Armstrong tradutor Turco
1,410 parallel translation
Armstrong, Mark Twain, Sinatra, Mozart, Coltrane, Picasso, Shakespeare, Da Vinci, even Jesus of Nazareth, man.
Mark Twain, Sinatra, Mozart, Coltrane, Picasso, Shakespeare, da Vinci.
I'm looking for a... John... Henry...
Şeyi arıyorum, John Henry Armstrong.
John Henry Armstrong... this is my father, Angelo Bonasera.
John Henry Armstrong bu benim babam, Angelo Bonasera.
Mr. Armstrong... it's been a pleasure talking to you, but it's time to leave. Come on.
Bay Armstrong sizinle konuşmak büyük bir zevkti ama gitme vakti geldi.
John Henry Armstrong thinks so.
John Henry Armstrong öyle olduğunu düşünüyor.
Let that porch monkey Armstrong come down here and try that!
Şu veranda maymunu Armstrong buraya gelsin de burada denesin.
Mr. Armstrong, you're being with charged with one count securities fraud, one wire fraud, two counts mail fraud, one count of conspiracy. How do you plead? I plead not guilty, Your Honor.
Mr. Armstrong, bir yatırım fonu sahtekarlığı, bir para transferi sahtekarlığı, iki posta sahtekarlığı, bir de komplo kurmaktan suçlanıyorsunuz.
Now, for the last time, Mr. Armstrong, are you gonna answer the question? No, sir, Mr. Chairman.
Şimdi, son kez soruyorum, Bay Armstrong, soruyu cevaplayacak mısınız?
Mr. Armstrong, did you or did you not place a telephone call to the Ethics Commission in September of last year? I did place a call, yes.
Bay Armstrong, geçen Eylül'de Etik Komisyonunu aradınız mı aramadınız mı?
And was not the reason for that call, Mr. Armstrong, to deceive our financial watchdogs into thinking that unethical business practices in your company were perpetrated by another person, when they were actually perpetrated by you?
- Telefon etmiştim, evet. - Ve bu telefonun maksadı, Bay Armstrong, maliye müfettişlerimizi aldatıp, onları, şirketinizde aslında sizin gerçekleştirdiğiniz iş ahlakıyla bağdaşmayan işlemlerin bir başkası tarafından yapıldığına inandırmak değil miydi?
Thank you, Mr. Chairperson. Now, Mr. Armstrong,
Teşekkür ederim, sayın Başkan.
I have before me, sir, several sworn depositions from your colleagues stating that you knew well in advance that Prexelin would never gain FDA approval because, on orders from Dr. Schiller and yourself, in cahoots, key elements to the drug's effectiveness were intentionally omitted.
Bay Armstrong, şu anda önümde pek çok meslektaşınızın FDA'nın Prexelin'e asla onay vermeyeceğini önceden bildiğinizi, çünkü Doktor Schiller ve sizin ortak emirleriniz doğrultusunda ilacın etkin maddelerinin kasten çıkartıldığını, belirten yeminli ifadeleri var.
Well, I'm glad to hear that, Mr. Armstrong. Good barbecue is hard to find.
Bunu duyduğuma sevindim, Bay Armstrong.
You are now in contempt, Mr. Armstrong.
Mahkemeye saygısızlık ediyorsunuz, Bay Armstrong.
Mr. John Henry Armstrong, you've been given six months for contempt of a federal hearing, but I'm gonna dismiss that charge.
Bay John Henry Armstrong federal bir duruşmaya saygısızlıktan 6 ay hapis cezasına çarptırıldınız ancak cezanızı kaldırıyorum.
This book says the English'Armstrong'cannon has a vent piece, so you don't have to stick your finger in it
Bu kitapta, Armstrong Topunun kendine ait bir deliği olduğu ve parmak sokmaya gerek olmadığı yazıyor.
One Armstrong costs as much as 500 of your old matchlocks
Tek bir Armstrong, sizin fitilli toplarınızın neredeyse 500 tanesine bedel.
I, Alex Louis Armstrong, welcome you with my utmost!
Ben, Alex Louis Armstrong, tüm kalbimle hoşgeldiniz diyorum!
For I am the Strong Arm Alchemist, Alex Louis Armstrong!
Güçlü Kollu Simyacı, Alex Louis Armstrong!
Allow me to show you the artistic alchemy that has been passed down among the Armstrong family for generations!
İzin ver sana, nesiller boyunca Armstrong ailesinde bulunan artistik simya metodunu göstereyim!
