done with your coffee, Robbery homicide could help us By turning over every stone, crip, and blood
Dedektif Ross, kahveni bitir de Hırsızlık / Cinayet şubesi bize kentteki çeteler ciddiyetimizi anlayana kadar her taşın altına Crips ve Blood gibi çetelere bakmamıza yardım ediverin.
One phone call, and you're done.
Tek bir telefonla hepsi hallolur.
You and me, we're done.
İkimizin de işi bitti!
By the time you're done with booking, fingerprints, mugshots, transport to juvie, it'll be 18 hours before they release you to mommy and daddy.
Seni ailene vermelerinden önce parmak izi kayıtların, sabıka fotoğrafın ve çocuk hapishanesine naklin yapılıncaya kadar 18 saat geçecek.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]