English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ A ] / Artisan

Artisan tradutor Turco

106 parallel translation
The fool imagines he's been instructing Montgomery of Lorraine... an artillery artisan.
Beni bir top ustası olan Lorraine'li Montgomery... olarak biliyor sadece.
Let's see if the artisan has done justice to your beauty.
Bakalım zanaatkar güzelliğinin hakkını vermiş mi.
- Are you an artisan?
- Usta mısın?
I infiltrated Gonzo's kiln as an artisan and confirmed each one.
Gonzo'nun fırıncılarının arasına sızdım... ve her biri doğruladı.
So you didn't enter college and became an artisan... because you couldn't be a Buddha?
Yani bir Buda olamayacağın için mi üniversiteye gitmeyip, tüccar oldun?
After all, what girl would not prefer the child of a god to that of some acne-scarred artisan?
Sonuçta, hangi kız tanrının çocuğunu... sivilce izli bir zanaatkarınkine tercih etmez?
"Artist and artisan," they call it.
Ressam ve sanatkâr diyorlar.
From eight years he had been sitting over a map with his father, checking the badly written accounts presented by peasants and artisans, and the father paid him a salary, just as to an artisan, in regular German style :
Sekiz yaşından itibaren babasıyla haritalar önünde oturmuş,... köylülerin, işçilerin getirdiği yalan yanlış hesapları kontrol etmişti. Babası ona Alman usulüne uygun olarak maaş bağlamıştı ve ayda on ruble ödüyordu.
In Berlin, in early April, when there was a breath of spring in the air a Russian student, Alex Fränkel, shot his fiancée, the 22-year-old artisan Vera Kaminskaya, in her rooming house.
Nisan ayı başlarında Berlin'de, havada bahar rüzgarları eserken Alex Fränkel adında Rus bir öğrenci 22 yaşındaki nişanlısı Vera Kaminskaya'yı pansiyonunda vurdu.
Is he an artisan a craftsman, a labourer of some sort?
Bir çeşit esnaf mı.. .. usta mı, işçi mi?
The artisan who made this must have been disappointed in love.
Belki de bu saati yapan sanatçı kendi karşılık bulamadığı aşkı için yapmıştır bu saati.
The artisan accidentally scratched it with a cloth.
Heykelciği yapan kişi giysilerini dikerken yanlışlıkla biraz çizmiş.
They were individually handmade by an artisan near Florence.
Floransa yakınlarındaki bir sanatkar tarafından kişiye özel olarak elde yapılıyor.
d We're talking away d d I don't know what I'm to say d d I'll say it anyway d d Today's another day to find you d d Shying away d d I'll be coming for your love, okay d
Çevirmenler : ( Alfabetik sıra ile ) antichrist, Darwin, demdem, Denizci01 Arda, extremebrutal, masterwork-artisan, Navyblue, perseis, Quezacotl, shifgretor, skyser, Witch _ King, wreckage.
And I think each artisan group, or each corps, working for the palace tried to outdo one another to please the Sultan
Ve sanıyorum ki saray için çalışan her sanatçı grup veya her kurum, Sultan'ı memnun etmek için birbirleriyle yarışırdı
Look... great work of a great artisan.
Bak. büyük bir sanatçının büyük bir eseri.
He was, um, an artisan.
Zanaatkardı.
It came from an artisan well in la plata.
La Plata'daki bir kaynaktan geliyor.
Don't call me sir, I'm just a simple artisan.
Bana efendim demeyin, ben sıradan bir esnafım.
Kitchen Aide Artisan Series tilt-head stand mixer...
KitchenAid Artisan Series mutfak robotu...
I purchased the pendant from an artisan in Croya, the village we are about to visit.
Kolyeyi şu anda gittiğimiz,.. ... Croya'daki bir esnaftan aldım.
Excuse me, I'm wondering if you can tell me what happened to the artisan who used to occupy this space.
Afedersiniz, acaba bana daha önce bu alanın sahibi olan kişiye ne olduğunu söyleyebilir misiniz?
An illusion this complicated, she would have needed the help of an artisan. An artisan?
İllüzyon karmaşıktır, bir ustanın...
An artisan's worst nightmare is to have a trick go wrong.
Bir ustanın en kötü kabusu numarayı yanlış yapmaktır.
It had been waiting anxiously for his arrival with all its gallant young men its orders of dervishes, artisan guilds and students.
Seymenleriyle, tarikatlarıyla, esnaf loncalarıyla talebeleriyle günlerdir onu bekliyordu.
I'm the senior artisan.
Ben ustabaşıyım.
Henceforth you shall be an artisan amongst artisans.
Bundan böyle işçiler arasında bir işçi oluyorsun.
We have a new senior artisan.
Yeni bir ustabaşımız var.
You got the bride a Limited Edition Kitchenaid Artisan Stand Mixer in Metallic Chrome.
Geline limitli seriden metalik krom kaplı Mutfak Asistanı çırpıcısı aldın.
Well, then can I borrow some L'Artisan?
Parfümünden alabilir miyim biraz?
It's L'Artisan.
L'Artisan bu parfüm.
hand-crafted by a Bavarian artisan circa 1870.
Bavyera'lı bir sanatçı tarafından, 1870 civarlarında, elle yapılmış.
Who'll be the artisan of fortune in this global tragedy.
Kim, bu küresel felaketten kendine bir servet yapar. Sizden biri olabilir mi?
Nothing from the artisan cheese shop.
Peynirciden alınan hiçbir şey yok.
A would-be artisan went for my wallet once in Rome.
Bir keresinde Roma'da bir özenti cüzdanımı almaya kalktı.
I am in awe of the artisan who molded and shaped this shoe.
Bu ayakkabıyı kalıba sokan ve şekil veren ustaya hayranım.
"Every man is the artisan of his own fortune."
"Her insan kendi kaderinin zanaatkaridir."
"Every man is an artisan to his own fortune."
"Her insan kendi kaderinin zanaatkaridir."
"Every man is the artisan of his own fortune."
Her ikisi de : "Her adam esnaf kendi kaderin."
"Every man is an artisan to his own fortune."
"Her insan bir esnaf kendi servet için."
If you don't want to wear a prison uniform that an artisan made one thread at a time for 40 years *, just drive.
20 yıllık kariyeri olan bir usta tarafından teker teker işlenen şeyi toprağa gömmemi istemiyorsan... Sür de gidelim.
That shirt was made by a New Zealand artisan one stitch...
O gömlek Yeni Zelanda'da teker teker...
I'm going to kill that Italian artisan!
O İtalyan terziyi geberteceğim! AY!
He's some kind of artisan.
Bir çeşit zanaatkar.
Kennebec fries mixed with artisan cheese curds and a foie gras gravy.
Patates kızartması, üzerine biraz peynir ve kaz ciğeri sosu.
The artisan colony of the planet Kiros created a society without weapons.
Kiros gezegeninin zanaatkar kolonisi silahsız bir toplum yarattı.
I'm not like you, you see, Reggie - you're an artist, I'm an artisan.
Senin gibi değilim, Reggie. Sen bir artist'sin, bense sanatçı.
It's artisan jewelry of Ming Dynasty.
Bu Ming Hanedanlığından kalma bir parça..
He's a great guy, and he's the village artisan.
Harika bir adam, köyün zanaatkârı.
in every city's life there is a period of great building where artisan builders such an Onewa create wonders that confirm our faith in the great spirit of civilization. Turaga VAKAMA :
Her şehrin hayatında büyük bir inşa dönemi vardır.
Artisan moldings.
Artisan moldings- - ka-ching!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]