Maj. Armstrong, we have come to greet you.
Binbaşı Armstrong, Sizi karşılamaya geldik.
Why don't you ask Major Armstrong?
Binbaşı Armstrong'a sormalısın.
Major Armstrong!
Binbaşı Armstrong.
For I am the Strong Arm Alchemist, Alex Louis Armstrong!
Güçlü kollu simyacı, Alex Louis Armstrong!
Major Armstrong, please.
Binbaşı Armstrong ile görüşmeliyim.
I thought you loved The Amazing Adventures of Stretch Armstrong.
"Lastik Adamın Jimnastik Maceraları" nı sevdin sanıyordum.
Armstrong Taxi, please.
Armstrong Taksi, lütfen.
? Maj. Armstrong's squad has begun a search in the north.
Binbaşı Armstrong'a bağlı birlikler kuzeye doğru sefere çıktılar.
Maj. Armstrong doesn't have anything to do with this.
Binbaşı Armstrong'un bununla bir ilgisi yok.
Maj. Armstrong's sister?
Binbaşı Armstrong'un kızkardeşi mi?
From what Maj. Armstrong says, she has the same good looks that he does.
Binbaşı Armstrong'a göre çok güzelmiş, aynı Binbaşının kendisi gibi.
Over the span of 180 years, the Armstrong family has been involved in enterprises that are deeply tied in with the political and economic affairs of this land.
Armstrong sülalesi, 180 yıldır, bu ülkenin yönetiminde ve ekonomisinde daima kilit rol oynadı.
I'm Catherine L. Armstrong.
Ben Katherine Elle Armstrong.
Well, Maj. Armstrong is exactly the kind of man I figured him for.
Şey, Binbaşı Armstrong tam düşündüğüm gibi biriymiş.
I have requested Maj. Armstrong to oversee combat on this trip.
Binbaşı Armstrong'un seferin komutasını alması istenecek.
"General George Armstrong Custer, dressed in a dashing suit of buckskin, is prominent everywhere, taking in everything connected with his command with the keen, incisive manner for which he is so well known."
General George Armstrong Custer, her yerde boy gösteriyor. Çok iyi bilinen sert tavırlarıyla emri altındaki her şeyi avucunun içine alıyor.
Before officers like George Armstrong Custer could tame any Indians, they first had to tame their own men.
George Armstrong Custer gibi subaylar, Kızılderilileri adam etmeden önce, kendi adamlarını adam etmek zorundaydı.
That one doesn't look like such a bad sort, does she, Armstrong?
Şu çok fena görünmüyor. Öyle değil mi Armstrong?
Today you stood shoulder-to-shoulder with Columbus discovering America, Armstrong stepping on the moon, Brubaker landing on Mars.
Bugün Amerikayı keşfeden Columb'la, ayda ilk adımı atan Armstrong'la Mars'a inen Brubaker'le omuz omuza durdunuz.
... discovering America, Armstrong walking on the moon,
... Amerikanın kaşifi. Ayda yürüyen Armstrong...
Did you know Lance Armstrong is dating Sheryl Crow?
Lance Armstrong'un Sheryl Crow ile çıktığını biliyormusun?
- I drive a bike. Okay, Mr. Schwinn-fucking-Armstrong, who asked you to drive a bike?
Pekala, testisli bay Armstrong, kim sana bisiklete bin dedi?
Armstrong finished strong...
Armstrong çok iyi bitirdi...
Michael Armstrong.
Michael Armstrong.
The position of the columns, where Armstrong was hiding, where Minhas came from... you couldn't possibly have seen him... until he came into your field of vision, running at Armstrong running at you.
Kolonun konumu, Armstrong saklandığı yer, Minhas'ın geldiği yer onu tam olarak göremezdin senin görüş alanına girene kadar, Armstrong'a koşarken sana doğru koşarken.
You know, the great sax male? The trumpeter?
Bilirsin, Louis Armstrong gibi, büyük Satchmo?
( IN GERMAN ) Jack Armstrong.
Jack Armstrong.
Will you please answer the question, Mr. Armstrong.
Lütfen soruyu cevaplar mısınız, Bay Armstrong?
Now, careful, Mr. Armstrong.
- Dikkatli olun, Bay Armstorng.
Which truth is that, Mr. Armstrong?
Bu hangi gerçekmiş, Bay Armstrong?
Major Armstrong...!
Binbaşı Armstrong!