Arm yourselves tradutor Turco
54 parallel translation
Mr. Latimer, Mr. Gaetano, you'll arm yourselves, scout out the area, keeping in visual contact with the ship. Aye, aye, sir.
Bay Latimer, Bay Gaetano, silahlanın ve çevreyi inceleyin, gemiyle de görsel bağlantıyı kesmeyin.
" I say free your communities, arm yourselves...
" Yaşadığınız toplumu özgürleştirin, silahlanın...
I now call upon each of you to come forward and arm yourselves in the name of the Lord.
Size harekete geçmenizi... ve Tanrı adına kendinizi silahlandırmanızı söylüyorum.
- Arm yourselves!
- Silah kuşanın!
"Arm yourselves for war and go and take vengeance for the Lord... " on Midian.'
Kendinizi savaş için kuşatın ve gidin ve Tanrı için Midian'dan intikamınızı alın.
Arm yourselves!
Silahlarınızı kuşanın!
Arm yourselves!
Silahlarınızı alın!
- There's somebody coming. - Arm yourselves.
- Birileri geliyor.
Arm yourselves!
Pusu kurmuşlar!
Now arm yourselves and get moving!
Silahlanın ve kımıldayın!
Arm yourselves to defend the revolution!
Devrimi savunmak için silahlanın!
What I've thought, was Maphias and I will lead the attack through here while you and the others arm yourselves and do what you can here and here.
Benim düşündüğüm şey... Maphias ve ben saldırıya buradan liderlik edeceğiz... sen ve diğerleri kendinizi silahlandırıp, yapabileceğiniz şeyi yaparken... - burada ve burada.
Arm yourselves!
Silah basina!
Arm yourselves.
Silah basina!
Arm yourselves.
Silah basina.
Arm yourselves.
Silahlanın.
Arm yourselves. We may have a breach.
Silahınız yoksa, silah alın.
Arm yourselves. We may have a breach.
Sialhınız yoksa, silah alın.
lnitiate emergency landing procedures and arm yourselves.
Acil iniş prosedürlerini başlatın ve silahlanın.
Arm yourselves!
Herkes silahlansın.
Those of you without weapons, arm yourselves with anything that you can dig up.
Silahı olmayanlar, kendilerine silah arasınlar.
We need to take his toys away so arm yourselves.
Oyuncaklarını elinden almalıyız. Bu yüzden silahlarınızı alın.
Arm yourselves, come on!
Silahlanın!
Arm yourselves, you drunken sots!
Silahlarınızı alın sizi ayyaş herifler!
So, if you are sighted, then arm yourselves and do what you can to protect those around you, especially the blind, and...
Yani görebiliyorsanız silahlanın ve kendinizi ve çevrenizdekileri özellikle de körleri korumak için ne gerekiyorsa yapın.
- All right. Arm yourselves.
- Tamam, kendinizi kollayın.
Arm yourselves.
Silahlarınızı alın.
All right, you fuckers, arm yourselves!
Tamamdır, sizi s.kikler, silahlanın bakalım!
Archers, arm yourselves!
Okçular! Ateşe hazırlanın.
Arm yourselves!
Çabuk silahlanın!
- Then everybody arm yourselves.
- O zaman herkes silahlarını alsın.
We're gonna teach you amateur techniques to arm yourselves and be able to survive without any problems.
Sizi savaşa hazır hale getirmek ve hayatta kalmanızı sağlamak için sizlere amatör teknikler öğreteceğiz.
Arm yourselves well!
İyice silahlanın!
You may arm yourselves at will.
Kendinizi silahlandırın.
Now arm yourselves with a poop bomb and get ready to throw. Ugh. Mm.
Şimdi dışkı toplarımızı atmak için hazır olun.
Arm yourselves.
Çekin kılıçları.
Arm yourselves!
Silahları kuşanın!
- Arm yourselves!
- Silahlarınızı alın!
You need to arm yourselves!
Birlik olmalısınız!
Arm yourselves!
Birlik olun!
Arm yourselves!
Kendinizi silahlandırın!
Move the children and old people away from here, and arm yourselves!
Çocukları ve yaşlıları buradan uzaklaştırıp silahlanın!
- Arm yourselves!
- Kendinizi koruyun!
When I was a young man like yourselves I could jump nine feet tall, and with an Indian under each arm.
Sizin gibi gençken, üç metre atlayabilirdim, üstelik her iki kolumda bir Kızılderili varken.
Arm yourselves!
- Silahlanın!
Arm yourselves!
Silahlanın.
Arm yourselves.
Silahlanın!
Arm yourselves and rise.
Silahlı isyanın zamanı.